Dün (25 Haziran), saat 12.00'de Salacak Su Ürünleri Kooperatifi önünden başlayan eyleme TİHV temsilcileriyle bir grup gönüllü katıldı. Basının yoğun ilgi gösterdiği basın açıklamasını, Vakfın İstanbul temsilcisi Dr. Şükran İrençin okudu.
Dr. İrençin, işkencenin önlenmesi için yoğun uğraşların sürdürüldüğünü, bir çok uluslararası belge, sözleşme ve anlaşmada işkencenin yasaklandığını, ancak tüm bunlara karşın dünyada ve Türkiye'de işkencenin halen sürdüğünü belirtti.
İşkence nedeniyle sakat kalan mağdurlara her bakımdan destek olmaya çalışan TIHV'nin bir kez daha "26 Haziran İşkence Görenlerle Dayanışma Günü" münasebetiyle işkencenin varlığına dikkat çekmek üzere bu etkinliği gerçekleştirdiklerini ifade eden Dr. İrençin, son dönemde yaşanan kimi örneklerden söz etti ve vakfın bu konudaki çalışmalarını aktardı.
"Duyarlı ve karşı olunmalı"
"TİHV, bir tek kişinin bile işkence veya kötü muameleye maruz kalmadığı ve artık işkencenin kimse tarafından bir güç aracı olarak görülmediği bir Türkiye ve dünya idealini ısrarla koruyarak, bunun genel kabul görmesi yönünde tüm olanakları ile mücadeleye devam edecektir" diyen Dr. İrençin herkesi işkence gerçeği karşısında duyarlı olmaya ve işkencesiz bir dünya için mücadele etmeye çağırdı.
Vakıf tarafından kiralanan üç balıkçı motoruna binen eylemciler ve onları izleyen bazı gazeteciler, teknelere açtıkları pankartlarla boğazın Anadolu yakasını izleyerek Boğaz Köprüsüne kadar gittikten sonra karşıya geçerek Ortaköy'e yöneldiler ve bu kez Rumeli yakasının sahilini izleyerek, Kabataş'a kadar geldiler ve saat 14.00 sularında eylemlerine son verdiler.
Kabataş iskelesinden demir almakta olan bir şehir hatları gemisindeki bir grup gencin bu sırada "insanlık onuru işkenceyi yenecek" şeklinde sloganlar atarak eyleme destek verdikleri görüldü. Diğer yandan eylem süresince bir polis botunun da tekneleri yakın mesafeden izledi.
TİHV gönüllüleri, kurucuları, çalışanları ve vakıf dostları aynı gün akşamı bir de tekne gezisi gerçekleştirdiler. (MS/KÖ)