Ancak TİHV eldeki verilerle bile, işkencenin cezasızlığının ortaya çıktığını vurguladı. Ayrıca istatistiklerin kamu görevlilerine "mahkumiyet" başlığı altında verilerin para cezaları, erteleme gibi önemli cezasızlık yöntemlerini de içermesinin, işkencenin cezasızlığıyla ilgili gerçek tablonun karartılmasına yol açtığını söyledi.
"Anadolu Ajansı belgeyi anlamadı"
Anadolu Ajansı'nın geçtiği ve 13 Haziran'da medyada yer alan haberde, "1989-2005 yılları arasında işkence ve kötü muamele iddiasıyla hakkında dava açılan 33 bin kamu görevlisinden 5 bin 82'sinin ceza aldığı" bilgisi veriliyordu, ancak TİHV habercilerin İçişleri Bakanlığı'nın verdiği bilgiyi yanlış değerlendirdiğini, dipnotları anlamayarak yanlış sonuca ulaştığını saptadı.
TİHV, 1994-2001 yılları arasında mahkumiyetle sonuçlanan 2 bin 422 dava, 2002-2005 yılları arasında da mahkum olan sanık sayısının 2 bin 660 olduğunu anımsattı; habercilerin dava sayısıyla sanık sayısını toplayarak 5 bin 82 gibi yanlış bir sayıya ulaştığını bildirdi.
Şubat 2005'te cezaların hepsi silindi
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Yakup Kepenek'in verdiği soru önergesinde temel soru "1999-2006 yılları arasında işkence ve kötü muamele suçlarından cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü olarak tutulan kamu görevlilerinin sayısı"ydı. Vakıf İçişleri Bakanı'nın verdiği yanıtta yer alan bilgileri şöyle özetledi:
* 1989-1993 arasında sonuçlanan davalara ve kararların türlerine dair hiçbir veri bulunmuyor. Bu dönemde yalnızca, açılan dava sayısıyla sanık sayısı biliniyor.
* Sonuçlanan davalara ve bu davaların mahkumiyet, düşme, beraat gibi hangi tür kararla sonuçlandığına ilişkin verilerin tutulmasına 1994 yılında başlandı. Sonuçlanan davaların sanıklara göre kaydının tutulmasına da 2002 yılında başlandı.
* 2002'den önceki yıllarda işkence ve kötü muamele suçlarından mahkum olan kamu görevlilerinin sayısına ilişkin veriler Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü tarafından bilinmiyor.
* Mahkum olan kamu görevlilerinin sayısına ilişkin tek veri 2002-2005 arasındaki döneme ait.
* Hakkında karar verilen 9 bin 804 kamu görevlisinden 615'i işkence, 2 bin 45'i kötü muamele suçlarından olmak üzere toplam 2 bin 660 görevli mahkum oldu. Ancak TİHV bu mahkumiyet kararlarının ne kadarının infazı mümkün hapis cezası olduğunun halen bilinmediğini, bu mahkumiyet kararlarının içinde, "oranı hiç de az olmayan paraya çevirme kararları ve erteleme kararları" olduğunu belirtiyor.
* TİHV istatistiklere dayanarak 1994-2001 arasında sonuçlanan 7 bin 597 davadan, bin 347'si işkence, 3 bin 828'i kötü muamele davası olmak üzere, 5 bin 175'inin cezasızlıkla sonuçlandığını söylüyor ve dökümünü şöyle yapıyor:
Beraat: Bin 35'i işkence, 2 bin 332'si kötü muamele olmak üzere toplam 3 bin 367 dava.* 1989-2005 arasında 3 bin 653 işkence davası, 24 bin 556 kamu görevlisi hakkında 13 bin 954 kötü muamele davası, toplamda 33 bin 281 kamu görevlisi hakkında 17 bin 517 dava açıldı.Zamanaşımı: 54'ü işkence, 409'u kötü muamele olmak üzere toplam 463 dava.
Diğer nedenler: 258'i işkence, bin 87'si kötü muamele olmak üzere toplam bin 345 dava, 4616 sayılı "davaların kesin hükme bağlanmasının ertelenmesi" yasası, görevsizlik, ön ödeme yoluyla soruşturma veya davanın ortadan kaldırılması gibi diğer nedenlerle.
* 1994-2005 döneminde, 2 bin 734'ü işkence, 9 bin 481'i kötü muamele olmak üzere toplam 12 bin 215 dava sonuçlandı. Bu davalardan 2 bin 422'si 1994-2001 yılları arasında mahkumiyetle sonuçlandı, 2 bin 660 kamu görevlisi de 2002-2005 yılları arasında mahkum oldu.
* İşkence ve kötü muamele suçlarından hakkında idari soruşturma açılan ve disiplin cezasına çarptırılan kamu görevlilerinin cezaları, 14 Şubat 2005'te yürürlüğe giren 5525 sayılı sicil affı yasası uyarınca tamamen silindi.
* 14 Şubat 2005'ten sonra 922 personel hakkında disiplin soruşturması açıldı ve bunların da 8'i hakkında çeşitli cezalar verildi. (TK/EÜ)