Atölye BİA’nın 2020 Güz Dönemi Programı Temel Gazetecilik Atölyesi’nde bugün bianet kadın-LGBTİ+ editörü Evrim Kepenek ve gazeteci Murat Utku bizlerleydi.
Birer gün arayla 2 Kasım'a kadar sürecek atölyeye, farklı şehir ve üniversitelerden 12 kişi katıldı. Güz Dönemi Programı Kasım ve Aralık aylarında da gerçekleşecek.
TIKLAYIN - Atölye BİA Güz Dönemi Programı'na başvurular devam ediyor
Temel Gazetecilik Atölyesi’nin üçüncü gün oturumunda bianet kadın-LGBTİ+ editörü Evrim Kepenek, “Toplumsal cinsiyet odaklı habercilik nedir, nasıl yapılır, örnekleri nelerdir?”i anlattı.
“Haberiniz sarsıcı ve tık derdinde olmamalı”
Kepenek, toplumsal cinsiyet odaklı habercilikte ilk adımdan başlayarak yapılması gerekenleri şöyle anlattı:
“İlk adım, haberi seçmek ve hangi taraftayız buna karar vermektir. Sonra iki soru sormak gerekiyor, haberi kim için ve neden yapıyorum? Buna karar vermelisiniz.
“Haberi oluşturma sürecinde de her zaman kendinize kim için ve kimin yararına yazdığınız sorusunu sorun.
“Toplumsal cinsiyet odaklı habercilikte her zaman uzman görüşünden yararlanmalısınız. Uzman görüşlerinde de alanında uzman kadınları öncelik olarak alın.
“Haber içerisinde yer alan kadın-erkek-LGBTİ+ öznelerinin oranlarına dikkat etmelisiniz.
“Haberleriniz sarsıcı ve tık derdinde olmamalı.
“Ve haberiniz bilgi verici şekilde olmalı. Kamuoyunun bilmediği konularda, onlara bilgi veren olmalısınız. Sansasyonel haberden de uzak durmalısınız.”
Bu doğrultuda izlenecek yolu Kepenek şöyle sıraladı:
- Habere konu olan kişilerle iletişime geçmeliyiz.
- Bir iddianame varsa, ona ulaşın.
- Duruşma takip ediyorsanız, dosyaya vakıf olun.
- Haberinizi istatiksel olarak güçlendirin.
- Uzman görüşü alın
“Ali Ayşe’yi öldürdü”
Kepenek, haber yazarken dikkat edilmesi gereken noktaları ise şöyle sıraladı:
* Ayrımcılık yapmayın, ayrımcı dil kullanmayın.
* 5N1K detayı vermelisiniz. Ama bazı durumlarda bunu 3N1K ile sınırlandırmanız gerekebilir.
* Edilgen dil kullanmayın. “Tarafından” dememeliyiz. “Ali Ayşe’yi öldürdü”, bu şekilde vermek gerekiyor.
* Haberin dikkat çekmesi için kelime oyunları yapmayın.
* Haberi pornografik hale getirmeyin. Şiddete dair detaylar vermeyin, yol yöntem göstermeyin.
* Militarist bir dil kullanmayın.
* Vahşi, cani gibi sıfatlar kullanmamalıyız.
* Dezavantajlı grupları kategorize etmemeli, sınıflandırmamalı, sembolikleştirmemelisiniz.
* Haberinizle ilgili, konusu neyse o alanla ilgili kurumlardan görüşler almalısınız.
* Cinsiyetçi klişeler kullanmamalıyız.
Nasıl fotoğraflar kullanmalıyız?
Toplumsal cinsiyet odaklı haberlerde fotoğraf kullanımı anlatan Kepenek, kadın-çocuk ve LGBTİ+’ların yüzlerini göstermemenin önemine değindi ve şöyle devam etti:
“Fotoğraf konuyla ilişkili olmalı. Kadın fotoğrafı üzerinden başka mesajlar vermeyin. Fotoğraflarla mağdur profili çizmeyin. Kadınların sosyal medyasından fotoğraflar kullanmayın.
“Bunun için sahadan ve eylemlerden fotoğraf kullanmanız gerekiyor. Ayrıca fotoğraf kullanımı için Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği’nin görsel havuzundan da yararlanabilirsiniz.”
Hatalarımız neler?
