Türkiye, Kopenhag'daki İklim Değişikliği Zirvesi'nde sunacağı "İklim Değişikliği Ulusal Strateji Belgesi"ni açıkladı.
"Türkiye çözüme ortak oluyor" sloganı altında oluşturulan strateji belgesi, Türkiye'nin, iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılmasına yönelik küresel çabalara kendi özel şartları ve imkanları çerçevesinde katkıda bulunmak amacıyla hazırlandı.
Yeşiller'se hükümetin hazırladığı raporda sera gazı emisyonlarında Türkiye'nin diğer gelişmiş ülkelerden geride olduğu gösterilirken, artış hızından bahsetmemesini eleştirdi. Türkiye'nin, 1990'da toplam sera gazı emisyonu miktarı 170 milyon ton karbondioksit eşdeğeriyken, 2007'de bu değerin 372 milyon tona çıkmasıyla "rekor kırdığına" işaret etti.
Yeşiller hükümetin bir hedef belirlemediğini söyledi ve Türkiye'de sera gazı salımı açısından Avrupa Birliği ortalamasının üzerinde artış olduğunu söylerek belgede iklim değişikliği konusunun hayatiyetinin kavranamadığını ifade etti.
Nükleer enerjinin iklim değişikliğiyle mücadelede bir çözüm olmadığını söyleyen Yeşiller belgeden çıkarılması gerektiğini vurguladı.
Greepeace: 2020'de yüzde 30 indirim olmalı
Greenpeace Akdeniz Enerji ve İklim Kampanyası Sorumlusu Hilal Atıcı da "Savunma veya uluslararası ekonomi alanlarına gelince devleşen Türkiye gibi bir G20 ülkesi, bu belgeyle adeta 'ben cüceyim' diye ilan ediyor. Hükümet artık 2020 yılında beklenen salımlarını en az yüzde 30 azaltma hedefini benimsemeli. Mevcut duruşunu devam ettirirse Türkiye gelecekte çözüme ortak olan bir ülke olarak değil, anlamlı bir Kopenhag anlaşmasına engel olan bir ülke olarak anılacaktır" dedi.
Dünya gazetesi haberine göre "Sera Gazı Emisyonu Kontrolü" üst başlığı altında yer alan "Enerji" alt başlığında kısa vadede enerji verimliliğinin arttırılması, orta vadede termik santrallerin iyileştirilmesi ile başta yenilenebilir olmak üzere nükleer enerji teknolojilerinin geliştirilmesi, uzun vadede de ise yerli kaynak olan kömür, hidro, rüzgar, jeotermal ve güneş enerjisinde en yüksek yararlanma hedefleniyor.
"Ulaştırma" başlığı altında ise demiryolunun payının arttırılması hedeflenirken büyükşehirlerde metro ve hafif raylı sistemin yaygınlaştırılması hedefine yer veriliyor. "Sanayi" başlığı altında ise atıklardan kaynaklanan sera gazı emisyonlarının azaltılması için mevzuat ve atıkların depolanması çözümlerinin geliştirilmesi hedefleniyor. (İP)