Kuzey ve Doğu Suriye halkı, 11 Haziran'da yerel yöneticileri seçmek için sandık başına gidecek.
Kuzey ve Doğu Suriye İdari Bölgeler Kanunu, nisan ayı sonlarında Demokratik Halklar Meclisi tarafından onaylanarak yürürlüğe konuldu.
Kanunda, kanton, şehir, belde, köy ve mezra tanımları yapılarak, bu statülerin alınabilmesi için gerekli nüfus şartları belirlendi. Yeni değişikliğe göre; Kuzey ve Doğu Suriye 7 kantona bölündü. Ayrıca 6 büyükşehir, 45 il ve 141 beldeden oluşacağı duyuruldu.
Seçim yasası kapsamında Yüksek Seçim Komiserliği’nin (YSK) belirlediği 11 Haziran tarihinde 192 merkezde seçim yapılması gerekiyordu. Ancak Türkiye ve bağlı grupların kontrolü altındaki merkezlerde seçim yapılamayacak.
Yüksek Seçim Komiserliği, 5 büyükşehir, 37 il ve 92 beldede seçim yapılmasına karar verdi.
11 HAZİRAN SEÇİMLERİNE DOĞRU
Erdoğan, Kuzey ve Doğu Suriye'de yerel yönetim seçimlerini hedef aldı
Cizre Kantonu’nda 67 belediye, Deyrizor Kantonu’nda 18, Rakka Kantonu’nda 15, Fırat Kantonu’nda 14, Münbic Kantonu’nda 6, Tabka Kantonu’nda 9 ve Efrîn ve Şehba Kantonu’nda (Tel Rıfat çevresi) 5 belediyede seçim yapılacak.
Toplamda 30 siyasi partinin katılacağı seçimlere ilişkin açıklama yapan Özerk Yönetim, 5 bin 336 adayın yarışacağını belirtti.
Seçimlerde 2,5 milyonu aşkın seçmenin sandık başına gitmesi bekleniyor.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi belediye seçimleri ilk kez 2015’te yapıldı. Bu seçimler sonucunda belediye meclisleri oluşturuldu ve eş başkanlar seçildi. 2017’de ise komün ve şehir meclisi seçimleriyle meclis temsiliyetine göre belediye eş başkanları seçildi.
Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) Eş Başkanı Xerîb Hiso, seçim gündemiyle ve beraberinde Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik artan saldırılarıları Mezopotamya Ajansı’na değerlendirdi.
Salih Müslim: Türkiye seçimleri sabote etmek istiyor
Xerîb Hiso, Kuzey ve Doğu Suriye’de 13 yıldır farklı inanç ve kimliklerden insanların birlikte yaşadığını ve bu süreçte birden fazla seçimin yapıldığını ifade etti.
Hiso, 11 Haziran’da yapılacak olan yerel seçimin “toplumsal sözleşme” çerçevesinde yapılacağı için daha anlamlı olduğunu belirtti ve ekledi: “11 Haziran tarihi bir gün olacak. Daha demokratik bir seçim olması için burada bütün kurumlar çalışmalarını sürdürüyor. Kadınların öncülüğünde gerçekleşen seçimleri halk dört gözle bekliyor. Bu seçim toplumsal sözleşmenin devamıdır ve sözleşmeyi tamamlıyor. 11 Haziran seçimi bütün Suriye’de örnek olacaktır.”
"Türkiye neden korkuyor?"
Türkiye’nin seçimi bahane ederek, saldırılarını artırdığına söyleyen Hiso, şöyle devam etti: “Türkiye, halkların birlikteliğine karşı duruyor. Buranın Türkiye’ye nasıl bir zararı olabilir ki? Seçimler bütün dünyada oluyor. Türkiye’de de oluyor. Hiçbir devletin kendi sınırı dışındaki bir alana bu şekilde müdahale etme hakkı yok. Burada birçok farklı halk ve inanç 2014 yılından bu yana ‘terörizme’ karşı birlikte mücadele ederek yaşıyor. Bugüne kadar hiçbir kurum ya da devleti tehdit etmiş değiliz. Biz Türkiye’ye neden tehlike oluşturalım? Türkiye neden korkuyor? Bunu açıklasınlar. Kendi ekonomik, siyasi ve seçimlerinde yaşanan krizi buradaki savaşla gizlemek istiyorlar. Çünkü kanla kendini var eden bir iktidar var."
