Haberin İngilizcesi için tıklayın
“Cinsiyet geçiş ameliyatına ilişkin emsal karara ve süreçle ilgili bütün prosedürlerin yerine getirilmiş olmasına rağmen Buse’nin cinsiyet geçiş ameliyatı neden engellenmektedir?”
“Trans kadın mahpus Buse’nin ameliyatının bekletilerek yaşam hakkının riske atılmasından kim sorumludur?”
“Buse’nin basına hitaben gönderdiği mektup bilginiz dâhilinde midir? Bir an önce talebinin karşılanması için herhangi bir girişiminiz olacak mıdır?”
“Cinsiyet geçiş ameliyatına ilişkin emsal karar bulunmasına rağmen uygulamadan kaynaklı mağduriyetler devam etmektedir. Keyfi uygulamalarla engellenen sürecin, LGBTİ+ ve insan hakları alanındaki STÖ’lerin müdahilliğinde adil ve etkin şekilde yürütülmesi amacıyla planladığınız bir çalışma var mıdır?”
Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekili avukat Züleyha Gülüm, bu ve buna benzer dokuz soruyu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e yöneltti.
Çünkü, mahkeme ve hastanenin “cinsiyet uyum ameliyatı olması zorunludur” dediği trans mahpus Buse Aydın’ın cinsiyet uyum ameliyatına Sağlık Bakanlığı engel oluyor.
Buse, cinsiyet geçiş ameliyatının kabul edilmesi için 2018'in Temmuz ayında 38 gün açlık grevi yaptı. Mahkemenin "Ameliyat olabilir" kararı üzerine ölüm orucuna ara verdi.
Ancak ameliyatı gerçekleşmedi. Bunun üzerine Buse, 31 Ocak 2019'da yeniden ölüm orucuna başladı. Görüşmeler sonucunda ölüm orucuna ara verdi. Buse cinsiyet uyum ameliyatın gerçekleştirilmemesini protesto etmek için Ağustos 2019'da cinsel organını kesti. Avukatı Eren Keskin'in Sağlık Bakanlığı'na yaptığı başvuruya da "estetik amaçlı denilerek" Buse'nin ameliyatının bütçesinin karşılanamayacağı bilgisi verdili
TIKLAYIN - Bakanlık, Buse’nin Cinsiyet Uyum Ameliyatını “Estetik Amaçlı” Diye Reddediyor
"Cezaevlerindeki translara yaklaşım ırkçılık boyutunda"
Gülüm’ün Adalet Bakanı Gül’e ilettiği soru önergesinde yer alan bilgiler şöyle:
“Hapishanelerde özellikle trans kadınlara yönelik yaklaşımların ‘ırkçılık’ boyutuna ulaştığı LGBTİ+ ve insan hakları alanındaki STÖ’lerin raporlarına yansımaktadır. Mahpusların neredeyse tamamı erkek hapishanelerinde tutulmakta, kapasite yetersizliği gerekçesiyle de çoğu, tekli hücrede tutulmaktadır.
"Trans kadın mahpusların hapishaneye girişlerinden itibaren hastane ve mahkemeye gidişleri esnasında erkek gardiyanlar tarafından aranması, erkek ihtiyaçlarına göre düzenlenen kantinlerde ihtiyaçlarının çoğunu temin edememeleri, yaşadıkları kötü muamelenin birkaç örneğidir. Bu nedenlerle cinsiyet geçiş ameliyatları, kişinin ruh sağlığı açısından zorunlu olmasının yanı sıra hapishane koşulları açısından da büyük önemdedir.” (EMK)