Uluslararası Af Örgütü (UAÖ), 30 Kasım’da tutuklanan insan hakları savunucusu Nimet Tanrıkulu için acil eylem başlattı.
Emniyet sorgusu sırasında Tanrıkulu'ya yöneltilen soruları inceleyen UAÖ, bu soruların; Tanrıkulu’nun geçmişteki seyahatleri, 2013-2014 barış süreci sırasında Kürtlerin insan haklarıyla ilgili sivil toplum etkinliklerine katılımı, başka kişilerle aynı baz istasyonundan alınan cep telefonu sinyalleri ve tanık beyanlarıyla ilgili olduğunu belirtti. UAÖ, "Hiçbirinin kendi başına silahlı bir grupla somut bağlantı teşkil ettiği değerlendirilemez” dedi.
"Uluslararası Af Örgütü, Tanrıkulu’nun görünüşe göre temelsiz olan suçlamalarla tutuklanmasının keyfi olduğu kanaatindedir." diyen Af Örgütü, Nimet Tanrıkulu'nun derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Tanrıkulu için dünya genelinde acil eylem başlatan Af Örgütü, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı’na hitaben yazılmış bir dilekçeyi imzaya açtı.
UAÖ'nün dilekçeyi imzaya açtığı bülteninde Tanrıkulu’nun soruşturma ve tutuklanma sürecine dair açıklaması şöyle:
Nimet Tanrıkulu, on yıllardır Türkiye’nin insan hakları topluluğunda etkin çalışmalarda bulunan önde gelen bir insan hakları savunucusu ve İnsan Hakları Derneği’nin kurucu üyesidir. Zorla kaybedilen kişilerin yakınları ve destekçilerinin hakikat, adalet ve hesap verebilirlik talepleriyle bir araya geldiği Cumartesi Anneleri/İnsanları arasında yer almaktadır.
Devletler, insan hakları savunucularını, insan hakları ihlallerini önlemek ve işlendiği durumlarda ihlalleri bildirmek adına yürüttükleri çalışmaları sırasında korumakla ve hak savunuculuğu için elverişli bir ortam sağlamakla yükümlüdür.
Yetkililer ceza soruşturmalarının, tutuklamaların ve yargılamaların, insan hakları savunucularını hedef almak için kötüye kullanılmamasını sağlamalıdır; zira bu tür kovuşturmalar hak savunucuları açısından haksızdır ve olası insan hakları ihlallerine karşı duran herkes üzerinde caydırıcı bir etki yaratabilir.
Evrensel Olarak Tanınan İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunması ve Geliştirilmesinde Toplumsal Organların, Grupların ve Bireylerin Hak ve Sorumluluklarına İlişkin Bildirge’de yer verildiği üzere, devletlerin insan haklarını koruma ve geliştirme yükümlülükleri, insan hakları savunucuları için bu elverişli ortamın oluşturulmasını da içerir.
Uluslararası Af Örgütü geçmişte, terörle mücadele yasalarının ve darbe girişimiyle bağlantılı temelsiz suçlamaların nasıl Türkiye’deki barışçıl ve meşru muhalefeti hedef almak ve susturmak için kullanıldığını belgeledi. Önde gelen gazeteciler, akademisyenler, insan hakları savunucuları ve diğer sivil toplum aktörleri keyfi tutukluluk, davalar ve haksız yargılamalar sonucunda suçlu bulunmaları durumunda da uzun süreli hapis cezalarına maruz bırakıldı.
Af Örgütü'nün Nimet Tanrıkulu için dünya genelinde imzaya açtığı dilekçeye buradan ulaşabilirsiniz
Ne olmuştu?
26 Kasım’da hakkında gizlilik kararı olan Ankara merkezli bir soruşturma kapsamında İnsan Hakları Derneği (İHD) kurucu üyesi ve insan hakları savunucusu Nimet Tanrıkulu gözaltına alındı. Tanrıkulu aynı zamanda 78'liler Derneği kurucu üyesi, feminist ve Cumartesi İnsanları'ndan.
Tanrıkulu aynı gün, Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün terörle mücadele şubesinden polis memurları tarafından Ankara’ya götürüldü. Aralarında siyasetçiler, sendikacılar ve başkalarının da bulunduğu 12 kişi daha aynı dosya kapsamında gözaltına alındı.
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre 30 Kasım'da Nimet Tanrıkulu, DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Sevtap Akdağ, Kayapınar Belediye Eşbaşkanı Cengiz Dündar'ın da aralarında olduğu 9 kişi, Ankara 4. Sulh Ceza Hakimliği tarafından Türk Ceza Kanunu’nun ‘terör örgütü üyeliği’ suçunu düzenleyen 314/2 Maddesi uyarınca tutuklandı.
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi Şiar Rışvanoğlu, Erdal Güzel, Faruk Ayhan ve Recep Şimşek ise adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.
(EC)