*Fotoğraflar ve video: Ali Dinç/bianet
Haberin Kürtçesi için tıklayın
İstanbul'un Esenyurt ilçesindeki Trendyol Express Dağıtım Merkezi'nde çalışırken sendikal faaliyetler nedeniyle işten çıkarılan işçiler dün (28 Ağustos) işe iade talebiyle eyleme başladı.
Depo, Liman, Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası (DGD-SEN) ve PTT-Sen öncülüğündeki eylemde, depo önünde "Atılan işçiler geri alınsın" pankartı açıldı ve "İşten çıkarılan her bir arkadaşımız için sonuna kadar direneceğiz" denildi.
Trendyol Esenyurt deposunda sendikal çalışma yürüttüğü için 12 Ağustos'ta işten çıkarılan PTT-Sen temsilcisi Emre Özdek, iki yıldır çalıştığı Trendyol'dan İş Kanunu madde 25/2'den (Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller) işten çıkarıldığını belirterek şunları kaydetti:
"Trendyol'un Esenyurt deposunda -ki burası Türkiye'nin en büyük depolarından biridir- bazı günler dört milyon ürünün girdiği, bunların gideceği şehirlere göre ayrılıştırıldığı ve tekrar araçlara yüklendiği bir operasyondan bahsediyoruz. İki yıl boyunca burada o kadar çok mobbinge maruz kaldım ki tüm bunlara rağmen çalışan olarak evimizden, hayatımızdan, ailemizden ödün vererek gelip burada çalıştık, emek verdik. Bu emeği verirken bize söylenen yalanlar vardı. Emeğimizin karşılığını fazlasıyla alacağımız söylendi vs. Ancak bu iki senelik süreç içinde binden fazla arkadaşımızın sudan sebeplerle işten atıldığını gördüm. Bizler de haklarımızı garantiye alabilmek için örgütlenmemiz gerektiğini düşündük. Mecburduk, çünkü keyfi sebeplerle işten atılıyordu herkes. İki yıl boyunca emek vermiş olman, hayatından, her şeyinden ödün vermiş olup gelip burada çalışmış olmanın hiçbir önemi yoktu. PTT-Sen ve DGD-Sen bize destek oldu."
Özdek ayrıca, işten çıkarılmasına tepki olarak DGD-SEN ve PTT-Sen'le birlikte 16 Ağustos'ta depo önünde açıklama yaptıklarını ve bu açıklamaya ilişkin sosyal medya paylaşımlarını beğenen 90 işçinin daha işten çıkarıldığını söyledi.
"Beş aylık sözleşmelerle sendikalaşma engelleniyor"
bianet'e konuşan DGD-Sen avukatı Yağız Timoçin ise Trendyol deposunda geçmişte de sendikal faaliyetlerin engellenmesine yönelik uygulamaların olduğunu belirterek, "Sendika hakkımız, Anayasa'nın 51. maddesinde yer alan, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu tarafından korunan, TCK 118'e göre sendikal hakların kullanılmasının engellenmesinin suç sayıldığı bir durumdur. Buna rağmen birçok yöntemle sendikal hakların kullanımının engellendiğini görüyoruz" dedi.
Trendyol'un da sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi için "yeni bir yöntem" geliştirdiğine dikkat çeken Av. Timoçin, işçilerle beş aylık sözleşmeler yapılarak sendikalaşmanın önüne geçilmeye çalışıldığını belirterek şunları kaydetti:
"Beş aylık sözleşmelerle alınan işçilerin, örneğin 100 kişi işe alınıyorsa 90'ı işten çıkarılıyor. 10'u işe devam ediyor. Belirsiz süreli sözleşmeye döndürülüyor ve işe devam ediyor. İşten çıkarılan işçiler ise altı ayı dolduramadığı için bir işe iade imkânı bulunmuyor, kıdem tazminatı gibi hakları olmuyor. Bunun haricinde işkolu bildirimi de doğru yapılmıyor. Sonuçta burası bir depo olmasına rağmen işverenler iletişim işkolunda bildirim yapıyor. Bunun da amacı birçok yerde gördüğümüz gibi sendikalaşmanın önüne geçmek."
(AD/VC)