*Fotoğraf: AA/arşiv
Türk Tabipleri Birliği (TTB), resmi açıklamalara göre 18 bin 373 kişinin öldüğü, 48 bin 901 kişinin yaralandığı 17 Ağustos 1999 Gölcük Depreminin 24. Yıldönümünde yazılı açıklama yaptı.
TTB’nin internet sitesinde yayınlanan açıklamada, 6 Şubat’ta yaşanan depreme atıf yapıldı ve “Doğa bize kendini hatırlatmaya devam ediyor” denildi.
Açıklamada özetle şu ifadelere yer verildi:
“17 Ağustos Büyük Marmara Depreminde yaşanan ve sonraki yıllarda da sürekli görmeye devam ettiğimiz bir kamusal gerçekle burada da karşılaştık: Bölgede kamu kurumlarının ilk saatlerden itibaren başlayan ve bitmek bilmeyen zaafiyeti!
“17 Ağustos depreminde Kızılay’ın ve Sivil Savunma Kurumu’nun yetersizliklerinin anlaşılmasıyla oluşturulan, diğer kurumların beklenen zaafiyetini gidermesi, kamunun bütün olanaklarını tek elden afet bölgesine ulaştırması ve koordine etmesi gereken kurum olarak kurulan AFAD, varoluş sebebi olan en kritik zamanda ciddi zaaflar gösterdi, sınıfta kaldı. Burada ifade ettiğimiz zaafların, ‘insan hayatı’ anlamına geldiğini unutmamak gerekiyor.
“Doğa bize kendini hatırlatmaya devam ederken, Türk Tabipleri Birliği olarak biz de hatırlatmaya ve uyarmaya devam ediyoruz: Kamu otoritesi, meslek örgütlerinin, bilim insanlarının sesini duymalı, deprem riskinin azaltılması ve gerçekleşmesi kaçınılmaz olan, her depremde biraz daha yaklaşıyor mu endişesini yaşadığımız olası Marmara depremine hazırlanmak için aklın ve bilimin gereklerini yerine getirmeye bir an önce başlamalıdır.”
TTB açıklamada önerilerini şöyle sıraladı:
- Deprem toplanma alanları kupon arazi değildir, işlevi dışında kullanılanlar ivedilikle eski haline getirilmelidir,
- Türkiye Risk Azaltma Planı (TARAP), Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) ve her il için yapılmış olan İl Risk Azaltma Planları (İRAP), mutlaka TTB’nin ve diğer Meslek Örgütlerinin görüş ve önerileri alınmak suretiyle, yeniden hazırlanmalıdır.
- Her türlü afet halinde ilk önce kara ulaşımı felç olmaktadır, bunu Şubat 2023 depremlerinde acı bir şekilde tecrübe ettik! Bu nedenle ulaşımı güç, yerleşim yerlerine uzak olan Şehir Hastaneleri yüzünden kapatılan, şehir içindeki hastanelerimiz tekrar hizmete açılmalıdır.
- 17 Ağustos Büyük Marmara Depreminde, ortaya çıkan kamusal zaaflarının bir neticesi olarak kurulmuş olan AFAD’ın, liyakat ve bilimsel görüşler temelinde yeniden yapılandırılması ve Meslek Örgütleriyle işbirliği içinde çalışması için gerekli girişimlere derhal başlanmalıdır!
17 Ağustos’ta ne olmuştu?
17 Ağustos 1999'da saat 03.02'de 7,4 büyüklüğünde meydana gelen ve 45 saniye süren Marmara Depremi; Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce'de yıkıma neden oldu.
Meclis Araştırması Komisyonunun Temmuz 2010 tarihli raporuna göre, depremde 17 bin 480 kişi hayatını kaybetti, 43 bin 953 kişi yaralandı.
Depremde İstanbul'da 454 kişi yaşamını yitirirken Yalova, Düzce ve Gölcük'ten kentteki hastanelere getirilen yaralılardan hayatını kaybedenlerle bu sayı 981'e çıktı. İstanbul'da 1880 kişinin yaralandığı depremde 41 bine yakın konut ve iş yerinde hasar oluştu, 18 bin 162 konut orta ve ağır şiddetteki hasar yüzünden oturulamaz hale geldi. Kentte ayrıca 3 bin 171 okuldan 820'si hasar gördü. Bunların 118'i orta, 13'ü ağır hasarlı olarak belirlendi. İstanbul'daki 10 bine yakın kamu binasının 1137'sinde az, 387'sinde orta, 37'sinde ise ağır hasar oluştu.
İstanbul'da depremden en çok zarar gören yer Avcılar oldu. İlçede 270 kişi hayatını kaybederken yüzlerce kişi de yaralandı. 1823 konut ve 326 iş yerinin yıkıldığı ya da ağır hasar gördüğü ilçede, 5 bin 106 konut ve 872 iş yerinde orta hasar, 3 bin 685 konut ve 461 iş yerinde hafif hasar meydana geldi.
(RT)