Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Salı günü Kahire'de yapılacak Arap Birliği zirvesine katılacak.Türkiye'nin 13 yıllık aradan sonra Arap Birliği zirvesine katılacak olması, Ankara'nın yıllara yayılan gerginliklerin ardından diplomasi alanında komşuları ve Arap dünyasıyla ilişkilerini normalleştirme çabalarının yansısı olarak yorumlanıyor.
Türkiye'nin Arap ayaklanmalarından
bu yana katıldığı ilk Arap Birliği zirvesi
Türkiye'nin Arap Birliği'nin davetiyle katılacağı 162. Dışişleri Bakanları Konseyi toplantısı Türkiye-Arap ülkeleri ilişkileri ve bölgesel konulara odaklanacak.
Fidan'ın Kahire'ye gelişi, 2011 Arap Baharı ayaklanmaları sonrasında bir Türkiye dışişleri bakanının ilk kez Arap Birliği zirvesinde hazır bulunması anlamına geliyor. Türkiye bölgeyi kat eden ayaklanmalar sırasında aralarında Suudi Arabistan, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri, Suriye ve Mısır'ın da olduğu birçok komşusuyla anlaşmazlığa düşmüş ve Arap alemiyle ilişkileri önemli bir bozulmaya uğramıştı.
Arap Birliği, Türkiye'nin Suriye, Libya ve Somali'deki askeri müdahalelerini sıkça eleştirmişti. Ancak Türkiye epeydir Birlik üyesi ülkelerle kopan diplomatik bağlarını yeniden kurmak için çaba gösteriyordu. 2020'de, Türkiye'nin Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) başkanı olduğu dönemde ilişkileri "normalleştirme" politikasına ön ayak olan Fidan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır ve Suudi Arabistan ile bölgesel iş birliği ve ticaret anlaşmalarının imzalanmasına aracılık etmekte önemli rol oynamıştı.
Geçtiğimiz yıl açık siyasete giren Fidan, Dışişleri Bakanlığı'nı üstlenmesi sonrasında, Türkiye'nin yeniden Arap Birliği üyeliğine alınan Suriye'yle ilişkileri iyileştirme çabaları kapsamında çalışmalarına hız verdi.
Orta Doğuyu kapsamaya odaklı internet mecrası Middle East Eye'ın zirve protokollerine hakim kaynağının verdiği bilgiye göre, Türkiye'nin Kahire zirvesine katılımı, Suriye dahil diğer üye ülkelerin mutabakatla onay vermelerini gerektiriyordu. Sonuçtan, son zamanlarda iki ülke arasındaki "normalleşme" görüşmelerinin akim kalmasına karşın Suriye'nin, Fidan'ın zirvede boy göstermesine itiraz etmediği anlaşılıyor.
Fidan'ın zirveye katılımının önünü açan etmenler arasında Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah es-Sisi'nin 12 yıl aradan sonra Ankara'ya yaptığı ilk ziyaretin yanı sıra Türkiye'nin, Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebul Geyt ve çeşitli Arap büyükelçileriyle toplantılar da dahil, sürdürdüğü diplomatik çabaların payı vardı.
Bu girişimler sonucunda Arap Birliği, "Türkiye'nin Arap devletlerinin içişlerine müdahalesi"ni araştırmak üzere kurulmuş olan komiteyi dağıttı ve konuyu zirve gündeminden çıkardı. Birlik, uzun yılların ardından 22 üyenin katıldığı zirve bildirisinde Türkiye'ye yönelik eleştirilere yer vermedi.
Arap Birliği nedir?
Arap Birliği veya tam adıyla Arap Devletleri Birliği, 22 Arap ülkesini bir araya getiren, uluslararası bir örgüt. Birlik, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'da yer alan üye ülkeler arasında siyasal, ekonomik, kültürel ve sosyal iş birliğini geliştirmeyi amaçlıyor. 1945'te Mısır'ın başkenti Kahire'de kurulan Arap Birliği'nin amaçları şöyle özetlenebilir:
- Arap ülkeleri arasında dayanışmayı güçlendirmek,
- Arap kimliğini korumak ve geliştirmek,
- Ortak çıkarları savunmak,
- Ekonomik işbirliğini artırmak,
- Arap ülkelerinin siyasi ve sosyal sorunlarına çözüm bulmak gibi çeşitli amaçları vardır.
Arap Birliği üyeleri, Filistin, Suudi Arabistan, Mısır, Irak, Suriye, Lübnan, Ürdün, Cezayir, Tunus, Fas, Libya, Sudan, Yemen, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Bahreyn, Kuveyt, Umman, Moritanya, Somali, Komorlar ve Cibuti'den oluşuyor.
Arap Birliği, bölgesel ve uluslararası sorunlarda Arap ülkelerinin ortak sesini duyurmayı hedefliyor ve başlıca şu alanlarda etkinlik gösteriyor
- Siyasal sorunlar: Arap-İsrail çatışması gibi bölgesel sorunlarda arabuluculuk
- Ekonomik işbirliği: Serbest ticaret anlaşmaları yaparak ülkeler arasındaki ticari ilişkileri güçlendirmek
- Kültürel işbirliği: Arap kültürünü tanıtmak ve korumak için çeşitli etkinlikler
- İnsan hakları: Arap ülkelerindeki insan hakları durumunun izlenmesi ve iyileştirmeye yönelik çalışmalar
Arap Birliği'ne yönelik eleştiriler
Arap Birliği, en çok kuruluş amacına ulaşmada yeterince başarılı olamamakla eleştiriliyor. Özellikle Arap ülkeleri arasındaki siyasal farklılıklar ve iç çatışmalar, Birliğin etkinliğini sınırlıyor. Ayrıca, dış güçlerin bölgedeki etkisi de Arap Birliği'nin bağımsız karar almasını zorlaştırıyor.
(AEK)