Fotoğraf:Pixabay
"Özel bir banka çalışanlarında evdeyken ‘web kamranız açık olacak’ diyor bu sayede çalışanın ev içi düzenini de denetliyor. Şirketin bilgisayarlarını kullanıyorlar ve sürekli kontrol altında. Sosyal medyaya girdiyse uyarılıyor hemen ‘bunu yapma bu saate’ diyor.
"Herhangi bir devlet aygının bir tavsiyede bulunması ile benim tavsiye etmesinin bir farkı yok. Sermayedar olarak şöyle düşünürüm 'Benim işime gelebilir dinlemeyedebilirim' ya da 'nasıl olsa tavsiye' der geçerim. Bir bağlayıcılığı yok. "
Koronavirüs nedeniyle "evde kal" çağrıları yapılırken, milyonlarca insan her gün işe gitmek için sokağa çıkmak zorunda. Çalışanların bu dönemde yaşadığı sorunları ve Cumhurbaşkanı - AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın açıkladığı ekonomi paketini BirGün Gazetesi Ekonomi Editörü Ozan Gündoğdu bianet'e yorumladı.
TIKLAYIN - Erdoğan "Koronavirüse Karşı Ekonomik İstikrar Kalkanı"nı Açıkladı
Türkiye’de “evde kal” çağrılarına uyamayıp çalışmak zorunda kalan kaç kişi var?
TÜİK verilerine göre 28 buçuk milyon. Bunların bir kısmı kendi işini yapıyor. Belli kısmı da evden çalışabiliyor. Bu kişileri de tahminen çıkardığımızda çalışmak zorunda olanların sayısı 18 buçuk milyon. Bunların önemli kısmı yaklaşık yüzde 60’ı hizmetler sektöründe çalışıyor. İnşaat, market çalışanları, kargo çalışanları gibi.. Yaklaşık yüzde 30’u sanayii kesiminde çalışıyor. Yüzde 10-15 bandın arasında da tarım sektöründe çalışanlar var.
İktidarın önerdiği COVID-19 tedbirleri kapsamındaki ekonomi paketini değerlendirir misinz?
Burada çalışan kesimlerin uyanık olması lazım. Erdoğan’ın tavsiyesidir bu paket. Devlet ceberrut yüzünü salgın olmayan dönemde gösterirken salgın olan dönemde yumuşak yüzünü gösteriyor; sermaye açısından.
Bu esnek çalışma konusunda çalışanların uyanık olması lazım. Esnek çalışma işçi sınıfının doğrudan sahip çıktığı bir durum değil, sermayedarların da hoşuna giden bir durum.
Mesela beyaz yakalılar eve gönderildi ama bu eve gönderilme uzakta görüldüğü gibi güze bir şey mi hayır? En az altı örnekte ne kadar acı olduğunu ortaya çıkartabiliriz.
Evde çalışanlar mesela mesai saati belli değil işe gideken 9’da başlıyor altıda çıkıyor ama ev çalışmasında ev yaşamı ve çalışma durumu karışmış durumda. Yani sürekli çalışıyor insanlar. Esnek çalışma adı altında 15 saat çalışma oluyor.
Patroların bu süreçte 11 Mart itibarıyle olunca ilk tepkileri şu oldu. Sizin yıllık izninizi kullandırtmaya çalıştılar. Önümüzdeki haftalarda bir aylıksa eğer bu izinler bitecek artık. Bundan sonar muhtmelen ilk saldırı dalgası ücretsiz izne çıkarma olacak. Bu hukuksuz.
Size bir kağıt imzalatoyorlar ‘ücretsiz izne çıkmak istiyorum’ dilekçesi imzalatıyorlar. İşi kuralına uydurmaya çalışıyorlar ama aksi takdirde işsiz kalma ihtimaliniz var. Siz maalesef bu bilekçeyi imzalayorsunuz.
Yapılması gereken ne?
Böyle bir ortamda örgütsüz mücadele mümkün değil. Kend iş kolundaki yetkili sendikalarla sorunları paylaşıp sendikal mücadeleye yönelmek gerekir.
Türkiye komple açlıkla yüz yüze gelebilir. 15 milyon kişi aileleri ile düşünce 50 milyona denk geliyor. Bu 50 milyona bakan 15 milyon kişinin çalıştığı iş yerlerinin kapanması an meselesi.
Bu bir domino ekisi yaratacak bu 50 milyon diğer yerlerin de müşterisi. Mesela bu haftasonu kadın giyim firması şu kararı ücretsi izne çıkarıyorum dedi. Yasak bu. Bu dediğim gibi tehditle çalışanlardan dilekçe topladılar; çalışanlar biz istiyoruz dediler. Hukuken kendisi dilekçe vermis. Bu şekilde çalışanları ücretsiz izne çıkardılar. Bu o şirket için kendi çıkarlarına uygun olabilir ama tüm şirkler bunu yaparsa 15 milyon ücretli çalışan ve bunların baktığı 50 milyonu düşününce günün sonunda kim alışverişe gidebilecek? Hızlıca çakılma olacak.
