Haberin İngilizcesi için tıklayın
Eskişehir 1. İnfaz Hakimliği, Eskişehir H Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan barış bildirisi imzacısı Füsun Üstel’in açık ceza infaz kurumuna ayrılma talebiyle yaptığı başvuruyu kabul etti.
Hakimlik, Üstel’in müdafileri Fikret İlkiz ve Sennur Baybuğa'nın “kalan cezanın denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına ve tahliyesine yönelik” karar verilmesi taleplerini ise reddetti.
İnfaz Hakimliği’nin 21 Mayıs tarihli gerekçeli kararına göre, 8 Mayıs’tan beri tutuklu bulunan Üstel’in en geç yedi gün sonra açık cezaevine geçişi yapılacak.
“Mahkumiyet cezası terör suçu niteliğinde değil”
Mahkeme gerekçeli kararında Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin 29 Nisan 2019’daki “Terör örgütü propagandası” yapmaktan ceza alanların, örgüt üyesi olarak kabul edilmelerinin mümkün olmadığı ve haklarında açık ceza infaz kurumuna ayrılma ve denetimli serbestlik hükümleri uygulanırken “örgüt mensubu gibi değerlendirilemeyeceği” yönündeki kararına atıfta bulundu.
Kararda Üstel'e İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesince “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla verilen 1 yıl 3 aylık hapis cezasına ilişkin şu değerlendirmede bulunuldu:
“Bahse konu mahkumiyet kararında, hükümlünün suçu örgüt adına işlediğine dair bir ibarenin de yer almadığı anlaşılmış olup; bu itibarla, hükümlünün mahkumiyetine yönelik cezasının terör suçu niteliğinde olmaması ve yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz kurumunda infazı gereken bir ceza olmaması bu nedenle hükümlünün açık ceza infaz kurumuna ayrılmasına engel bir halinin bulunmadığına karar verilmiştir.”
Denetimli serbestlik talebi reddedildi
Mahkeme aynı kararında Üstel’in avukatları İlkiz ve Baybuğa’nın “sanığın denetimli serbestlikle tahliyesi” talebinin reddinin gerekçesini ise “hükümlünün açık ceza infaz kurumuna ayrılmamış olması, hakkında düzenlenmiş iyi hal kararı ve değerlendirme raporunun mevcut olmaması” şeklinde açıkladı.
Ne olmuştu?
Kürt illerindeki sokağa çıkma yasakları sırasında "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisine imza atan akademisyenler hakkında 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propogandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı.
5 Aralık 2017'den bu yana devam eden yargılamalar kapsamında 8 Mayıs 2019 itibariyle 191 akademisyen hapis cezasına mahkum oldu.
191 kişi içerisinden 28 kişinin hapis cezası 2 yılın üstünde kaldığı için (CMK md. 286), 6 kişi ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmediği için toplamda 34 kişinin mahkumiyet kararı ertelenmedi.
İtiraz yoluyla İstinaf Mahkemesi’ne giden bu mahkumiyet kararlarından Prof. Dr. Füsun Üstel'e 32. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 4 Nisan 2018'de verilen 1 yıl 3 aylık hapis cezası kararı 25 Şubat 2019'da onandı.
İstinafın onama kararının ardından infazın durdurulması için Üstel'in avukatları İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesine itiraz etti ancak cezanın infazına başlandı. Üstel, 8 Mayıs'ta onanan 1 yıl 3 aylık hapis cezasının infazı için Eskişehir Kadın Kapalı Cezaevi’ne teslim oldu.
Füsun Üstel hakkındaGalatasaray Üniversitesi'nde akademisyen. Ortaöğrenimi Notre Dame de Sion’da, yükseköğrenimi Ankara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi’nde (AÜSBF ) tamamladı. 1980-81’de İtalya’nın Bologna kentindeki Johns Hopkins Üniversitesi’nde yükseklisans programını izledi. 1982’de İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde araştırma görevlisi oldu. 1987’de AÜSBF’den doktorasını aldı. 1993’te doçent oldu. 1990’da M.Ü. Fransızca Kamu Yönetimi Bölümü’nde öğretim üyesi oldu; daha sonra Galatasaray Üniversitesi'ne geçti. Türkiye ve uluslararası sosyalbilim dergilerinde Türkiye tarihi, milliyetçilik ve kimlik sorunuyla ilgili makaleleri yayınlandı. İletişim Yayınları’ndan çıkan “Türk Ocakları 1912-1931” (2004) ve "Makbul Vatandaş"ın Peşinde” (2004) adlı kitapları bulunuyor. |
(TP)