Türkiye, sonuçlanan bu davalarda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 10. maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle başvuru sahiplerine mahkeme giderleri dahil toplam 61 bin avro (109 bin 800 YTL) ödeyecek.
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde duyurulan davalarda Türkiye, ayrıca, Şerafettin Elçi ve Demokratik Kitle Partisi yetkililerinin açtıkları davada, "Toplantı ve örgütlenme hakkı"nı ihlal ettiği gerekçesiyle de ceza aldı.
AİHM: Cezaevleri yayınına ceza haksız
Güvenlik kuvvetlerinin cezaevlerine yaptıkları operasyonları eleştiren bir sayı çıkardığı için İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce Haziran 2002'de 3 yıl 9 ay hapse mahkum olan ve cezası paraya çevrilen "Güney Kültür-Sanat-Edebiyat" dergisi yazı işleri müdürü İlyas Emir AİHM'de açtığı davayı kazandı.
Üç ayda bir yayımlanan derginin, "DHKP/C örgüt propagandası yapıldığı" gerekçesiyle 120 sayısına el konulmuş, yayını da mahkeme kararıyla bir hafta süreyle durdurulmuştu.
AİHM, mahkeme kararlarında dile getirilen gerekçelerin hükmedilen cezalara dayanak oluşturamayacağına, başvuru sahibinin ifade özgürlüğü hakkına müdahalede bulunulduğuna oybirliğiyle karar verdi.
AİHM, Emir'e toplam manevi tazminat ve mahkeme gideri karşılığında 3 bin avro ödenmesine karar verdi.
Medya eleştirdi, yargı ceza verdi, AİHM düzeltti
"Halkı kin ve düşmanlığa tahrik" iddiasıyla Nisan 1997'de gözaltına alınan "Adaletin Düşmanı" piyesinin dört oyuncusu Nazmi Kar, Zekeriya Özen, Fuat Başarılı ve Osman Yavuz'a 5'şer yıl 6'şar ay hapis cezasıyla tutuklanmalarına da AİHM ağır cezalar verdi.
Türkiye'nin sekiz kentinde oynadıkları piyesler medya yoğun ilgi ve eleştirisiyle karşılaşan dört başvuru sahibi, Mayıs 1999'da mahkum edildikten sonra tutuklanmış ve "tutuklulukta geçirdikleri süre" göz önüne alınarak tahliye edilmişlerdi.
Ankara DGM'sinde askeri üyenin varlığını "adil yargılanma"ya gölge düşürecek bir unsur olarak gören AİHM, AİHS'nin 10. maddesinin sanatsal ifadeyi de kapsadığını bildirerek, özgürlüğün sadece "bilgi" için değil, "fikirler" için de, özellikle de "sarsıcı, şok edici ve rahatsız edici fikirler" için de geçerli olduğunu bildirdi.
AİHM, sınırlı bir gösterimi olan piyes nedeniyle bu türden ağır cezalar verilmesini de "demokratik toplumda gereksiz" buldu; dört başvurucuya 10'ar bin avro maddi ve manevi tazminat ve mahkeme masrafları karşılığında da toplam 4 bin avro ödenmesine karar verdi.
"Yetkililerin takdir yetkisinin kapsamı net değil"
"Komara Dinan Sermola" ("Deliler Cumhuriyeti") oyunlarının Ankara'da oynanmasına Aralık 1999'da izin verilmeyen "Teatra Jiyana nü" tiyatrosunun 12 oyuncusunun açtığı davada AİHM, yasağın "demokratik bir topluma" yakışmadığına karar verdi.
AİHM, yasağın yasal temeli bulunduğunu açıklasa da şu kararı aldı: "Yasak kararına, sanatçıların sabıka kayıtlarının temelde kamu düzeni açısından potansiyel bir tehdit oluşturduğu ilkesinden hareket edilse de, İdare Mahkeme kararında, tiyatro oyununun Kürtçe sergilenmesinin 'bunalımı arttırıcı bir durum' olarak görüldüğü izlenimi veriyor."
Yargı sürecinin 27 Ocak 2003'te davanın Danıştay'da reddedilmesiyle sonuçlandığını hatırlatan AİHM, "Türk hukukunda, yetkililerin, sanatsal gösterimlerde ve Kürtçe piyes oyunlarında önceden kısıtlama getirmelerinde, takdir yetkisinin kullanımına ilişkin kapsam ve şartlar yeterince net değil" dedi.
AİHM, 12 oyunca biner avro tazminat ve toplam 2 bin avro da mahkeme masrafı ödenmesine hükmetti.
DKP'nin kapatılması "örgütlenme özgürlüğü ihlali"
AİHM, Demokratik Kitle Partisi (DKP) ve Genel Başkanı Şerafettin Elçi'nin açtığı davada Türkiye'yi toplam 16 bin avro tazminata mahkum etti. AİHM, DKP'nin 1999 yılında kapatılmasının, AİHS'nin 11. maddesinin ihlali olduğuna karar verdi. (EÖ/TK)