Erdoğan'ın 18 Mart'ta önerdiği ekonomi paketi * Perakende, AVM, Demir-Çelik, Otomotiv, Lojistik-Ulaşım, Sinema-Tiyatro, Konaklama, Yiyecek-İçecek, Tekstil-Konfeksiyon ve Etkinlik-Organizayon sektörleri için Muhtasar ve KDV tevkifatı ile SGK primlerinin Nisan, Mayıs ve Haziran ödemelerini altışar ay erteliyoruz. * Konaklama vergisini Kasım ayına kadar uygulamayacağız. * Otel kiralamalarına ilişkin irtifak hakkı bedelleri ve hasılat payı ödemelerini Nisan, Mayıs ve Haziran ayları için altı ay süreyle erteledik. * İç havayolu taşımacılığında üç ay süreyle KDV oranını yüzde 18'den yüzde 1'e indiriyoruz. * Salgınla ilgili tedbirlerden etkilendiği için nakit akışı bozulan firmaların bankalara olan kredi anapara ve faiz ödemelerini asgari üç ay öteleyecek ve gerektiğinde bunlara ilave finansman desteği sağlayacağız. * İhracattaki geçici yavaşlama sürecinde kapasite kullanım oranlarının korunması amacıyla ihracatçıya stok finansmanı desteği vereceğiz. * Bu dönemde işlerinin olumsuz etkilendiğini beyan ederek talepte bulunan esnaf ve sanatkarların Halkbank'a olan kredi borçlarının, Nisan, Mayıs ve Haziran anapara ve faiz ödemelerini üç ay süreyle ve faizsiz olarak erteleyeceğiz. * Kredi Garanti Fonu limitini 25 milyar liradan 50 milyar liraya çıkartacak, kredilerde önceliği gelişmelerden olumsuz etkilendiği için likidite ihtiyacı oluşan ve teminat açığı bulunan firmalar ile KOBİ'lere vereceğiz. * Vatandaşlarımız için uygun ve avantajlı şartlarda sosyal amaçlı kredi paketleri devreye alınmasını teşvik edeceğiz. * 500 bin liranın altındaki konutlarda kredilendirilebilir miktarını yüzde 80'den yüzde 90'a çıkartacak, asgari peşinatı yüzde 10'a düşüreceğiz. * Virüsün yayılmasına karşı alınan tedbirlerin etkisiyle Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında temerrüte düşen firmaların kredi siciline "mücbir sebep" notu düşülmesini sağlayacağız. * Stopaj gibi kaynağında yapılan kesintilerin ödemelerini içeren içeren muhtasar beyannamelerin sürelerini üç ay erteliyoruz. * Asgari ücret desteğini devam ettireceğiz. * Mevzuatımızdaki esnek ve uzaktan çalışma modellerinin daha etkin hale getirilmesini temin edeceğiz. * Kısa Çalışma Ödeneğini devreye alacak, bundan faydalanmak için gereken süreçleri kolaylaştırılacak ve hızlandıracağız. Böylece faaliyetine ara veren iş yerlerindeki işçilere geçici bir gelir desteği verirken, işverenlerin de maliyetini azaltmış olacağız. * En düşük emekli maaşını 1.500 liraya yükseltiyoruz. * Emeklilerin bayram ikramiyesini Nisan ayı başında ödüyoruz. Yine emeklilerimizin maaş promosyon ödemelerinin de, şubelere gitmelerine gerek kalmaksızın, doğrudan hesaplarına yatırılmasını sağlıyoruz. * Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın belirlediği kriterlere göre ihtiyaç sahibi ailelere yapılacak nakdi yardımlar için ilave 2 milyar liralık bir kaynak ayırıyoruz. * İstihdamdaki sürekliliği temin etmek amacıyla iki aylık telafi çalışma süresini dört aya çıkartıyoruz. * Küresel tedarik zincirlerindeki aksama ihtimaline karşı hem üretimde, hem de perakende de belirlediğimiz önceliklere göre alternatif kanallar geliştireceğiz. * Tek başına yaşayan 80 yaş üstü yaşlılarımız için, sosyal hizmet ve evde sağlık hizmetlerinden oluşan periyodik takip programını devreye alıyoruz. |
Ozan Gündoğdu hakkında 2007 yılında İzmir Atatürk Lisesi'nden mezun olduktan sonra aynı yıl Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye bölümünde lisans eğitimine başladı. 2015'e kadar lisans eğitimini sürdürdü ve bu süre içinde çeşitli kitap ve dergilerde makaleleri yayımlandı. 2018 yılı Eylül ayından beri Birgün Gazetesi'nde ekonomi editörlüğü görevini sürdürüyor. |
(EMK)