ABD'de 11 Eylül günü yaşanan saldırının ardından gelişmeleri değerlendiren Uras yaklaşık 200 partilinin katıldığı basın toplantısında şöyle konuştu:
Dünyayı felakete sürüklemek insanlık dışıdır
* ABD'de binlerce insanın hayatına mal olan saldırı insanlık dışıdır. Ancak, bunu ileri sürerek, suçluları ve destekleyenleri cezalandırma bahanesiyle, dünyayı yeni bir felakete sürükleyip, on binlerin ölümüne ve yıkımlara yol açmak da en az diğeri kadar insanlık dışı ve uluslararası suç olacaktır.
* Taliban ve Usame bin Ladin'in rejimlerinin de sorumlusu onları beslemiş, desteklemiş ve büyütmüş olan ABD politikalarıdır.
* Üstelik ABD, yıllardır izlediği yoksullaştırıcı, dışlayıcı, yıkıcı küreselleşme politikalarının, dünyayı silaha boğan azgın rekabetin baş aktörü olduğunu da unutturmak istiyor. Dünya nüfusunun yüzde 75'inin açlık sınırında yaşamaya mahkum edilişindeki büyük payını gizlemeye çalışıyor.
* Bu durumdan beslenen çaresizlik, öfke ve şiddeti, kültür, inanç ve ırk farklılıklarının bir sonucu gibi göstermeye çalışarak, tarihin defalarca mahkum ettiği vahşetlere yeni davetiyeler çıkarıyor. Bugün nükleer, kimyasal ve biyolojik silahların kullanılmasından söz edilebiliyor. Müslümanlara karşı Haçlı seferleri lafları duyuluyor. Halbuki bugün gerek Avrupa ve Amerika'da gerekse dünyanın birçok ülkesinde çok kültürlü, çok kimlikli ve çok inançlı toplumsal yaşamlar sürüyor. Haçlı zihniyeti ve yabancı düşmanlığı bu mozaiği tahrip ediyor.
* Türkiye, Körfez Savaşı'nın ağır ekonomik ve siyasal derslerini unutamaz ve bu oldu bittinin peşine takılamaz. İncirlik başta olmak üzere üsleri kullandıramaz. Aksi taktirde ülkemiz, yeni ölümler ve felaketler getirecek bu maceranın ileri karakolu ve sıçrama tahtası olacaktır.
* Yaşanan vahşetten hareketle, insanlığın nice mücadelelerle elde ettiği ulusal ve uluslararası düzeydeki hak ve özgürlükler ile demokrasi standartları şimdi güvenlik gerekçeleriyle geriye çekilmek isteniyor. Türkiye'de bunun sözcülüğünü her zamanki gibi MHP üstleniyor. Anayasa tadilatı tartışmalarında, idam başta olmak üzere karanlık önerilerini dillendiriyor.
* Dünyada ve bölgemizde barış isteyen, sermayenin küreselleşme politikalarının yarattığı dışlanma, yıkım ve yoksullaşmaya direnen tüm siyasi odaklar ve toplumsal muhalefet, geleceğimizin böyle belirlenmesine izin vermemelidir.
* Amerikan sivil halkına yöneltilen terör, dünyada eşitsizlik, adaletsizlik, yoksulluk, haksızlık ve amansız silahlanmaya yol açan politikalardan vazgeçilmesi için bir fırsat olarak değerlendirilmelidir. Barışın hüküm sürdüğü, kültürlerin, inançların ve ırkların kaynaştığı; eşitliğin, kardeşliğin, adaletin ve insanca bir yaşamın yeşerdiği başka bir dünya mümkündür.(BB/YÖ)
