Toplumsal Tarih dergisinin 330. sayısı hem matbu hem E-dergi formatında çıktı.
Haziran sayısında Ekaterina Aygün'ün çalışmasından 1917 Rus Devrimi'nden sonra kaçıp yolu İstanbul'a düşen "Beyaz Ruslar"ın arasında olan birçok sanatçının yerleştikleri Beyoğlu'ndaki hayatlarını, şehrin kültürel hayatına tesirlerini, verdikleri eserleri ve faaliyetleri öğreniyoruz.
Mehmet Ö. Alkan, dinler tarihi alanında verdiği eserlerle sivrilmiş bir şahsiyeti, Ali Hilmi Ömer Budda'yı yaşamı ve özgün fikirleriyle tekrar gün ışığına çıkartıyor. Buda'nın Türkiye kökenli olduğunu ileri süren ve ondan ilhamla Budda soyadını alan A. Hilmi Ömer, farklı teolojik yaklaşımıyla dikkat çekiyor.
Yüzyıl arayla İstanbul ve Ankara'da arşiv malzemelerinin kayboluşunun hüzünlü hikayesini Murat Turan anlatıyor. Özge Calafato, Cumhuriyetin ilk yıllarındaki "vernaküler fotoğrafları" mercek altına alarak bunların toplumsal tarih çalışmaları açısından nasıl verimli bir mecra teşkil ettiğini aktarıyor.
19. yy. sonu-20. yy. başında İstanbul edebiyat çevreleri içerisinde şiirleriyle ve entelektüel-kültürel birikimiyle dikkati çeken, Osmanlı kadın hareketinin de önemli figürlerinden Nigar Hanım'ın yaşamı, eserlerini Hüsniye Gülsev Koç, mercek altına alıyor.
Oğuz Koçyiğit, Rıdvan Gölcük ve Kemal Çibuk yazılarında Bizans dönemi dinsel ve toplumsal yaşantısında önemli bir yeri olan Kutsal Hac yolcuğunu Çanakkale Troya Müzesi'de bulunan iki dinsel hediyelik eşya (Ampulla) üstünden yorumluyor.
Geçen 30 Nisan'da hayatını kaybeden Türkiyat Araştırmaları hocası Prof. Dr. Nadir Devlet'i öğrencisi Ayşegün Soysal anlattı.
Resimdeki tatlar serisinde ise Emine Önel Kurt ve Zerrin İren Boynudelik bu kez etin hangi sofralarda nasıl yer bulduğuna, kimi zaman sınıfsal, kimi zaman dinsel, kimi zaman da sıradan olana dair nasıl bilgiler barındırdığına odaklanıyor.
(AÖ)