Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi, TTB Asistan ve Genç Uzman Hekimler Kolu ve TTB Tıp Öğrencileri Kolu’nun bugün ortak yazılı açıklama yaptı.
Hekimler taleplerini şöyle anlattı:
“Artık nitelikli çalışma şartlarında, adil bir iş dağılımının olduğu, eğitim ve özlük haklarımızın temin edildiği, şiddete karşı önlemlerin alındığı, güvenli bir çalışma düzeni istiyoruz. Türkiye’de aynı zorlukları yaşayan farklı uzmanlık dallarındaki tüm asistan arkadaşlarımızı ve tüm genç hekimleri mücadelemize davet ediyor, yöneticilerden sorunlarımız için çözüm beklediğimizi bildiriyoruz.”
“Genç hekimler tükeniyor”
Açıklamada, TTB Asistan Hekim Kolu’nun yaptığı bir çalışmaya göre, nöbetlere itiraz edenlerin yüzde 93’ünün mobbinge maruz kaldıklarını belirttiği ifade edildi:
“Böylesi durumlarda yaşanan fiziksel yorgunluk ile birlikte ruhsal olarak da zorlanmalar ortaya çıkmaktadır. Her zaman hastalarımız için iyi hekimlik değerleri ışığında çalışan genç hekimler, yöneticilerin çalışma koşullarını, haklarını önemsemeden planlar yapması ve “belirsiz” çalışma koşulları sebebiyle tükeniyor.”
“Artan iş yükü ağır virüs maruziyeti demek”
Ayrıca, genç hekimlerin karşı karşıya kaldığı zorluklar şöyle anlatıldı:
“Amacı seçtiği meslek dalında yetkinlik kazanmak olan asistan hekimler, uzmanlık eğitimi için başladıkları hastanelerde sağlık sistemi dolayısıyla yaşanan aksaklıklar sonucunda neredeyse her basamakta “tampon” görevinde kullanılıyor.
“Ülkemizde sağlık hizmetinin büyük bir kısmı uzmanlık eğitimlerine devam eden asistan hekimler tarafından sürdürülüyor. Bu durum dünyayı etkisi altına alan ve ülkemizde de en önemli sağlık gündemini oluşturan COVİD-19 pandemisi ile birlikte iyice hissedilir hale geldi.
“Hastanelerde ucuz iş gücü olarak görülen, çok düşük ücretler alan, sigorta kapsamları alabildiğine dar olan, görev tanımları belirsiz olan, hastanelerin personel açığını gideren ve daha birçok yük altında ezilen intern doktorlar ise bunca karmaşanın arasında eğitim almaya çabalamakta ve uzmanlık sınavına hazırlanmaktadırlar. Pandemi ile birlikte tüm bu zorluklara yenileri eklendi.
“Eğitimlerinin aksaması, hastalanma veya hastalığı başkalarına bulaştırma kaygısı, risk grubunda olan intern doktorların sağlıkları ve eğitimleri arasında seçim yapmak zorunda kalması gibi bir dizi sorunla boğuşmasına sebep oldu.
“Hastanelerdeki organizasyon eksikliği sürecin başından itibaren en büyük sorun olarak kendini göstermektedir. Bunun sonucu olarak özellikle asistan hekim, intern doktor ve hemşirelerde daha belirgin olmak üzere tüm sağlık emekçilerinin iş yükü artmış, artan iş yükü daha ağır bir virüs maruziyetini de beraberinde getirdi.
“Her gün mesailerine fiziksel, duygusal ve zihinsel olarak enerjimizi vermeye hazır bir şekilde giden genç hekimler, sağlık yöneticileri tarafından “ihmal” edilmekte ve yalnız “iş gücü” olarak görülmekte. Bu olumsuz tutumlar hekimlerin enerjisini üç boyutta da tükenme noktasına getirdi.” (AS)