Kepenek, medyada yer alan şiddet olaylarına münferit bakıldığını ve bunun en çok yapılan hata olduğunu söyleyerek, medyada haberlerin verilişinde yapılan hataları şöyle anlattı:
"Olaylara münferit bakmak değil, şiddetin aslında sistematik olduğunu gösteren haberler yapmalıyız. Suçu faille özdeşleştirmiyorlar ve kadının bakış açısından bakılmıyor. İnsanları etkilemek için olayları gerçekliğinden koparıyorlar. Gizlilik ihlal ediliyor. Bilgiler ve ayrıntılar veriliyor. Toplumsal kodlar kullanılıyor (namus, gerekçe). Gerekçe bulduğunuz her şey normalleşir. Şiddeti kullandığın haber dili ile meşrulaştırma, yeniden üretme. Şiddeti asla normalleştirmemeliyiz."
“Çocuk beyanı esastır”
Çocukların beden ve ruhsal bütünlüğüne yönelen her türlü cinsel saldırının cinsel istismar olduğunu söyleyen Kepenek’in aktardıkları şöyle:
"İstismar tek başına çatı bir kavram. Sözlü, fiziksel, ruhsal her türlü cinsel taciz ve eylemin hepsi cinsel istismardır. “Çocuğa tecavüz” yerine “çocuğa yönelik cinsel istismar" demek gerekiyor. Faili ve suçu teşhir etmek gerek; cinsel istismarda bulundu, cinsel istismara maruz bıraktı, cinsel istismara uğradı demek gerekiyor. Suça ve faile aidiyet eklenmemeli; tecavüzcüsü değil “tecavüz eden, cinsel saldırıda bulunan”, istismarcısı değil “istismar eden, istismarda bulunan” demek gerekiyor. Çocuğun cinsel istismara "nasıl" uğradığı anlatılmamalı. Gizlilik ve mahremiyet ilkesi çiğnenmemeli. Failin iddialarına asla yer verilmemeli. Çocuk beyanı esastır."
Haberlerin çocuk üzerinden değil, suçu işleyen fail üzerinden kurulması ve işaret edeceğimiz kişinin çocuk değil istismar eden kişi olduğunu söyleyen Kepenek "Çocuğun yüksek yararı ilkesi gözetilmelidir" dedi ve cinsel istismar haberi yazarken dikkat edilmesi gereken noktaları şöyle sıraladı:
- Defalarca" kullanılmamalı. Sistematik şiddet/saldırı/istismar kullanılmalı.
- Herhangi bir cinsel saldırı ve cinsel istismar gerekçelendirilemez.
- Çocuğun yaşadığı yerin ayrıntısı verilmemeli.
- Çocuğu ifşa edecek isim kodlamasına yer verilmemeli.
- Çocuğun ya da failin olay ayrıntısı ifadelerine yer vermemeli.
- Cinsel istismarın ne olduğunu topluma anlatmak gerekiyor. Bu nedenle; ara başlıklar ekleyerek, cinsel istismarın ne olduğu, Türkiye’de ne boyutlarda olduğu haberlerde anlatılmalı ve zihniyet teşhir edilmeli.
- Haberlerde önleyici tepkiler almalı, uyarıcı haberler yapılmalı.
- Cinsel istismarı nasıl anlarsınız, çocukları cinsel istismardan nasıl koruyabilirsiniz?”
- Cinsel istismar mutlaka sosyolojik ve psikolojik alanda bol araştırılmalı.
- Akademisyenler, sosyologlar, pedagoglar, sosyal hizmet uzmanı, avukatlar, psikologlar, çocuk derneklerinden görüşler alınmalı.
- Yargıdaki olumlu karar, uygulama ve gelişmeleri güçlendirici örnekleri de paylaşmalı."
“Cinsel saldırı/şiddet sistemsel ve politiktir”
Kepenek, kadın bedenine, ruhuna dönük her tacizin bir cinsel saldırı olduğunu, cinsel saldırının, cinsel dokunulmazlığa karşı suç olduğunu, tecavüz, tacizin tekil suçlar olmadığını ve bu suçların sistemsel, politik olduğunu vurgulayarak cinsel saldırı ve şiddet haberi yazarken dikkat edilmesi gereken noktalardan bahsetti.
Kepenek, haberlerde İstanbul Sözleşmesi ve 6284 Sayılı Kanun'un hayati açıdan önemli olduğunu, bunun gündemleştirilmesinin ve dosyaların da bu iki yasaya göre izlenilmesi gerektiğini vurguladı.
Kepenek, daha sonra katılımcılara medyada yer alan hatalı haberlerden bahsetti.
"Barış gazeteciliği yapmak mümkün mü?"
*Murat Utku
Gazeteci Murat Utku “Barış gazeteciliği” oturumuna, medyanın dönüşümü içerisinde barış gazeteciliğinin ve dilinin de nasıl değiştiğinden bahsederek başladı.
