Halkların Demokratik Partisi (HDP) Urfa Milletvekili Leyla Güven, operasyonlar sırasında polisin işkence iddialarıyla ilgili hem soru önergesi hem de araştırma önergesi verdi.
Güven, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, Suruç saldırısının ardından başlatılan operasyonlarda “IŞ(İD) ile mücadele adı altında, topyekûn savaş konseptine dayalı politikaların yürürlüğe sokulduğunu” belirtti.
“Özellikle HDP bileşenleri ve sol sosyalist güçler hedef alınarak geniş çaplı operasyonlar düzenlendi. Urfa Ceylanpınar’da gözaltına alınan üç kişi darp edilerek Terörle Mücadele Şubesine götürüldü, burada onur kırıcı muameleye maruz bırakıldı, suçu kabul ettirme maksatlı ağır şekilde işkence gördü. İşkence, avukatların beyanı, hastane ve Adli Tıp’tan alınan raporlarla tespit edildi.”
Yasal dayanak, İç Güvenlik Paketi mi?
Leyla Güven şunları sordu:
* İşkence konusunda sorumluluğu bulunan kurumlarda kapsamlı bir inceleme, soruşturma ve sair işlem başlatıldı mı? Başlatılmamışsa neden?
* Partililerimize yönelik insanlıkdışı kötü muamele ve işkence Başbakanlığın bilgisi dahilinde mi gerçekleştirildi? Bu olaya karşı Başbakanlığınızın yaklaşımı nedir?
* İşkencenin yasal dayanağı geçtiğimiz Mart ayında önemli protestolara rağmen AKP’nin çoğunluk zoruyla yasalaştırdığı İç Güvenlik Paketi mi?
* 80’li ve 90’lı yıllarda sistematik olarak uygulanan ve Türkiye’nin imzalamış olduğu birçok uluslararası sözleşmeyle yasak olduğunu kabul edilen işkence, “yeni süreç”teki iç politikalarınızın bir aracı mı? Öyleyse, o yıllara dönüşe zemin hazırlayan iç politikalarınız hakkında kamuoyunu bilgilendirmeyi düşünüyor musunuz?
Güven, araştırma önergesinde de işkencenin sorumlularının belirlenmesini ve yargı önüne çıkarılmasını talep etti.
Urfa’da ne oldu?
Güven’in verdiği bilgiye göre, 22 Temmuz’da Ceylanpınar’da Mehmet Naci Yılmaz, Hasan Aydın ve Sedat Aydın içinde bulundukları aracın hacizli olduğu gerekçesiyle polisçe durduruldu ve Ceylanpınar İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.
“Emniyet Müdürlüğü’nün bahçesinde bekletilen üç kişi, araçla ilgili işlemler tamamlandıktan sonra hiçbir gerekçe gösterilmeden gözaltına alındı. Ertesi gün sabaha karşı Urfa İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürülmek üzere yola çıkarıldılar."
"Yolda Yılmaz başka bir araca alındı ve boş araziye götürüldü, burada işkenceye maruz kaldı. Çırılçıplak soyuldu, boğazına bıçak dayandı, ‘Biz IŞİD’iz, seni burada öldürürüz. Şehit edilen iki polisi ben öldürdüm diyeceksin’ denilerek suçu kabul etmeye zorlandı. Daha sonra İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Üçü de burada başlarına poşet geçirilerek uzun süre ağır şekilde darp edildiler.”
“Avukatları ile gizlilik kararı gerekçesiyle akşama dek görüştürülmediler. Görüştüklerinde üç kişide de gözle görülür işkence bulguları tespit edildi. Urfa Devlet Hastanesinin hazırladığı sağlık raporuna işkence yer aldı ve Adli Tıp Kurumuna sevk edildiler. 24 Temmuz tarihli Adli Tıp raporunda da işkence kayıt altına alındı. Ancak rapor avukatlarına verilmedi.” (AS)
