UAÖ: Sınırdışı Kuralları Haklara Saldırı

Britanya oyunun değişen kurallarını açıkladı: Terörle ilişkilendirilen yabancı uyruklular sınırdışı edilecek. UAÖ yasanın karşısında: Güvenlikle insan hakları birbirlerinin alternatifi değil. Yeni önlemler, insan haklarına yöneltilmiş ciddi bir saldırı.

Londra

Uluslararası Af Örgütü (UAÖ), Britanya'nın açıkladığı yeni terör önlemlerini, insan haklarına ve imzaladığı uluslararası antlaşmalara aykırı olduğu gerekçesiyle eleştirdi.

"Kabul edilemez davranışlar"

24 Ağustos'ta Britanya İçişleri Bakanı Charles Clarke tarafından açıklanan güvenlik önlemleri kamu düzenini, ulusal güvenliği ve hukuk sistemini tehdit eden yabancı uyrukluları hedef alıyor.

Britanya hükümeti, önlem paketi uyarınca, "kabul edilemez davranışlar" olarak değerlendirdiği eylemlerin listesini çıkarttı. Yapılan düzenlemeye göre bu tip hareketleri gerçekleştirdiğinden şüphelenilen yabancı uyruklu vatandaşların, ülkeye girmesi engellenebilecek ya da sınır dışı edilebilecek.

"Kabul edilemez davranışlar" şöyle sıralanıyor:

* Terörizmi meşrulaştırmak ya da övmek;

* Terör eylemlerini körüklemeye çalışmak;

* İnsanları ciddi suçlar işlemeye kışkırtmak;

* Ülke içi şiddeti körükleyecek nefret yaymak;

Yeni önlemler, ayrıca, Britanya'ya giriş yapmak isteyenleri değerlendirirken kullanılmak üzere, "kabul edilemez davranışlar" sergileyen yabancıların kaydının tutulacağı, uluslararası bir veri tabanının oluşturulmasını da öngörüyor.

Bakan Clarke, sınırdışı edilme işlemlerine birkaç gün içinde başlanacağını bildirdi.

İnsan hakları baltalanabilir

UAÖ Avrupa ve Orta Asya Programı Yardımcı Direktörü Halya Gowan, "'kabul edilemez davranışlar' tanımının muğlaklığı ve genişliği, daha çok adaletsizliğe yol açabilir ve Britanya'da insan haklarının baltalanması riskini ortaya çıkarır" dedi.

" İşkenceye ve kötü muameleye uğramama hakkı ile kişilerin bu tür muameleye maruz kalma riski bulunan ülkelere gönderilmeme hakkı, işlediği suç ne olursa olsun herkes için geçerlidir. Britanya'nın insanları işkence görme riski olduğu ülkelere yollamadan önce almaya çalıştığı sözde 'diplomatik güvenceler' uluslararası hukukun açık ihlalidir."

Doğru seçenek adil yargılamadır

"Eğer Britanya birilerinin belirli suçları işlediğini düşünüyorsa, yapması gereken onları işkence edilebilecekleri üçüncü bir ülkeye boşaltmak değil, tam tersine haklarında tanımlanabilir suç duyurusunda bulunup, uluslararası adil dava standartları uyarınca yargılamaktır."

"Güvenlik ve insan hakları birbirlerinin alternatifi değildir; ele ele giderler. İnsan haklarına gösterilecek saygı, güvenliğe engel olmaz, tam tersine güvenliğe giden yol insan haklarından geçer."

İhlal edilecek temel insan hakları

UAÖ'ye göre yeni terör yasalarının ihlal edeceği temel insan hakları şöyle:

* İşkence ve diğer kötü muamelenin kesin yasaklanması ve bir insanın işkence ve diğer kötü muameleye maruz kalabileceği bir yere gönderilmemesi hakkı

* Uluslararası koruma taleplerinin insan haklarına ve uluslararası mülteci yasalarına uygun olarak adil ve tatmin edici bir biçimde değerlendirilmesini de kapsayacak biçimde, sığınma isteme ve edinme hakkı. Herhangi birinin mülteci statüsünü reddetme eğilimi, mevcut mülteci statüsünü belirleme süreci dahilinde değerlendirilmeli ve sınırdışı etme kararını temyize götürme ve temyiz davası süresince Britanya'da kalma hakkını da içeren adil yargılamanın temel ilkelerine tabi olmalı.

* Örgütlenme ve ifade özgürlüğü hakları

* Tanımlanmış bir suçu işlediğine dair hakkında makul bir şüphe bulunan bireyin, uluslararası standartlara uygun usulde, suçlandığının kendisine açıkça bildirilmesi ve makul bir süre içinde mahkemeye çıkarılması hakkı.

* Adil dava süreci hakkı (CŞ/TK)