*Anadolu sıvacısı
Bugün, doğal zenginliğimiz olan bitki ve hayvanların günü, Uluslararası Biyoçeşitlilik Günü.
Bugün hâlâ var olan doğal alanlarımız, doğanın insan eliyle büyük ölçüde dönüştürüldüğü günümüz dünyasında, elimizde kalan son doğal kaleler ve canlıların son yuvaları olarak gösteriliyor.
Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF), tehlike altındaki yabani bitki ve hayvan türlerini korumak için, yaşam alanları olan doğal alanlarımızı, ekosistemlerimizi korumamız gerektiğini söylüyor.
*Korunan alanlar
WWF'in yaptığı açıklama şöyle:
"Bugün hâlâ var olan doğal alanlarımız, doğanın insan eliyle büyük ölçüde dönüştürüldüğü günümüz dünyasında, elimizde kalan son doğal kaleler ve canlıların son yuvaları. Ancak ülkemizde korunan doğal alanların, bir başka deyişle "Korunan Alan"ların ülkemizin yüzölçümüne oranı yüzde 8,7. Bu oran, Avrupa'da yüzde 25.
Ekosistemlerin korunması için bilinçli çabaların ve planlı eylemlerin gerçekleştirildiği yerler olarak tanımlanan "korunan alanlar"ın oranının artması ve 2030'a kadar yüzde 30'a yükselmesi, yani doğal alanlarımızın en az 3'te 1'inin korunması, yaşam destek sistemlerimiz olan ekosistemlerin varlığını devam ettirebilmesi ve biyoçeşitliliğin korunması için kilit önem taşıyor.
Yüzde 30, ekosistemlerin devam edebilmesi ve sürdürülebilirliği için hayati önem taşıyan bir oran. Bugün, doğal alan ve biyolojik çeşitlilik kaybındaki hız alarm verici düzeyde; insanın geleceği de risk altında. | ||
WWF 'Korunan Alanlar' raporunda 2030'a kadar atılması gereken adımları şöyle sıralıyor:
- Türkiye'de daha fazla sayıda ve daha geniş alana sahip (%30) bir korunan alanlar ağının oluşturulması; daha güçlü, daha iyi korunan bir korunan alan yönetiminin gerçekleştirilmesi.
- Bu hedeflerin gerçekleşmesini sağlayacak, kapsayıcı, paydaş katılımına açık; bilimsel esaslarla, uluslararası doğa koruma sözleşmeleriyle ve AB doğa koruma direktifleriyle uyumlu bir çerçeve Doğa Koruma Kanunu'nun kabulü.
- Korunan alanların etkin yönetiminde önemli sıkıntılara yol açan parçalı kurumsal yapının giderilmesi.
- Tür ve alan koruma/denetim çalışmalarından ziyaretçi hizmetlerine, yaban hayatı yönetiminden altyapı çalışmalarına, eğitim-araştırma-izleme faaliyetlerinden gönüllü ilişkilerine kadar geniş bir yelpazeyi içeren korunan alan yönetiminde etkinliğin arttırılması için yerel düzeyde yeni bir yapılanmanın gerçekleştirilmesi.
- Korunan alanlarda statü değişikliklerinden kaçınılması.
(AÖ)