Sulukule Gönüllüleri Derneği, çocukların eğitimde karşılaştığı engelleri aşmaları ve sosyal uyumlarını güçlendirmek amacıyla 2010 yılında İstanbul Karagümrük’te kuruldu.
Kentsel dönüşümün getirdiği sorunlara karşı harekete geçen dernek, okul terkini önleme, çocuklara beslenmeleri ve sosyal-duygusal gelişimleri için gereken desteği sağlama gibi hedeflerle faaliyet gösteriyor.
Çocukların hak öznesi olarak görülmesini ve onların iyi olma hâlini desteklemeyi öncelik edinen dernek, uzun vadeli sosyal etki yaratmayı amaçlıyor.
Sulukule Gönüllüleri Derneği ile çalışmalarını ve okullarda ücretsiz bir öğün beslenmenin çocuklar açısından önemini ve bu konudaki çözüm önerilerini konuştuk.
Çocukların hak öznesi olarak algılanması
Dernek olarak çocuklarla ilgili yürüttüğünüz çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Bizim hikâyemiz, çocukların okulla bağının kesildiği kentsel dönüşüm sürecinde, daha dernek bile yokken bir grup gönüllü olan kurucularımızın çocukları düzenli olarak okula götürmesi, beslenme desteği sunması ve okula terkin engellenmesi için çalışması ile başlıyor. Yani aslında kurulduğumuz günden ve hatta öncesinden bu yana, çocukların okula terkinin önlenmesi, okulda beslenme desteği alabilmesi, okulun bir koruma mekanizması olarak algılanması (zira çocuk okulda değilse sokaktadır ve sokak çocuklar için risklerin çok yüksek olduğu bir alandır), çocukların sadece toplumun geleceği olarak görülmesinden çıkıp birer hak öznesi olarak algılanması motivasyonuyla bu alanda çalışıyoruz.
Sulukule Gönüllüleri Derneği (SGD) olarak, Sulukule Kentsel Dönüşüm Projesi adıyla gerçekleşen yıkımın psikososyal etkilerini hafifletmek ve bölgedeki okul terkini önlemek amacıyla, 2010 yılında İstanbul Karagümrük'te kurulduk.
Çocukların sosyal-duygusal becerilerini desteklemek, ayrımcılığın yaygın olduğu bölgede farklı gruplardan çocuklar arasında temas ve paylaşım alanları yaratarak sosyal uyumu güçlendirmek için çalışıyoruz. Her çocuk için adil ve eşit eğitim hedefiyle çıktığımız yolda, onların iyi olma halini destekleyerek okulla bağlarını güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Bakım verenler, öğretmenler, kamu kurumları ve okul idarecileri ile iletişim halinde, çocukların bulunduğu her alanda faaliyet yürütüyoruz. Çocukla temastaki her paydaşın (bakım veren, öğretmen, stk, vb.), bütüncül bir bakışla hareket etmesini önemsiyoruz.
- Fatih bölgesindeki 6-18 yaş arasındaki çocuklarla, dernek mekânında ve okullarda sanat ve spor-beden hareketi temelli atölyeler gerçekleştiriyoruz.
- Bakım verenler ve çocuklara yönelik bireysel psikososyal destek çalışmaları yürütüyoruz.
- Bakım verenler ve öğretmenlere yönelik güçlendirici atölye çalışmaları yürütüyoruz.
- Okulda ücretsiz beslenme desteği ve eğitim bursu gibi sosyal destek programları ile okula devamı desteklemeyi çalışıyoruz.
Çocuklarla uzun dönemli çalışıyoruz. Rol model alabilecekleri gönüllülerimizle iletişimde olmalarını önemsiyoruz. Birlikte çalıştığımız kişilere ve kurumlara yaklaşımımızı aktararak, ortak bir dil yaratmaya çalışıyoruz.
“Çocuklar okulda hakkıyla yesin”
“Çocuklar okulda hakkıyla yesin” ifadesiyle öne çıkarmak istediğiniz ve bu uygulamanın çocuklar için önemi nedir?
