Crown Metal hazır gıda ve içecek sektöründe kullanılan teneke kutuları imal eden en büyük çokuluslu şirketlerden biri. Türkiye’de de faaliyet gösteren Crown Metal, dünya üzerindeki her beş meşrubat kutusundan birini üretiyor.
İşçiler 3 Eylül 2013'ten bu yana en verimli üretim merkezlerinden biri olan Toronto fabrikasında işçiler grev yapıyor. Fabrika'da 25 yıldır sendika var; halen grevde olan işçilerin çoğu en az 20 yıldır fabrikada çalışıyor.
Yirmi sekiz yıldır Crown Metal Toronto fabrikasında çalışan Mehmet beye grev sürecini ve nedenlerini sorduk.
O da bize fabrikadaki direnişi, ekonomik krizin Kanadalı orta sınıflar üzerindeki etkilerini ve sendikal hakları gittikçe kısıtlanan emekçileri. Buyrun hep birlikte bu sohbete kulak verelim...
Bir yıldır Crown çalışanları olarak grevdesiniz. Öncelikle bize bu süreci anlatır mısınız, neden grevdesiniz?
Bir yıldır süren grev tecrübemi anlatmadan önce Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada’da son otuz yılda orta sınıf ve sendikaların nasıl parçalandığına değinmek isterim. Gittikçe zenginleşen en varlıklı kesim, seçim bağışları ile politikacıları satın almış durumda. Şirketlerin vergi yükü azaltılarak uygulanan vergi bağışıklığı ise sadece en zengin 1500 aileye yaradı.
Gelir dağılımı üst gelir grubuna yöneldikçe, ekonomik krizden kurtulmayı sağlayan orta gelirlilerin harcamaları kısıtlanarak ekonominin eski sağlığına kavuşması için çok uzun zamana yayılmış çok düşük faiz politikası uygulamak gerekti.
Ben 1970 ila 2014 arasındaki süreci emekçi sınıf açısından üçe ayırıyorum. İlkinde, kadınlar çalışma hayatına giriyor. Çocuk sayısını belirleme hakkının kadınlara tanınmasıyla çalışan kadın sayısı dört katına çıkıyor. İkinci evrede, daha fazla gelir sağlamak ve yaşam standardını koruyabilmek için fazla mesai yapma gerekliliği doğuyor.
Birinci ve ikinci evrenin sınırına geldikten sonra başvurulan tek çare ise tasarrufların harcanması ve boğazına kadar borçlanma oluyor. Bunun sonucunda 2008'de banka iflasları kaçınılmaz hale geldi. Neticede Kuzey Amerika kıtasında gençler yüksek gelirli maaşların Çin ve Hindistan’a aktarılmasıyla birlikte kendi başlarına ev kuracak kadar gelir sağlayacak bir iş bulamadıklarından aile evinden ayrılamayıp ucuz Çin malları kullanıp, jenerik ilaçları kullanarak yaşıyorlar. Ayrıca tatile gitme oranı giderek azalıyor. İnsanlar tasarruf için örneğin ev tadilatını da kendileri yapmaya başladı.
Crown Metal nasıl bir şirket, neler üretiyor, hangi ülkelerde üretim yapıyor?
Crown çokuluslu bir şirket. Merkezi Pensilvanya’nın Philadelphia kentinde olup 41 ülkede 22 bine yakın çalışanı var. Dünyada üretilen her beş meşrubat kutusundan biri Crown’da üretilir. Dünyada üretilen her üç sebze ve hazır yiyecek teneke kutularından biri yine Crown tarafından üretilir. Ayrıca aeresol kutu ve kapakları da üretiyor.
İşçilerin yüzde 99'u destek verdi
United Steelworkers'ın (Birleşik Çelik İşçileri Sendikası) greve destek için hazırladığı kampanya videosu: Teneke kutu değil şişe kullan. |
Grev sürecine geri dönersek eğer, nasıl ve ne zaman başladı? Greve destek ne düzeyde?
Sendika 2013 Ağustos ayında dört sene önceki toplu sözleşmenin aynısını kabul edip, ücretlerde hiçbir artış talep etmediği halde şirket maaşların yüzde 20’sini kesti. İşveren ayrıca sendikanın fabrikadan çıkarılması, yeni işçilerin yüzde 35 daha düşük ücretlerle işe alınması, emeklilik sigortasının yarıya indirilmesi ve hatta fazla mesaiyi azaltacak yeni bir vardiya uygulaması gibi şartlar koşunca sendika anlaşma yapamayıp 3 Eylül 2013'te greve gitmek zorunda kaldı.
Son grev oylamasında 120 çalışan arasından sadece bir kişi işverenin teklifine evet oyu verdi yani çalışanların yüzde 99’dan fazlası greve destek verdi.
İşveren şu ana kadar hiçbir talebinizi kabul etmedi mi?
Son bir yıldır sendikayla yapılan görüşmelerde işverenin her seferinde taleplerini arttırması ve kabul edilemez şartlar koşması sonucu yaptıkları son üç teklif yüzde 90 civarında reddedildi. Aslında sendikanın eski sözleşmeyi devam ettirme dışında başka bir talebi olmadı. Buna rağmen işveren kabul edilemeyecek kesintiler yapmakta diretti.
