Tekirdağ F Tipi 2 No’lu Ceza İnfaz Kurumu’nda hükümlü olarak tutulan trans mahpus Buse Aydın’ın cinsiyet kimliğini değiştirmek için başlattığı mücadelesi sürüyor.
Buse, ilk olarak Tekirdağ 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurdu mahkemeden cinsiyet değiştirme izni aldı. Ancak, cezaevi idaresi mahkeme dosyasına sunulan heyet raporu yeterli bulunmadı ve cinsiyet değişikliği işleminin "ruh sağlığı açısından zorunlu" ibaresine yer veren yeni bir rapor istendi.
Bunun üzerine Buse, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne sevk edildi. Ocak 2018’de yeni bir rapor düzenlendi ve Aydın açısından "cinsiyet değişikliğinin ruh sağlığı açısından zorunlu olduğu" tıbbi kanaatine varıldı.
Adli Tıp: Cinsiyet değişimi uygun
Söz konusu raporun ardından Buse, tekrar Adli Tıp'a sevk edildi. Adli Tıp 6. İhtisas Kurulu, Haziran 2018’de tarihli raporunda Buse'nin transseksüel yapıda olduğunu ve cinsiyet değişiminin ruh sağlığı açısından uygun olduğunu" belirtti.
Ayrıca Adli Tıp, Savcılığın sorusu üzerine cinsiyet değişikliği ameliyatlarının hayati önem taşıyan, acil olunması gereken ameliyatlar grubunda olmadığı yönünde bir değerlendirmeyi rapora ekledi.
Buse'nin cinsiyet geçiş ameliyatı olması için bakanlığa yapılan başvuruya Sağlık Bakanlığı tarafından gönderilen cevapta, ameliyatın ücretinin Buse tarafından karşılanması halinde ameliyatın gerçekleştirilebileceği ifade edildi.
"Ölmemi istemiyorsanız ameliyatımı gerçekleştirin"
Buse, cinsiyet geçiş ameliyatının gerçekleşmesi için açlık grevi yaptı. Sesini duyurmaya çalıştı ancak yine de sorunu çözülmedi. bianet'e mektup gönderen Buse şöyle seslenmişti:
"Cinsiyet değişikliğim konusunda gerekli tıbbi müdahalenin yapılmadığı takdirde infaz sürecince yaşantım için tehlike durumu oluşturmaktadır. Yaşamımı böyle devam ettiremem. Ölüm tehlikesi vardır. Ölmek için ölüm orucuna girmiş vaziyetteyim. Şayet ölmemi istemiyorsanız acilen cinsiyet değişikliği ameliyatımın kabul olmasını istiyorum."
Keskin: “AİHM’e aykırı”
Bunun üzerine Buse'nin avukatı İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Eren Keskin, Sağlık Bakanlığı’nın “ücretini kendisi karşılaması” şartının iptali için Ankara İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Ayrıca, 200 bin TL manevi tazminat istedi.
Keskin dilekçesinde, bu yaklaşımın, bütünüyle Avrupa İnsan Haklan Sözleşmesi'nin özel hayata saygı başlıklı 8. Maddesi’ne aykırı olduğunu belirtti.
“Cezaevindeki bir kişi bu parayı bulamaz”
bianet’e konuşan Keskin, Buse’nin “Bedenimdeki hapishaneden kurtulmam gerek” cümlesini hatırlattı ve şunları söyledi:
“Bu dava uzun sürebilir ancak Buse’nin bir an önce kendisinin de söylediği gibi ameliyatının olması gerekiyor. Onun için bu çok daha önemli. En az 14 yıl cezaevinde kalacak. Cezaevinde olan biri cinsiyet değişikliği için gereken 20-25 bin lirayı bulamaz.
“LGBT+ örgütleriyle bağlantıdayız. Belki bir ekonomik destek kampanyası başlatabiliriz. Tüm duyarlı kesimlerin Buse’ye destek olması gerekir.
“Yoksa Buse’nin bu ameliyatın ücretini karşılaması veya bizim açtığımız mahkemenin sonucunu beklemesi mümkün değil. Bu nedenle ekonomik olarak desteğe ihtiyacımız var.”
Ne olmuştu? Trans mahpus Buse, 2018'in Temmuz ayında 38 gün açlık grevi yapmıştı. Mahkemenin "Ameliyat olabilir" kararı üzerine ölüm orucuna ara vermişti. Ancak ameliyatı gerçekleşmedi. Bunun üzerine Buse, 31 Ocak 2019'da yeniden ölüm orucuna başlamıştı. İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi, Buse'nin ölüm orucunun 20. gününde durumunu anlatan mektubu 20 Şubat 2019'da Birleşmiş Milletler'e iletmişti. Mektupta, Adalet Bakanlığı'nın ameliyatı engellemesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 8. ve 14. maddelerine aykırı olduğu belirtilmişti. |
(EMK)