Yakın zamanda başlattığımız bir kampanyanın sloganı “Çocuklar okulda hakkıyla yesin”. Okul, çocukların ortalama 7 saatini geçirdiği fakat beslenme hakkına erişemedikleri bir yer. Burada çocukların “hakkıyla” yemesinden kastımız; çocuğun gelişimi için gerekli sağlıklı, güvenli, doyurucu ve hassasiyetlerine uygun besinlere ücretsiz ulaşması.
Yıllara dayanan tecrübemiz, hem bizim hem alanda çalışan diğer sivil toplum örgütlerinin raporları ve uluslararası raporlar gösteriyor ki çocuk okulda 1 öğün ücretsiz yemeğe ulaşırsa; odaklanma/anlama becerisi ve okulla olan bağı güçlenecek, çocuk işçiliği azalacak, uzun vadede oluşabilecek hastalıklar engellenecek, toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılık azalacak ve sosyal eşitsizliklerin etkisi azalacak.
Ekim 2023 tarihli İstanbul Planlama Ajansı (İPA) verilerine göre, okul çağındaki çocukların en az dörtte biri okula aç gidiyor. En temelde hepimiz için beslenme bir hak olmalıyken çocuklar için okulda geçirdikleri zaman zarfının uzunluğu da göz önüne alınınca ücretsiz 1 öğün beslenmenin çok şeyi değiştirebileceğini biliyor ve savunuyoruz.
Sabah kahvaltı yapmadan okula gitmek ya da öğün atlamak çocukların dikkat ve odaklanma becerilerini nasıl etkiliyor?
Türkiye’de çocukların çoğu bir öğün atlamak zorunda kalıyor ve bu düzenli olarak tekrarlanıyor. Yapılan hemen hemen tüm çalışmalar yetersiz beslenmenin çocuğun fiziksel ve zihinsel gelişimini olumsuz etkilediğini söylüyor. Öğrenme güçlükleri, derse odaklanma ve dersi anlamama sıklıkla karşılaşılan durumlar fakat sıkıntı çocuğun sadece dikkat ve odaklanma becerisi ile ilgili değil. Bu tarz durumlar çocuğun akademik başarısını düşürüyor, okul ile olan bağını zedeliyor. Öğretmenleri tarafından “başarısız” olarak etiketlenmesine ve okula hevessiz gelmesine sebep oluyor. Bunların hepsi okul terki ve getirdiği diğer riskler için ciddi bir tehdide dönüşüyor.
“100’den fazla ülkede sağlanıyor”
Dünyada kaç ülke “okulda ücretsiz 1 öğün yemek” uygulaması sunuyor ve bu uygulama neyi sağlıyor?
Dünya üzerinde 100'den fazla ülkede okulda ücretsiz beslenme desteği sağlanıyor. Dünya Gıda Programı’nın (WFP) 2022 raporuna göre bu, 418 milyon çocuğun beslenme hakkına erişebilmesi demek. Bu uygulamanın çocukların fiziksel, zihinsel ve psikolojik iyi olma hallerine iyi geldiğini az evvel de söyledik.
Ancak okulda ücretsiz 1 öğün uygulamasının faydası çocuklar ile bitmiyor. Dünya Gıda Programı’nın raporlarına göre, “çocuklara ücretsiz 1 öğün beslenme” programları 85 ülkede yaklaşık 4 milyon kişiye istihdam sağlıyor. Bu istihdam yereldeki iştirakçilerle çalışılması halinde yerel ekonomileri de desteklemiş oluyor.
Türkiye'de okul öncesi, ilk ve ortaokul ile lise öğrencileri için ücretsiz bir öğün yemek sağlamanın maliyeti nedir?
UNICEF 2022 yılı verilerine baktığımızda, Kolombiya’nın hemen ardından yüzde 33,8 oranıyla çocuk yoksulluğunda Türkiye geliyor.