Grev öncesinde çalışma koşullarınız, aldığınız ücret, çalışma saatleri, sosyal güvenlik hakları açısından nasıldı?
Son iki sözleşmeye bakarsak, ki bunlar altı seneyi kapsıyor, ücretler enflasyon artışı dışında aynı kaldı. Çalışanlar hayatlarını daha fazla çalışarak, fazla mesai yaparak dengelediler. Son beş yılda hiçbir yeni işçi alımı yapılmayıp artan üretim var olan işçilerin fazla mesai yapmasıyla sağlandı. Gerektiğinde üretim yakındaki diğer fabrikalara aktarılarak tamamlandı.
Kanada ortalamasına göre çalışma şartlarımız ve aldığımız ücret normal bir işçinin maaşıyla aynı ya da daha düşük.
Duyduğumuz kadarıyla başka şehirlerde hatta New York’ta eylemler yapmışsınız. Kamuoyundan nasıl tepkiler aldınız?
Evet, New York ve Philadelphia’da eylemler yaptık. 30 Ekim’de New York’ta yapılan Crown Holding Yönetim Kurulu toplantısına giderek kurul üyesi ve aynı zamanda Carnival Corporation Başkanı Arnold Donald’a Crown çalışanlarının Carnival gemilerine binmeyeceğini söyledik.
20 Kasım 2013’te Philadelphia’ya gidip Yönetim Kurulu toplantısı sürerken yapılan haksızlığı anlatan broşürler dağıttık. Bu sırada fabrika girişinde bulunan bir sivil polis, Crown Yönetim Kurulu arabasının kendisine çarpması sonucu hastaneye kaldırıldı.
Geçen arabalara broşür dağıttık, gazetelere röportaj verdik ve 10 metre yüksekliğinde bir balonla ile Crown Holding’in ön bahçesinde gösteri yaptık.
Kanada’nın diğer şehirlerinde ve başka ülkelerdeki Crown çalışanları size destek verdiler mi? Grev başka fabrikalara da yayıldı mı?
Toronto fabrikası grev öncesinde sadece 120 çalışanı ile günde 5 milyon kutu üreterek dünyadaki en verimli fabrika brövesini almıştı. Görülen o ki Crown Holding, sendikaya olan nefreti yüzünden en verimli fabrikasını gözden çıkaracak derecede inatçı. Taleplerini kabul etmeyen fabrikalara bizi örnek göstererek her istediğini yapabilecek güçte olduğunu ispat etme çabasında Crown.
Kanada’daki grev yasası işverenin dışardan işçi çalıştırarak üretime devam etmesine izin verdiği için, biz grevcilerin belediyenin tanıdığı sınırların içerisinde yani fabrikanın önünde çadır kurup bidonda tahta yakmaktan başka bir hakkımız yok. Bir de gelip giden kutu yüklü kamyonları 15 dakika bekletme hakkımız var o kadar.
Kısacası şirket ilan verip yeni işçi bulmaya, yüzde 40-50 kapasiteyle çalışmaya devam ediyor. Yeni gelen işçiler ise sendikalı değil. Alberta Bölgesi’ndeki fabrikadan uçakla işçi getirip iki misli maaş, otel ve uçak masraflarını karşılamaktan, eksik üretimini binlerce kilometro uzaklıktaki fabrikalardan tırlarla taşıyarak zarar etmekten, 45 emniyet görevlisine yüksek ücret vermekten kaçınmıyorlar ama 25 ya da daha fazla yıldır emek veren eski çalışanlarının maaşlarını kesip sendikaya karşı çıkmaktan vazgeçmiyorlar.
Bizdeki grev diğer Amerikan fabrikalarına yayılmadı çünkü onlar her teklifi kabul ettiler. Yönetim, taleplerini yerine getirmeyenlerin sonunun ne olacağını, en verimli fabrikayı bile ne hale getirebileceklerini gösterdi. Maalesef Ontario Bölgesi’nde bir tek bizim fabrika var. Yüz mil ötede New York eyaletinde bulunan fabrika fazla mesai yapıp bizim fabrikanın açığını kapatmayı tercih etti. Yüksek gelir elde etmeyi kabul ederek bizi arkadan bıçakladılar.
Peki ya Türkiye’deki Crown çalışanlarıyla bağlantıya geçtiniz mi?
Türkiye’deki Crown çalışanları ile bağlantı kurduk. Hatta Birleşik Metal-İş ile İzmit'te ve daha sonra İsviçre’de kampanyaya katıldık[1].
Son olarak Türkiyede’ki okurlara/ emekçilere iletmek istediğiniz bir mesaj var mı?
Güçlü sendikalar ancak sendikalaşmayı önleyen yasaların kanunlaşmasını önleyerek sağlanabilir. Eğer fabrika grev sürecinde üretime devam edebiliyorsa o zaman sendikanın hiçbir kuvveti kalmamış demektir. Bu durumda maliyetleri düşürüp karı arttırmanın tek yolu işçileri yok pahasına çalıştırmaktır. Hükümet de neticede az maaş alan personelin harcaması ve gelir vergisi de az olacağından tüketimin azalacağından habersiz mi? Türkiye’de gelir kaçıramayan tek grup maaşlı kişiler olduğuna göre orta gelirlilerin azalmasından neden endişe duymuyor? (AÖ/BA)