Barış gazeteciliğinde, kullanılan dilin çok önemli olduğunu ve her zaman barış dilinden yana olmak gerektiğini söyleyen Murat Utku, "Peki, barış gazeteciliği yapmak mümkün mü?" diye sordu ve katılımcılarla barış gazeteciliğinin mümkün olup olmadığı üzerine konuşuldu.
Utku, bianet’in barış gazeteciliği diliyle kurulan ve kurulmayan bir video-haberini izletti. Aradaki farklar üzerine tartışıldı.
TIKLAYIN - Aynı Görüntülerle "Barış" ve "Savaş" Odaklı İki TV Haberi
Utku, “Barış gazeteciliği, çatışmayı körükleyen değil, uzlaştıran bir haberciliktir. Gazeteci olarak, barış gazeteciliği yöntemlerini kullanarak toplumu kutuplaşmalardan uzaklaştırmalıyız. Barış dilini her zaman kullanmalıyız” diyerek Türkiye’de barış gazeteciliğinin yapılıp yapılmadığı üzerinde durdu ve şöyle devam etti:
"Görülmesi gereken haberin odağıdır"
"Görülenin değil görülmesi gerekenin ortaya çıkması için çabalar barış gazeteciliği. Görülmesi gerekeni haberinin odağına koyar.
“Barış gazeteciliğinin ciddi fonksiyonları var. Bu da barışın dili, gazetecinin dilidir.
"Türkiye’de siyaset, varlığını sürdürebilmek için bir çatışmaya ihtiyaç duyuyor. Oluşturduğu düşmanın doktrinleriyle bir diyalog yaratıp uygun dönemlerde kullanıyor. Ancak barış gazeteciliğinde savaş karşıtlığı yapmamak gerekiyor. Ama böyle olduğunda devletin karşısındaymışsınız gibi tepkiler alıyorsunuz, sanki gazeteci devletin yanında olmak zorundaymış gibi ama değil tabii ki."
"Diyalog tarafında olmalıyız"
Utku, hak odaklı habercilik ile barış gazeteciliğinin iç içe olduğunu, yapılan haberlerin de bu ilke ile sürdürülmesi gerektiğini vurguladı ve şöyle dedi; “Bu ilkelerle ve ideolojik bagajınızı yanınıza almadan mesleğinizi yaparsanız, hakikati aktarmanız daha kolay olur. Çünkü ortada zaten somut bir gerçeklik var” dedi ve şöyle devam etti:
“Gazeteci, topluma ve taraflara üçüncü göz olarak bakmak zorundandır. “Savaşın iki tarafı var. Barış gazetecileri, bu iki tarafın tam ortasında, onlara kuşbakışı ile bakan ve durumu anlamaya çalışan gazetecidir.
Barış gazeteciliği, yeni yol bulmamız ve ötekinin sesini duyurmamız gerektiğini söyler. Kolaylaştırıcı ve iletişim sağlayıcı olmak gerekiyor. Aynı gemide olduğumuzu unutmadan, diyalog kuran tarafta olmak gerekiyor.
“Farklılıkları göz ardı etmeden ortak zemini vurgulayan olmamız gerekir. Gazeteci ortak zemin yaklaşımında olmalıdır.
“Barış gazetecisi, çatışmayı anlamaya nedenlerini ortaya çıkartmaya çalışan kişidir."
Atölye, barış gazeteciliği üzerine sorularla sona erdi.
(SO)
Evrim Kepenek kimdir?
bianet kadın ve LGBTİ+ haberleri editörü. bianet stajyerlerinden. Cumhuriyet, Birgün, Taraf, DİHA, Jinha ve Jin News için çalıştı. Sivil Sayfalar, Yeşil Gazete, Journo ve sektör dergileri için yazılar yazdı. "Okulun Duzi" belgeselini yönetti. Hemşin kültür dergisi GOR’un yazarlarından. Yeşilden Maviye & Karadeniz'den Kadın Portreleri, Sırtında Sepeti, Medya ve Yalanlar isimli kitaplara katkı sundu. 2011 Musa Anter Gazetecilik ödülü sahibi. İstanbul Üniversitesi Avrupa Birliği bölümünden mezun oldu, eğitimine Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde devam etti.
Murat Utku kimdir?
