* Fotoğraf: Pixabay
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Boğaziçi Üniversitesi Sosyal Politika Forumu’nun “İşin içinden nasıl çıkılacağı belli değil yani şu an” altbaşlığıyla yayınladığı araştırması, çalışma hayatının pandemiden nasıl etkilendiğini inceliyor.
Tam adı “Covid-19 Salgınında İstanbul’da Çalışanların Deneyimleri: Niteliksel Bir İnceleme” olan 70 sayfalık araştırmanın danışmanı Emeritus Prof. Ayşe Buğra.
Araştırmanın Koordinatörlüğünü Doç. Dr. Volkan Yılmaz gerçekleştirdi. Araştırmacılar da şöyle: Anıl Gürbüztürk Cemre Canbazer, Ekin Ekici, Oğuzhan Hışıl, Püren Aktaş, Remziye Gül Aslan, Simla Serim, Tuğba Zeynep Şen, Zeynep Kesici.
TIKLAYIN - “Kamusal destek, işçinin ev kirasına bile yetmiyor”
Rapor, İstanbul’da farklı sektörlerde ve statülerde çalışanlarla Nisan ayı boyunca ve Mayıs ayı başında gerçekleştirilen 61 mülakatın analizini içeriyor.
Araştırmada, pandemi öncesindeki genel durumun yanı sıra şu başlıklar yer alıyor:
“Salgın sürecinde işe devam edemeyen çalışanların deneyimleri”, “Salgın sürecinde işe devam eden ve iş yükü azalanların deneyimleri”, “Salgın sürecinde işe devam eden ve iş yükü aynı kalan ya da artanların deneyimleri” Yevmiyeli çalışanların deneyimleri”, “Kendi hesabına çalışanların deneyimleri”, “Kayıt dışı çalışanların deneyimleri”.
Bu deneyimlerden bazıları şöyle:
“Tabii bir tık eksik para aldık”
Bizi zaten önce bir iki hafta evden çalışmaya yolladılar, Mart’ın ikinci haftasının başında, patron şey dedi hani, bu dönemde gidip gelmeyin, toplu taşıma kullanmayın, kendinizi riske atmayın, zaten bizim genelde mail üzerinden, şahsen orada olmamızı gerektiren bir durum da yoktu. Ondan sonra işler baya kötüleşince, maddi olarak da çok kötüleşti, ondan sonra çıkarıldılar yani benimle birlikte bir 10 kişi. Tabii bir tık eksik para aldık ama ihbar tazminatı ve o aylık maaşımızı aldık. (Erkek, 26 yaşında, maaşlı, kayıtlı, çalışmaya devam etmiyor, küçük işletme, hizmet, idari ve destek hizmet faaliyetleri, ofis çalışanı, 7 Mayıs)
“Yıllık izin kullandırılması hiç hoşuma gitmedi”
Açık konuşmak gerekirse ben bir çalışan olarak bir anda böyle benim istemediğim bir durumun içine düşerek, bir anda yıllık izinlerimin kullandırılması hiç hoşuma gitmedi. Sonuçta o bizim sene boyunca bir şekilde biriktirdiğimiz, kafamızı rahatlatmak istediğimizde kullandığımızda… ki hizmet sektöründe olduğumuz için öyle ben 15 günlüğüne tatile çıkayım diyemiyorsun zaten. Maksimum 4 gün gidiyorsun, 5 gün gidiyorsun, bilemedin maksimum 1 hafta gidiyorsun yani. Ara ara tatil için kullandığımız, kendimizdeki bir güvenceydi açıkçası. (Erkek, 27 yaşında, maaşlı, kayıtlı, çalışmaya devam etmiyor, orta işletme, hizmet, diğer hizmet faaliyetleri, misafir ilişkileri, 23 Nisan)
“Maaşlarımızda düşüş olacak”
Maaş şöyle oldu; İŞKUR’a başvurdu işverenimiz. Bu şekilde... Henüz sonuçlanmadı ama hani devletin açıklamasıyla maaşlarımızın yüzde 60’ının, maksimum yüzde 60’ının ödeneceği söylendi. O da sanırım sigorta günü, aldığımız maaş etkiliyormuş, o oran da kesin değil her çalışan için. Atıyorum ben yüzde 20 de alabilirim, fakat diğer çalışan yüzde 50 de alabiliyor. Bu şekilde... İŞKUR’a başvuruldu, henüz sonuçlanmadı ama tabii ki maaşlarımızda düşüş olacak. (Kadın, 29 yaşında, maaşlı, kayıtlı, çalışmaya devam etmiyor, küçük işletme, sanayi, imalat, marka koordinatörü, 29 Nisan)
“Gelirim direkt kayboldu aslında”
Yani maaşımı alamıyorum şu anda ücretsiz izne çıkarıldığım için gelirim direkt kayboldu aslında. Gelirsizim şu an. (Erkek, 24 yaşında, maaşlı, kayıtlı, çalışmaya devam etmiyor, küçük işletme, hizmet, konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri, garson ve DJ, 15 Nisan)
“Devletin verdiği para geçimimi sağlamıyor”
“Devletin verdiği destek bize yetmiyor. Aldığımız maaşı karşılamıyor ki. Devletin verdiği para benim geçimimi sağlamıyor. (Erkek, 38 yaşında, maaşlı, kayıtlı, çalışmaya devam etmiyor, orta işletme, sanayi, imalat, konfeksiyon işçisi, 19 Nisan)
“Biz yarım maaşla kaldık böyle”
Yani şöyle sonuç itibarıyla yarısını İŞKUR verecek, yarısını hastaneler karşılayacak dendi. Sonra ortaya bir laf atıldı İŞKUR kabul etmemiş, onaylamamış dendi. Biz yarım maaşla kaldık böyle. Hem canla başla çalış hem bütün hakların elinden alınsın hem de yarım maaş falan insanın sinirleri bozuluyor haklı olarak. (Kadın, 31 yaşında, maaşlı, kayıtlı, çalışmaya devam ediyor ve iş yükü azalmış, büyük, hizmet, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri, hemşire, 3 Mayıs)
“Herkesin ister istemez bir ödemesi var”
Maaşımız ister istemez yarı zamanlı çalıştığımız için yarıya düştü. Yani tabii devlet destek verecekmiş, ayrı bir şey ama şimdi herkesin ister istemez buna göre bir ödemesi var. Kiminin araba borcu, kiminin ev borcu, kiminin kart borcu olmak üzere herkesin bir ödemesi var. E ister istemez bizi de bu etkiledi tabii ki de. İlk olarak ödemeler nasıl olacak? (Erkek, 34 yaşında, maaşlı, kayıtlı, çalışmaya devam ediyor ve iş yükü azalmış, küçük, hizmet, toptan ve perakende ticaret, mağaza sorumlusu, 20 Nisan)
“Belirti çıksa dahi çalışmaya devam”
Firmaların özellikle şantiyelerin yönlendirdiği hiçbir şey yok. Hatta öksürük gibi belirtiler çıksa dahi insanlar çalışmaya devam ediyorlar. Benim öksürük, yorgunluk ve kas ağrısı belirtilerim olduğu için beni istihdam eden kurum ile görüşüp aile hekimliğine göründüm, tedbir amaçlı aile hekimim rapor yazılmasını istedi. (Kadın, 27 yaşında, maaşlı, kayıtlı, çalışmaya devam ediyor ve iş yükü artmış, büyük işletme, inşaat, inşaat, arkeolog, 15 Nisan)
* Araştırmanın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
(AS)