Haberin Kürtçesi için tıklayın
Avrupa Konseyi "Risk Altındaki Demokrasi: Avrupa'da medya özgürlüğüne yönelik tehditler ve saldırılar" adıyla yayınladığı raporunda Avrupa genelinde cezaevindeki 130 gazeteciden 110'unun Türkiye'de olduğu bildirdi.
bianet'in hazırladığı 'Medya Gözlem Raporu' için tıklayın - İsim İsim Hapis Gazeteciler
Rapor 2018'de platforma bildirilen 140 ciddi medya özgürlüğü ihlaline dayanarak, Avrupa'daki medya özgürlüğünün durumunu değerlendiriyor.
12 ortak kuruluş temsilcisinin bir araya gelerek hazırladığı raporu Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjørn Jagland Strasbourg'da açıkladı.
RSF'nin hazırladığı Dünya Basın Özgürlüğü Haritası
Genel Sekreter Jagland yaptığı açıklamada "İfade özgürlüğü, tüm insan haklarının geleceği için çok önemlidir ve üye devletlerimizin en yüksek dikkatini hak eder. Rapor, üye devletlerle medya özgürlüğü ortamını iyileştirme yollarında diyalog için bir temel oluşturabilir" ifadelerini kullandı.
Rapora göre gazetecilere yönelik saldırılan sayısında geçtiğimiz yıllara göre artış gözlendi. Ölüm tehditleri dahil olmaz üzere bildirilen tehditlerin sayısı 2017'ye göre iki kat arttı ve gazetecilerin öldürülmesiyle ilgili uzun zamandır süregelen cezasızlık vakalarında ilerleme kaydedilmedi.
Raporda Avrupa genelindeki birkaç yeni yasama girişiminin medya özgürlüğünü zayıflattığı ifade edilirken gazetecilerin keyfi bir şekilde gözaltına alınmaya devam edildiği belirtildi.
Rapora göre Avrupa Konseyi üyesi 47 ülkenin 32'sinde geçen yıl gazetecilere yönelik toplam 140 saldırı vakası bildirildi.
Raporun Türkiye kısmında neler var?
2018 yılı sonu itibarıyla 110'u Türkiye'de olmak üzere 130 gazetecinin cezaevinde bulunduğu açıklanan raporda "Türkiye'nin gazeteciler için dünya çapındaki en büyük hapishane olduğu" değerlendirmesi yapıldı.
2018'de Türkiye'deki gazetecilerin olağanüstü baskıyla yüzleştiği ve Türkiye'nin ifade ve medya özgürlüğü açısından dünyanın en kötü ülkelerinden biri olduğu vurgusu yapıldı.
2016'daki darbe girişiminin ardından 200'den fazla gazetecinin tutuklandığı veya gözaltına alındı belirtilen raporda, tutuklama ve gözaltıların özellikle ülkenin güneyinde, 2018 boyunca devam ettiği belirtildi.
Raporda Türkiye ile ilgili özetle şu ifadelere yer verildi:
"İşkence altında alınan ifadeler mahkemelere delil olarak sunuluyor"
"Tutuklanan gazetecilerin çoğu, FETÖ hareketi veya PKK dahil olmak üzere, Türkiye hükümeti tarafından terör örgütü olarak kabul edilen çeşitli gruplara üyelik veya propagandayla suçlanıyor.
"Tutuklu gazetecilere karşı uzun süreli tek kişilik hücre cezası verilmesi, Deniz Yücel ve Nedim Türfent örneklerinde olduğu gibi AİHM içtihatlarına aykırılık teşkil ediyor. İşkence altında alındığı iddia edilen ifadeler, gazeteciler aleyhindeki davalarda mahkemeye sunulabiliyor.
Konseyin raporunda ayrıca Cumhuriyet gazetesi, Ahmet ve Mehmet Altan ile Nazlı Ilıcak davalarına da değiniliyor. Raporda, "Bu davaların Türkiye'de hukukun üstünlüğünün neredeyse tamamen çöktüğünü gösterdiği" belirtiliyor.
"Anayasa mahkemesi'nin kararına uyulmadı"
"Ocak 2018'de, Anayasa Mahkemesi'nin Mehmet Altan ve Şahin Alpay'ın temel haklarının ihlal edildiği ve iki gazetecinin serbest bırakılmasına hükmettiği hatırlatılarak, Anayasa Mahkemesi'nin bu kararına rağmen ceza mahkemelerinin gazetecileri serbest bırakmadığı belirtildi.
Anayasa Mahkemesi'nin bu kararıyla ilgili olarak ise su ifadelere yer verildi:
"Türkiye Anayasası'nın 153. maddesi uyarınca, tüm Anayasa Mahkemesi kararları derhal yürürlüğe girer. İdare ve yetkililer de dahil olmak üzere yasama, yürütme ve yargı organları için bağlayıcıdır. Alt mahkemenin kararı, hukukun üstünlüğünün ciddi bir şekilde zedelendiğine işaret eden politik baskının doğrudan bir sonucu gibi görünüyordu.
Türkiye raporda, ayrı bir bölümle ele alınan dört ülke arasında yer aldı.
Raporda ayrıca 2018 yılında, Slovakya'da gazeteci Jan Kuciak'ın, Türkiye'de de Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürüldüğü, Bulgaristan'da Viktoria Marinova ve Rusya'da Maksim Borodin isimli iki gazetecinin de şüpheli ölümlere kurban gittikleri kaydedildi.
Raporda Rusya, Türkiye, İtalya, Bosna Hersek ve Azerbaycan'ın kendilerine yöneltilen hiç bir soruya yanıt vermediğini de belirtildi.
Rapor şu platformların katkılarıyla hazırlandı: Avrupa Gazeteciler Federasyonu, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu, Avrupa Gazeteciler Birliği, Madde 19, Sınır Tanımayan Gazeteciler, Gazetecileri Koruma Komitesi, Sansür Endeksi, Uluslararası Basın Enstitüsü, Uluslararası Haber Güvenliği Enstitü, Rory Peck Trust, Avrupa Yayıncılar Birliği ve PEN International |
(HA)