ABD'den yayın yapan Evanjelik yönelimli "All Arab News" (AAN) son editoryal değerlendirmesinde Şam'ın güvenlik ve savunma siyasetlerinin Ankara hegemonyası altında şekillenmekte olduğu doğrultusunda bir yoruma yer verdi.
AAN'nin haber-yorumuna göre, Suriye ve Türkiye, bu ayın başlarında Türkiye'nin Suriye ordusunun modernizasyonunu kapsayan bir anlaşma imzalamakla sonuçlanan görüşmelerde ağırlıklı olarak Suriye'den Türkiye'ye istihbarat aktarmayı amaçlayan yeni bir İçişleri Bakanlığı "bilgi şubesi" kurulmasına odaklandılar.

Türkiye-Suriye askeri iş birliği anlaşmasının içeriğinde operasyon mu var?
AAN bu bilgiyi adının açıklanmaması kaydıyla konuşan eski bir Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) subayına dayandırdı.
Media Line'ın bir haberine göre, "Türkiye yalnızca Suriye'nin askeri kapasitesini geliştirmekle kalmıyor, aynı zamanda Washington'ın İsrail'den insani yardım koridoru açmaya çalıştığı güneydeki Kuneytra ve Süveyda'ya istihbarat yapıları yerleştiriyor."
Kimliği belirsiz bir kaynağa göre, yeni "bilgi şubesinin" en azından şimdilik temel görevi, güneydeki "sınır ötesi faaliyetler, muhalif ağlar ve olası İsrail veya ABD operasyonları" hakkında bilgi toplamak ve analiz etmek olacak.
Eski ÖSO görevlisi, "Bu, iş birliğinden de öte," diye açıkladı. "Bu, Türkiye'nin Suriye güvenlik güçlerinin içine kalıcı bir bayrak dikmesi."
Anlaşmanın şifreleri
AAN'ye göre anlaşma, Türkiye'ye Suriye'nin özellikle de Dürzi azınlığının yaşadığı güneydeki askeri ve istihbarat kurumları üzerinde nüfuz sağlıyor. Türkiye bölgedeki varlığını genişletmeye kararlı görünüyor: Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Suriye Savunma Bakanlığı'nın Kuneytra Vilayeti'ndeki köylerden yaklaşık 200 genci işe alıp askeri eğitim için Türkiye'ye gönderdiğini bildiriyor. The Media Line'a göre, "Yorumcular bunu, Ankara'nın sadece Şam'a danışmanlık yapmakla kalmayıp sahadaki insan gücünü de yeniden şekillendirdiğinin bir başka göstergesi olarak görüyor."
"Çatışma Arabuluculuk Çözümleri" (Conflict Mediation Solutions) genel yönetmeni ve "Geçiş Dönemindeki Suriye" (Syria in Transition) bülteni editörü Malik el-Abdeh'e göre Türkiye, istihbarat da dahil Suriye kurumlarına sızarak ve Suriye liderinin hem kuzeydoğudaki Kürtlerin hem de güneydeki Dürzilerin her türlü talebiyle başa çıkmasını sağlayarak Dürziler ve Kürtlerin bölgesel etnik özerklik [kazanmalarını] engellemek istiyor.
El-Abdeh, "Ankara'nın mesajı basit: Türkiye ve Rusya tarafından desteklenen Şam'da güçlü ve merkezi bir devlet, ülkeyi bir arada tutmanın tek yoludur" diyor.
"İsrail'in tehdit algısı"
İsrail ise, güneyde herhangi bir Türkiye askeri müdahalesini tehdit olarak görüyor ve Kürtler ve Dürzilerin özerklik taleplerini destekliyor. Bu tutumu doğrultusunda İsrail, Dürzileri desteklemek üzere Suriye hükümet güçlerini hedef alan onlarca hava saldırısı düzenledi.
Netanyahu, Newsmax'ın ev sahipliğini yaptığı ABD Bağımsızlık Günü resepsiyonunda, "Bu sadece Hamas ve İran terör ekseninin vahşeti değil. Suriye'de, sadece birkaç hafta önce, İslami olmayan bir mezhebe mensup Dürzilere yönelik vahşi katliamı durdurduk," dedi.
Öte yandan ABD, hem Türkiye hem de İsrail ile iyi ilişkiler sürdürmeye çalışırken, Türkiye'ye Kürt özerkliğinin söz konusu olmadığı konusunda güvence vermeye çalıştı.
Suriyeli yorumcu Eliyas Ebu Creb, Türkiye'nin Suriye'deki müdahalesinin ülkeyi İsrail'e karşı güçlendirdiği görüşünde.
Creb, "Anlaşma, hava kuvvetlerimizi İsrail'in saldırılarına karşı güçlendiriyor. Türkiye'nin stratejik hedefleri birleşik bir devlete hizmet ediyor. Körfez ülkeleri de bu vizyonu destekliyor," dedi.
ABD'nin Dürzilere yardım koridoru
ABD şu anda, İsrail ve Suriye arasında, Süveyda vilayetindeki Dürzi topluluğa insani yardım ulaştırılmasına imkan verecek bir anlaşma konusunda müzakereler yürütüyor. Bu adımın amacı, yüzlerce sivilin Bedevi aşiretler ve hükümete bağlı cihatçı güçler tarafından katledilmesinin ardından Dürzilere yardım sağlamak ve İsrail ile Suriye arasındaki ilişkileri onarmak.
Önerilen koridor, İsrail sınırından, süren gerginlikler ve yollardaki barikatlar nedeniyle yardım almakta zorlanan Süveyda kentini çevreleyen "Dürzi Dağı" bölgesine kadar uzanacak.
(AEK)


