Bianet'e konuşan Yanardağ, Putin'in ziyaretinin 17 Aralık AB zirvesi öncesinde gerçekleşmesinin bir tesadüf olmadığına dikkat çekerek, "Rusya-Türkiye ilişkilerinin gidişatını Ankara'daki görkemli karşılama seremonileri değil Türkiye'nin AB ve ABD ile ilişkilerinin seyri belirleyecek" diyor.
Yanardağ, Türkiye'nin bölgesinin en güçlü ekonomisine ve ordusuna sahip olduğunu hatırlatarak "Avrasya jeopolitiği içerisinde güçlü olmak isteyen her ülke Türkiye ile bir şekilde ilişki kurmak ister" diyor.
"AB'nin yaşadığı tereddütler bundan kaynaklanıyor. AB, Türkiye'nin tam üyeliğini istememesine karşın Avrupa'nın Avrasya jeopolitiğinin dışında kalmasını göze alamadığı için Türkiye'nin ipini bırakmıyor".
"Türkiye elitleri ABD'ye karşı kuşkulu"
"Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile Türkiye'nin ilişkilerinin de gergin olduğu bir dönemden geçiyoruz" diyen Yanardağ, "Türk elitinin bir yön ve program farklılaşması yaşadığı bu dönemde, gücü küçümsenemeyecek bu kesim ABD'ye karşı kuşku duyuyor" dedi.
"Dolayısıyla, Türkiye bu tarihsel dönemeçte yerini ve yönünü arıyor. Bir başka anlatımla geleneksel Türkiye eliti içindeki program ve yön farklılaşmasından kaynaklanan bir iç çatışmada bu arayışa eşlik ediyor. Putin'in Türkiye ziyaretinin böyle bir döneme gelmesi dikkat çekici".
"Rusya, Türkiye'yi yanına çekmeye çalışıyor"
Rusya'nın, anlaşıldığı kadarıyla Türkiye'nin açmazlarını farkında olduğunu belirten Yanardağ "Bir küresel ağırlık merkezi kurmaya çalışan Rusya, Türkiye ile yakınlaşarak etkinliğini artırmak istiyor. Rusya, Türkiye'ye AB karşısında bir hayal kırıklığı yaşaması durumunda bir Avrasya seçeneği sunmaya çalışıyor denebilir" diyor.
"Rusya Türkiye'nin AB ve ABD'den bütünüyle kopmasını beklemiyor. Ancak mesafenin açılmasına katkıda bulunmak niyetiyle hareket ediyor. Rusya, Türkiye'yi bölgede rekabet edilecek bir güç olmak çıkarıp işbirliği yapılacak bir güç olarak görmek istiyor."
"Türkiye, AB'yi Rusya ile sıkıştırmaya çalışıyor"
Yanardağ, Türkiye'nin de, geleneksel dış politikasının ve alışkanlıklarının bir sonucu olarak, Batı karşısında diğer bir küresel güç olan Rusya ile yakınlaşarak konumunu güçlendirmeye çalıştığını vurguluyor.
"AB üyeliğinin garanti olmadığının farkında olan Türkiye geçmişte de buna benzer hamleler yaptı. Belli ki Rusya ile yakınlaşan bir Türkiye, AB karşısında seçeneksiz olmadığını göstermeye çalışıyor".
"Ziyaretin önemi ileride anlaşılacak"
Merdan Yanardağ, Putin'in ziyaretinin "ancak bir başlangıç" olabileceğini ve iki ülke ilişkilerinin stratejik bir işbirliğine dönüşmesinin uzun bir zaman alacağını belirtiyor.
Türkiye-Rusya ilişkilerinin Türkiye'nin AB ve ABD ile arasındaki mesafenin artması ve azalmasına bağlı olarak değişeceğini vurgulayan Yanardağ "Putin'in ziyaretinin tarihsel bir anlamı var mı yoksa geleneksel, dengeci Türk dış siyasetinin alışılmış bir çıkışı mı olduğu o zaman ortaya çıkacaktır" diyor.(KÖ/EÜ/BB)