Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu'nun (UNICEF) bugün açıkladığı rapora göre, dünyada her gün 2,5 milyardan fazla insan gelişmiş kanalizasyon hizmetlerine erişimi olmadan yaşıyor.
İçme suyuna erişim arttı
İki örgütün ortak yürüttüğü İçme Suyu Arzı ve Hıfzısıhha İzleme Programı (JMP) kapsamında yayınlanan rapora göre, verilerin derlendiği 1990'dan bu yana ilk defa sağlıklı içme suyuna erişimi olmayan insanların sayısı 1 milyarın altına düştü.
Şu an için dünya nüfusunun yüzde 87'sinin sağlıklı içme suyuna erişimi var ve uzmanlar bu oranın 2015'e kadar yüzde 90'ı geçmesini bekliyor.
Öte yandan, raporda kent ve kırsal arasındaki eşitsizliğe dikkat çekiliyor. Kırsalda yaşayıp içme suyuna erişimi olmayanların sayısı kenttekilere göre dört kat fazla.
WHO yöneticisi Dr. Margaret Chan "Bugün her ortamda gerekli hıfzısıhha koşullarını sağlayacak ucuz teknik donanıma sahibiz" dedi.
"Birçok hükümet en yoksul kesimlere içme suyu ve sağlıklı koşulları sağlamak konusunda çaba gösteriyor. Eğer yoksulluk çemberini kırmak ve sağlıklı yaşamın faydalarını yaygınlaştırmak istiyorsak bu soruna eğilmeliyiz."
Bu konuda en geride kalan fakat en hızlı ilerlemeyi sağlayan ülkelerin tamamı Afrika'da.
Çocuk ölümlerinin birincil sebebi
Dışkılarını açıkta bırakmak zorunda kalan nüfusun oranı da 16 yılda yüzde 24'ten yüzde 18'e indi. Bununla birlikte "en önemli halk sağlığı riski olarak görülen" uygulama hala her gün 1,2 milyar insan tarafından gerçekleştiriliyor.
Yetersiz kanalizasyon ve hıfzısıhha hizmetleri en çok çocukları etkiliyor. Bundan kaynaklanan ishal hastalığı beş yaş altı çocuk ölümlerinin birincil sebebi.
UNICEF yöneticisi Ann M. Veneman, "Varolan gidişe göre, dünya hıfzısıhha alanındaki Binyıl hedefini 700 milyon kişiyle ıskalayacak" dedi. "Ciddi bir çaba olmaksızın büyük kayıplarla karşılaşabiliriz."
BM Binyıl Hedefleri'nden yedincisi, 2015'e kadar içme suyuna ve yeterli hıfzısıhha hizmetine erişimi olmayan nüfusun oranını yarıya indirmeyi öngörüyor.
Yeterli hıfzısıhha hizmetinden kasıt, insan dışkılarının yiyecek ve su kaynaklarını kirletmeden ve hastalığa yol açmadan uzaklaştırılmasının sağlanması. Sorunun en ağır yaşandığı bölge Güney Asya.(EÜ/EZÖ)