Dışişleri: "Tanıma değil"
Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin Gümrük Birliği kapsamına Kıbrıs'ı da dahil etmesinin, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin tanınması anlamına gelmediğini bildirdi.
Bakanlık, "Bu karar, Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerimiz ve Gümrük Birliği kapsamındaki karşılıklı hukuki vecibelerimizden kaynaklanan idari bir tasarruftur. Kıbrıs Rum yönetiminin AB'ye katılımı sırasında ifade ettiğimiz tutumumuzu koruyoruz" dedi.
Denktaş: "Zararı yok"
Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni (KKTC) tanıyan ve bunu sürdüreceğini söyleyen bir Türkiye'nin Güney Kıbrıs'la Gümrük Birliğine girmesinin KKTC'ye zarar vermeyeceğini belirtti.
Kuzey Kıbrıs Başbakanı Mehmet Ali Talat, Türkiye ile Güney Kıbrıs arasındaki Gümrük Birliği uygulamasını, "Yılların yanlış politikasının getirdiği sonuç" diye değerlendirdi ve bunun ciddi etkiler yapacağını söyledi.
Talat, özellikle Serbest Ticaret Tüzüğü'nün Avrupa Konseyi'nce onaylanmaması halinde Kıbrıslıtürklerin serbest ticaretinin, Güney Kıbrıs'a kayma nedeniyle azalacağını söyledi.
Talat, Gümrük Birliğinin Türkiye'nin "Kıbrıs Cumhuriyeti"ni tanıdığı anlamına gelmediğini ancak fiilen varlığını kabul ettiğini söyledi
Erel: "Retçi politikalar neden oldu"
Kuzey Kıbrıs Ticaret Odası Başkanı Ali Erel "Türkiye, bir gerekliliği yerine getirdi. Bu durum, 12 Aralık 2002 Kopenhag zirvesi ile 10 Mart 2003 Lahey toplantısında kaçırılan fırsatların ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu" dedi.
Erel, "Kıbrıs Türk toplumunun içine sürüklendiği kaos ortamına, yıllardır sürdürülen retçi politikalar ve Annan Planı'nı reddeden mentaliteler neticesinde ulaşıldı" dedi.
Akıncı: "Birleşik Kıbrıs Birliğe girmeliydi"
Barış ve Demokrasi Hareketi (BDH) Genel Başkanı Mustafa Akıncı da "Ortada bir sürpriz değil, beklenen bir gelişme vardır. Türkiye AB yolunda ilerlediği sürece bunun dışında bir gelişme zaten beklenemezdi. Yakın bir gelecekte Türkiye ile Güney Kıbrıs arasında hava ulaşımının gündeme gelmesi ve Larnaka-İstanbul seferlerinin başlaması da söz konusu olacaktır" dedi.
Kıbrıslıtürkler açısından geleceğin daha belirsiz bir hale geldiğine işaret eden Akıncı, "Biz, birleşik bir Kıbrıs Cumhuriyeti'nin Türkiye ile Gümrük Birliği yapmasını arzu ediyorduk ki bu da Annan Planı zemininde bir çözümle mümkündü. Ancak 2002 Kopenhag sürecinde bu şansı yitirdik. Rumları avantajlı noktaya getirdik" dedi.
Gül: "Teknik bir konu"
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, daha önce anlaşmanın uygulamaya konulacağının sinyallerini vermiş ancak bunun teknik bir konu olduğunu ve kesinlikle Türkiye'nin Kıbrıs Rum yönetimini tanıdığı anlamına gelmeyeceğini söylemişti.
Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne yeni üye diğer dokuz ülkeyle Gümrük Birliği anlaşmasını uygulamasına ilişkin kararname ise, geçen Mayıs ayında Resmi Gazete'de yayınlanmıştı.
Resmi Gazete'de yayımlanan değişiklikle, daha önce 15 AB ülkesinin Gümrük Birliği'ne dahil olduğunu hükme bağlayan "Türkiye ile Avrupa Topluluğu Arasında Oluşturulan Gümrük Birliği'nin Uygulanmasına İlişkin Esaslar Hakkında Karar"ın 2'nci maddesinin (a) bendi genişletildi. (EÜ/YS)
