* Fotoğraf: Nadire Mater
Devrimci Gençlik Dernekleri (DGD) Genel Sekreteri ve İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğrencisi Berkay Ustabaş’ın yargılandığı davanın ikinci duruşması Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Kırıkkale F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Ustabaş duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.
Mahkeme heyeti, avukatların tahliye talebini reddederek tutukluluğun devamına ve bir sonraki duruşmanın 5 Eylül 2018’de görülmesine karar verdi.
* Berkay Ustabaş
Ustabaş, Gezi Direnişi sırasında polisin gaz fişeğiyle başından vurularak öldürülen Berkin Elvan’ın cenazesine katıldığı gerekçesiyle 5 Ocak’tan beri tutuklu.
Ustabaş’ın annesine polis müdahalesi
Duruşma savcısı, savunmaların ardından Ustabaş’ın tutukluluğunun devamı yönünde mütalaa verdi.
Yolculuk Gazetesi, Ustabaş’ın annesi Sevim Kolçak’ın talebe tepki gösterdiğini ve duruşma salonundaki güvenlik görevlileri ile sivil polislerin Kolçak’a müdahale ettiğini yazdı.
* Fotoğraf: Yolculuk Gazetesi
Mahkeme başkanı kararı salonu boşaltarak açıkladı.
Ustabaş: Yargılandığım duruşmayı takip edemiyorum
Ustabaş, savunmasında ilk olarak duruşmaya SEGBİS ile bağlanmasına tepki göstererek “SEGBİS ile duruşmaya bağlanmam benim savunma yapmamı engelliyor. Geçen duruşmada sesiniz kesildi, böyle bir şey olamaz. Yargılandığım duruşmayı takip edemiyorum” dedi:
“Benim evimden çıkan kitapları delil olarak gösteriyorsunuz, benim evimdeki 200 kitaptan üç kitabı aldınız nasıl bu üç kitaptan yola çıkarak yargılayabiliyorsunuz?
“Solcu ve demokrat olmak suç değil”
“Ben bu kitapları hapishaneye sipariş ettim madem suç unsuru bana ulaşamazdı değil mi fakat tahmin edin ne oldu? Bu kitaplar hapishanede dahi elime ulaştı.
“Ben Berkin’in cenazesine katıldım! Bu cenazeye katılma sebebim vicdanım ve adalet arayışımdır. Evet, ben solcuyum ben demokratım bunu asla inkar etmem ama kusura bakmayın bunların hiçbiri suç değil.”
Öztürk: Aynı sloganı 2 milyon kişi attı
Ustabaş’ın savunmasının ardından söz alan avukat Erman Öztürk, “Devrim şehitleri ölümsüzdür” sloganını Berkin Elvan’ın cenazesinde iki milyon kişinin attığını ve bunun suç olmadığını söyledi.
Ustabaş’ın diğer avukatı Şenol Kolçak ise savunmasında müvekkilinin eğitim hakkının engellendiğinden söz ederek “Bu dosyada elle tutulur hiçbir şey yok, müvekkilim Sosyoloji bölümü öğrencisidir tutuklanarak eğitim hakkı engellenmiştir” diye konuştu.
İddianamede TEM kayıtları var
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede Ustabaş’ın “Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme, yönetme bunların hareketlerine katılma”, “Toplantı veya yürüyüşlere silah ile katılma”, “Silahlı terör örgütüne üye olma” suçlamalarıyla cezalandırılması isteniyor.
İddianamede Berkin Elvan’ın tedavi gördüğü Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde hayatını kaybetmesinin ardından Berkay Ustabaş’ın 12 Mart 2014’te düzenlenen cenaze töreninin öncesi ve sonrasında eylem yapan grubun içerisinde olduğu belirtildi. Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü arşiv kayıtlarına da yer verildi.
“Gezi direnişine katılmak” suç
Ustabaş’ın 11 Haziran 2013’te Gezi direnişinde düzenlenen gösterilere katılarak, “güvenlik güçlerine ve çevreye saldırıda bulunan 72 şahısla beraber gözaltına alındığı ve serbest bırakıldığı” aktarıldı.
Ustabaş’ın “terör örgütünün yaşam tarzını tam bir bağlılıkla benimsediğinin, örgütün direktifleri ve fikirleri doğrultusunda eylemlerde bulunarak örgütün hiyerarşisine tabi olduğunun” öne sürüldü.
Ayrıca Ustabaş’ın terör örgütüne ait renk, flama ve pankartları açmak suretiyle kanuna aykırı gösterileri düzenlediği, kolluk görevlilerine direndiği ileri sürüldü.
Ne olmuştu? Devrimci Gençlik Dernekleri Genel Sekreteri Berkay Ustabaş’ın ailesiyle beraber yaşadığı evi 20 Aralık 2017’de özel harekat polisleri tarafından basıldı. O sırada evde olmayan Ustabaş, 5 Ocak 2018’de ifade vermek için gittiği çağlayan Adliyesi’nde tutuklandı. 23 Ocak’ta beraberindeki 11 kişi ile Silivri 9 No’lu Kapalı Hapishanesi’nden Kırıkkale F Tipi Hapishanesi’ne sürgün edildi. Avukatları sürgün sırasında işkenceye ve çıplak arama dayatmasına maruz bırakıldığını, kitaplarına ve kıyafetlerine el konulduğunu açıkladı. Kırıkkale’deki tutukluluk sürecinde de “görevi başındaki memura direnmek” gerekçesiyle hakkında soruşturma açıldı. Ustabaş’a bir ay süreyle görüş ve iletişim yasağı verildi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Zeynep Altıok Akatlı, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’na konuya ilişkin verdiği dilekçede işkencenin araştırılması ve gereğinin yapılmasını talep etti. Ancak hapishane yönetimi hakkında bugüne kadar açılan bir soruşturma söz konusu olmadı. |
(TP)