Birleşmiş Milletler (BM) Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nün (UNESCO) 2000 yılında ilan ettiği 21 Şubat Anadil Günü'nün 19. yılı. UNESCO bu yıl Uluslararası Ana Dil Günü'nün temasını; Uluslararası Yerli Diller Yılı olarak ilan etti.
UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay, Uluslararası Anadili Günü için yayınladığı mesajda, "İçinde bulunduğumuz 2019'un Uluslararası Yerli Diller Yılı olmasından dolayı, bu yıl Uluslararası Ana Dil Günü'nün teması, kalkınma, barış ve uzlaşmanın bir faktörü olarak yerli diller olacaktır." dedi.
"UNESCO için, her anadil toplumsal yaşamın tüm alanlarında bilinmeyi, tanınmayı ve daha fazla öne çıkmayı hak etmektedir fakat bunlar her zaman gerçekleşmeyebilir.
"Uluslararası Ana Dil Günü'nün bu yirminci yıl dönümünde, tüm anadillerin değerli olduğunu, barışı inşa etmek ve sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek için hepsinin gerekli olduğunu hatırlamalıyız.
"Anadili kimliğin ifadesidir"
"Anadil, okuryazarlık için hayati öneme sahiptir, çünkü öğrencilerin okul yaşamlarının ilk yıllarında temel okuma ve yazma becerilerinin yanı sıra temel sayısal becerilerin edinilmesini de kolaylaştırır. Bu beceriler kişisel gelişim için temel sağlar. Anadil, yaratıcı çeşitlilik ve kimliğin benzersiz bir ifadesi ayrıca bilgi ve yenilik kaynağıdır."
Öğrenicilerin anadillerinin, okulun ilk yıllarında nadiren öğretim dili olduğu belirtilen UNESCO verilerine göre, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 40'ı konuştukları veya anladıkları bir dilde eğitime erişemiyor.
"Bu durum, anadil ile verilen komutların öğrenmeyi kolaylaştırdığını ve diğer dillerin öğrenimine yardımcı olduğunu gösteren çalışmalara rağmen devam etmektedir.
Dünyada 7 bin dil konuşuluyor
Yine UNSECO verilerine göre yerli halklar dünya genelinde yaklaşık 370 milyon nüfusa sahip ve dünyada yaklaşık yaşayan 7 bin dil var. Dünyada dilsel çeşitliliğin en yüksek olduğu ülke Papua Yeni Gine. Nüfusu 8 milyondan fazla olan ülkede 800'den fazla dil konuşuluyor. Dilsel çeşitliliğin en düşük olduğu ülke ise Kuzey Kore.
"Birçok yerli halk, ayrımcılığın, ötekileştirilmenin, yoksulluğun ve insan halkları ihlallerinin kurbanı olmaya devam etmektedir. Uluslararası Ana Dil Günü vesilesiyle tüm UNESCO Üyesi Ülkeleri, ortaklarımızı ve eğitim paydaşlarını yerli halkların haklarını tanımaya ve uygulamaya davet ediyorum."
"Türkiye'de üç dil tamamen yok oldu"
BBC Türkçe'den Işıl Su Erdoğan'ın sorularını yanıtlayan UNESCO Dünya Tehlike Altındaki Diller Atlası Editörü Chris Molesey, yerli dilleri "tarih yazılmaya başladığından beri belirli bir coğrafyada konuşulan diller" olarak tanımlıyor.
UNESCO Dünya Tehlike Altındaki Diller Atlası'na göre Türkiye'de 18 yok olmuş veya yok olma tehlikesi altında olan dil var. Bunların üçü tamamen yok olmuş durumda: Ubik, Mlahso ve Kapadokya Yunancası. Hertevin ise yok olmak üzere. Hertevin ve Mlahso dilleri Süryani dilleri ailesinden, bir diğer Süryani dili olan Turoyo da UNESCO listesinde ciddi olarak tehlikede olarak görülüyor.
Bu dilleri Ladino ve Gagavuzca dilleri takip ediyor. Bunlar da UNESCO listesinde ciddi olarak tehlikede olan diller arasında. Romanca, Batı Ermenicesi, Hemşince, Lazca, Pontus Yunancası, Abazaca, Suret de yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olan dillerden.
UNESCO; Adigece, Abhazca, Kabar-Çerkes dilleri ve Zazaca'yı da "kırılgan" diller kategorisinde görüyor. (AÖ)
Fotoğraf: Arşiv, AA