2024-2025 eğitim öğretim döneminde 185 günlük bir eğitim süresi göz önüne alınarak her kademeye göre hesaplanan miktarlara göre okul öncesi için 13 milyar 706 milyon TL, ilkokul için 50 milyar 84 milyon, ortaokul için 46 milyar 930 milyon ve lise için de 54 milyar 624 milyon TL gerekiyor. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in 2024 Yılı Bütçe Sunuş Konuşmasında söylediği üzere, bu maliyet, bakanlığın bütçesinin yüzde 13’üne denk geliyor.
Buna ek olarak bir çocuğunun okulda ücretsiz 1 öğün yemeğinin ortalama maliyeti:
- Okul öncesi için günde 36,05 TL;
- İlk ve ortaokul için günde 48,91 TL;
- Lise içinse günde 61,77 TL’ye bir öğün sağlanabilir.
Bu sorun nasıl çözülebilir? Yetkililere düşen görev ve sorumluluklar nelerdir?
Raporumuzda görüleceği üzere, “analiz” ve “mekanizma”yı içeren iki aşamalı bir model öneriyoruz. Analiz aşamasında, her okul dönemi başında düzenli olmak üzere çocukların durum araştırması yapmalıdır. Bu araştırma genel sağlık taramasını, çocukların alerjilerini, hassasiyetlerini vb. tespit etmeyi ve her okula özgü olarak çocukların ihtiyacı olan ortalama kaloriyi belirlemeyi hedeflemelidir. Beslenme için hazırlanacak yemeklerin ve paketlerin içeriği buradaki bulgulara dayanmalıdır. Mekanizma, okulun fiziksel imkanlarına göre esneklik göstermelidir.
Önerdiğimiz model; planlama, pilot uygulamanın yapılıp izlenmesi, modelin revizyonu, yaygın uygulama ve denetleme sistemine dayanıyor. Modelin uygulayıcısı Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı; destekleyen kurum ve firmalar okullar, yerel yönetimler, lojistik firmaları, meslek odaları; denetleyen ve izleyen kurumlar Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Tarım Bakanlığı, sivil toplum kurumları, meslek odaları; kaynak sağlayıcılar merkezi hükümet, özel sektör ve uluslararası fonlardır. Nihayetinde ücretsiz beslenme desteğinin sağlanabilmesi birçok kurumun işbirliği ve bütüncül bir yaklaşım gerekiyor.
Bu sorunun çözülemeyeceğine dair çok kuvvetli bir algı var. Ancak iyi örnekler, hesaplamalar ve yapılan çalışmalar çocukların okulda hakkıyla yemesinin mümkün olduğunu gösteriyor.
Okullarda bir öğün ücretsiz yemek davasında karar: Devletin böyle bir yükümlülüğü yok
Konuştuklarımız ve daha fazlasına dair bilgi almak isteyenler bizi internet sitemizden ve sosyal medya kanallarımızdan takip edebilir ve mail üzerinden bize ulaşabilirler.
Son olarak derneğimizce, bağışçılarımız üzerinden çocuklara sağlanan bir beslenme bursu (aylık 2 bin TL) miktarı var. Bağışçılarımız sayesinde verdiğimiz bu burs, protokol yaptığımız okullarla şu şekilde işletiliyor: Okul idaresiyle birlikte listesini oluşturduğumuz çocuklar için okulun rehber öğretmenine tarafımızca fişler veriliyor. Çocuk her gün bu fişleri alarak kantinde (sağlıklı ve dengeli beslenebilmesi açısından) bizim belirlediğimiz seçenekler arasından istediklerini alarak 1 öğün yemeğe erişiyor. SGD, bu yemeklerin ödemesini okul kantinlerine yapıyor. Fişli takip sistemi bize çocuğun okula kaç gün gittiğini de gösteriyor ki, bu sayede tarafımızca çocukların okulla bağı da takip ediliyor.
(TY)