Deniz Harp Okulu’ndan ayrıldı. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü’nden mezun. Radikal gazetesi, Nokta ve Aktüel dergilerinde muhabir, CNN Türk, Doğan Haber Ajansı ve Al Jazeera Türk’de TV habercisi olarak çalıştı. Ortadoğu olmak üzere dünyanın pek çok bölgesinde krizleri, depremleri, seçimleri, çatışmaları ve diplomatik gelişmeleri izledi. 2003’te ABD tarafından Irak’ın işgalini, 2006’da İsrail’in Lübnan’a saldırmasıyla başlayan “33 Gün Savaşı”nı, 2007’de Rusya ile Gürcistan arasında patlak veren Kuzey Osetya krizini, Pakistan tarafından 2009’da Taliban’a karşı Pakistan ordusunun düzenlediği Swat Vadisi operasyonlarını yerinde haberleştirdi. Aljazeera Türk adına Musul’un IŞİD tarafından ele geçirilmesi ardından yaşananları ve son olarak 2011’den itibaren devam eden Suriye iç savaşını ve sonrasında ortaya çıkan mülteci sorununu Aljazeera Türk muhabiri ve Aljazeera İngilizce kanalı adına takip etti, haberleştirdi. Dünyadaki mülteci sorununu ele alan, yönetmenliğini Çinli sanatçı Ai Weiwei’in yaptığı Human Flow ve The Rest adlı belgesel filmlerde saha prodüktörü olarak çalıştı. Son olarak Medyascope’ta kıdemli muhabir ve Yayın Yönetmeni Yardımcısı görevlerini üstlenen Murat Utku’nun 2010 yılında Tekel işçilerinin, kurumun özelleştirilmesine karşı yürüttükleri direnişi konu alan ve Sinema Yazarları Derneği SİYAD tarafından en iyi belgesel ödülüne layık görülen “Direnişçi” adlı bir de belgesel filmi var. Utku, Kadir Has Üniversitesi’nde yarı zamanlı öğretim görevlisi olarak gazetecilik dersleri veriyor.
Atölye BİA hakkında |
IPS İletişim Vakfı/bianet'in Atölye BİA adıyla düzenlediği habercilik seminerleri medyanın farklı birimlerinden gazetecilere, işsiz bırakılmış gazetecilere, iletişim fakültesi öğrencilerine ve gazetecilik yapmak isteyen herkese açık. Atölye BİA programları hak, toplumsal cinsiyet ve çocuk odaklı habercilikle barış gazeteciliği perspektifi ve tercihiyle temel gazetecilik, haber fotoğrafçılığı, yargı haberciliği, araştırmacı gazetecilik, yeni medya, görselleştirme araçları, dijital güvenlik gibi alan ve temalar üzerinden kuruluyor. Atölye BİA ile birlikte IPS İletişim Vakfı’nın 2002-2007 aralığında düzenlediği temel gazetecilik, kadın, çocuk, insan hakları odaklı habercilik eğitimleri ve 2008-2017 aralığında gerçekleştirilen Okuldan Haber Odası programları yıl içine yayıldı ve gazetecilere ve ilgilenen herkese açık hale geldi. Haziran 2018'de başlayan Atölye BİA programında, Aralık sonu itibariyle 8 atölye (7-13 Haziran Gazeteciler İçin Yeni Medya, 16-25 Temmuz Gazeteciler İçin Haber, 2 Eylül Kürtçe Habercilik ve Çeviri, 7-9 Eylül Haber Fotoğrafçılığı ve Fotoröportaj, 17-26 Eylül Çevre ve Kent Haberciliği, 1-8 Ekim Yargı Haberciliği, 15-23 ve 8-16 Kasım Gazeteciler için Haber Atölyeleri) 101 kişinin katılımıyla gerçekleştirildi. 2019 yılında ise farklı tarihlerde (11-18 Şubat, 20-27 Şubat, 14-21 Haziran, 22-29 Temmuz, 2-10 Eylül, 5-13 Aralık) altı "Temel Gazetecilik Atölyesi", yine farklı tarihlerde (27-28 Nisan Kürtçe Habercilik ve Çeviri, 4-5 Mayıs Dijital Güvenlik, 10-12 Mayıs Haber Fotoğrafçılığı, 13-20 Mayıs Gazeteciler Yeni Medya, 21-25 Ekim İklim Haberciliği, 11-15 Kasım Kadın-LGBTİ+ ve Yargı Haberciliği) altı tematik atölye düzenlendi. 2020 yılında düzenlenen atölyeler şöyle; 24-28 Şubat Uygulamalı Haber Atölyesi, 29 Şubat - 1 Mart Podcast Atölyesi, 11-26 Nisan Online Kürtçe Medya Atölyesi, 16-17 Mayıs Online Podcast Atölyesi, 27-31 Mayıs ve 13-17 Haziran Online Haber Fotoğrafçılığı Atölyesi, 4-12 Ağustos ve 8-16 Ekim Toplumsal Cinsiyet Odaklı Online Haber Fotoğrafçılığı Atölyesi. Bu proje İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (SIDA) desteğiyle gerçekleştiriliyor. |
* Atölye BİA haberleri için tıklayın.