“Vali Sirkeci’ye Kaymakam Olsun”

BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak 1 Mayıs'ı emekçilerin nerede istiyorlarsa orada kutlayacaklarını ifade etti ve İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’yu eleştirdi.

Vali Mutlu’nun yaptığı açıklamaların suç olduğunu öne süren Kışanak, “17 yaşında kız çocuğunu terörist ilan etme hakkını sana kim veriyor” dedi.

“Şiddeti gerekçelendirmeye ve haklı göstermeye çalışan zihniyeti kınıyoruz.

“45 derece açıyla atılan gaz fişeğinin 1 metre 55 santimetre boyundaki Dilan Alp'in başına isabet etmesi mümkün değildir. Doğrudan nişan alınmış ve ateş açılmıştır.

“Elindeki sirke şişesini molotof kokteyli olarak gösteren İstanbul Valisi derhal görevinden istifa etmeli ya da alınmalıdır.

“Artık açığa mı alırlar, Sirkeci'ye kaymakam mı yaparlar onu bilemiyoruz.”

Kışanak Taksim'in işçi sınıfı açısından önemli ve tarihsel bir mekan olduğunu da ifade etti.

“Kimsenin emeğe Taksim meydanını kapatmaya gücü yetmeyecektir.”

Reformlar gerekli

Partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Kışanak geri çekilme sürecine de değindi.

PKK'nın geri çekilmesinin ve silahların susmuş olmasının tek başına çözüm olmadığını söyledi.

“Silahların susmuş olması önemlidir. Geri çekilme, kendisi tek başına çözüm değildir.

“Bunu çözümmüş gibi algılamak ve bundan sonra yapılacakları dikkate almamak, süreci ilerletmez.

“Hızlı şekilde reformları yapılmalı, yasalar Meclis'te gündemine getirilmelidir.”

Hükümetin sorumluluğu

Kışanak Kürt sorununun şimdiye kadar silahla birlikte anıldığını hatırlattı ve akıllardaki “demokratikleşmeyi başaramazsak yeniden çatışma çıkabilir” şeklimdeki kuşkunun haklı olduğunu ifade etti.

Hükümetin, geri çekilmeye dair “askerin, polisin hükümetin emrinde olduğu ve ayrı bir yasal düzenlemeye gerek olmadığı” yönündeki açıklamasını hatırlatan Kışanak bu açıklamaları teminat olarak kabul ettiklerini belirtti.

“Geri çekilme sürecinde bir askeri operasyon ya da provokatif olaydan, doğrudan hükümeti sorumlu tutacağız."

Hasta mahpuslar

Kışanak ayrıca hasta olan hükümlü İrfan Eskibağ'ın hastanede yaşamını yitirdiğini de anlattı ve cezaevlerinde 230'u ağır olmak üzere 411 hasta tutuklu ve hükümlü bulunduğunu, 60'ının ise “bugün yarın ölümün eşiğinde” olduğunu vurguladı.

“Bunların tek tek cezaevinde ölmesini seyredemeyiz, bu vicdansızlıktır. Yasa da çıktı ve ama sadece bir tek kişi bundan yararlandı.”

Asker ölümleri

Kışanak’ın konuşmasında yer alan konulardan biri de şüpheli asker ölümleriydi. Bu kişilerin yüzde 90'ının Kürt olduğunu dile getiren Kışanak konuyla ilgili Meclis araştırması gerektiğini söyledi.

“Bunu bize kime izah edemez. Bunun bir manası ve anlamı vardır. Bu durum bile bu ölümlerin kadar şüpheli olduğunu izah etmeye yeterlidir.”

Ajanlık zorlaması

Kışanak’ın konuşmasında, BDP Genel Merkezi’nde çalışan İhsan Gül'ün, kendisini polis olarak tanıtan kişilerce “ajan olmaya zorlandığını, telefon açıldığını, arabaya bindirilerek tehdit edildiğini” iddia etti.

Arayan telefonun numarasını ve aracın plakasını da veren Kışanak, bu konuda suç duyurusunda bulunduklarını ve ilgili makamlardan açıklama beklediklerini bildirdi.

“BDP'de ne konuşulduğunu merak ediyorsanız, çağırın parti yöneticilerini, konuşun.

“Bu örnekte olduğu gibi biz bu sürece AKP'ye güvenerek girmiyoruz.

“Halka sesleniyoruz; kendinize güvenin, barış ve çözümdeki kararlığa güvenin.” (YY)