"Türkiye saldırılarla seçimi iptal etmek istiyor"
Türkiye’nin hem kendi içinde hem de bölgede yaşanan sorunların çözümü için PKK Lideri Abdullah Öcalan’la görüşmesi gerektiğinin belirten Hiso, “Sorunların çözülmesi isteniyorsa sorunların tartışılması gerekiyor. Türkiye, saldırılar, katliamlarla seçimleri iptal etmek istiyor. Ancak bu seçimler iptal edilmeyecek" dedi.
"Şam'dan değil Ankara'dan ses yükseliyor"
Türkiye'nin bölgeye dönük saldırılarının IŞİD’e destek anlamına geldiğini ifade eden Hiso, Suriye rejiminin ve Türkiye’nin yaklaşımını karşılaştırdı:
“İşgal edilen yerlerde seçimlere karşı protestolar yaptırılıyor. Orada çeteler de var. DAİŞ bu saldırılardan güç alıp, yeni saldırılar gerçekleştirebilir. Suriye rejimi burada ki seçimleri kendisine bir tehdit olarak görmezken, Türkiye seçimleri tehdit olarak gördüğünü açıklıyor. Bütün kamuoyunun bunu görmesi gerekiyor, Şam hükümeti ses etmezken Ankara hükümeti itiraz ediyor. Bizler bütün halkımızın, o günü demokrasi şöleni olarak kutlamalarını istiyoruz.”
"Seçimler, Suriye halkı için umut verici"
Suriye’de halkın seçimleri Suriye’nin geleceği için umut verici olarak gördüklerini söyleyen Hiso, Arap devletlerinde de seçime dair tartışmaların sürdüğünü belirtti. Hiso, şunları söyledi: “Özellikle Lübnan, Mısır, Irak, Ürdün’de de seçimler tartışılıyor. ABD’de bu seçimleri takip ediyor ve açıklamalar yapılıyor. Seçimlere dair herkes görüş bildirebilir ancak tehdit edip, saldırmak yanlıştır. Yapılan tartışmalarda bazı devletler, ‘zamanı değil’, kimisi ‘geç bile kalındı’ diyor. Türkiye bunları görünce sıkışıyor. Burada ki halk iradesinin ortaya çıkmasını istemiyorlar."
"Sandığa gidin ve oylarınızı kullanın"
Türkiye’nin tehdit ve saldırılarına rağmen seçimlerin iptal edilmesinin gündemlerinde olmadığını belirten Hiso, seçimleri iptal etmeyeceklerini söyledi.
Hiso, konuşmasını şöyle noktaladı: “Saldırı da olsa halkın aldığı kararın önüne geçemeyecekler. Bundan birkaç gün önce saldırı oldu. Ancak siyasi partilerin seçim çalışmaları devam ediyor. Ve buna karşı büyük protesto eylemleri oldu. Baas rejimi döneminde halka hizmet sağlanmıyordu. O dönemde savaş olmamasına rağmen halk kendi kaderine terk edilmişti. Ancak şu an özgür bir ruhla insanlar sandığa gidecek. Seçimde kendi özgür iradelerini ortaya koyacaklar. Bu durum karşısında halk mutlu ve memnundur. Kurdistan bu tarihi günde birlik olacak ve her parça birbirinin sesini duyacak. Buradan bütün halkımıza çağrımızdır; sandığa gidin ve oylarınızı kullanın."
İlham Ahmed: Türkiye'nin saldırıları IŞİD'le mücadelemize zarar veriyor
(RT)