Uluslararası Af Örgütünün (UAÖ) yayınladığı “İran: Kürt azınlığa karşı insan hakları ihlalleri” adlı raporunda başta insan hakları savunucuları olmak üzere İranlı Kürtlere karşı baskının arttığını belirtiyor.
En çok Kürt kadınlar mağdur oluyor
Rapor, en müşkül durumda olanların ise İranlı Kürt kadınlar olduğunu, cinsiyetleri ve etnik kökenleri sebebiyle çifte ayrımcılığa maruz bırakıldıklarını iddia ediyor.
İran’da yaşayan 12 milyon Kürt genel nüfusun yüzde 15’ini oluşturuyor. İran’daki Kürtler kendi dillerini konuşma ve yerel kıyafetlerini giyme gibi kültürel haklarla birlikte Kürtçe yayın da yapabiliyorlar.
Ancak raporda yer verilen görüşe göre, Kürtlere uygulanan ayrımcılığın kökleri daha derinlere iniyor. İranlı Kürtler’in sosyal politik ve ekonomik hakları hiçe sayılıyor. Ebeveynler çocuklarına bazı Kürt adlarını vermekten men ediliyor ve Kürt azınlıklar kendilerini damgalayan ve toplumdan izole eden yaptırımlara maruz bırakılıyorlar.
Kürtlerin başlıca muzdarip olduğu ayrımcılık ise etnik kimliklerinden dolayı iş ve ev bulamama.
Aynı zamanda Kürt bölgelerine bilinçli olarak yatırım yapılmaması bölgeyi daha da fakirleştirerek Kürtleri toplumun marjinal bir kesimi olmaya zorluyor.
İranlı Kürt insan hakları savunucuları rasgele tutuklamalara ve kötü muameleye tabii tutuluyor. Bu kişilere çoğunlukla işkence yapılıyor ve adil olmayan yargılamalar sonucu ölüme mahkum edildikleri de oluyor.
Etnik kökeni Kürt olan Farzad Kamangar, Ali Heydariyan ve Farhad Vakili, uluslar arası hukuk standartlarına uygunsuz bir biçimde Allah’a düşmanlık suçundan Şubat 2008’de idam’a mahkum edilmişlerdi.(RFG/EZÖ)