Temiz Hava Hakkı Platformu’nun “Türkiye’de Hava Kirliliği: Kara Rapor”una göre Türkiye'de 81 ilin 41'inde hava kirliliğine neden olan partiküler madde (PM10) yıllık limitin üstünde.
Rapor bugün Minerva Palas’ta düzenlenen bir basın konferansı ile kamuoyuyla paylaşıldı.
Hava kirliliğinin halk sağlığı sorunu olmasında en önemli nedenler kentleşme, ulaşım ve sanayileşme.
Rapora göre, Türkiye’de hava kirliliği ölçümü yapılan tüm istasyonlardan alınan veriler ışığında, hava kirliliği en yüksek üç il Aksaray, Ağrı ve Muş oldu.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından kanserojen etken ilan edilen partikül maddeler (PM), hava kirliliğine neden olan havada asılı halde bulunan çeşitli yoğunluklardaki katı veya sıvı taneciklerdir.
Türkiye’de PM10'nun yıllık limiti 56 mikrogram/metreküp (μg/m3), Avrupa Birliği’nde 40 μg/m3, Dünya Sağlık Örgütü’nde (DSÖ) ise 20 μg/m3.
Yani DSÖ’nün limiti dikkate alındığında sadece Çankırı’da hava temiz. Onun dışındaki tüm illerde hava kirli.
Özellikle Samsun (İlkadım Hastane), Bursa, Manisa, İstanbul (Esenyurt), Adana (Valilik), Kayseri (Hürriyet) ve Bursa (Beyazıt Cad.) istasyonlarında, yılda 250 günden fazla süre boyunca (327-256 gün) günde 50 μg/ m3’den daha fazla PM10 düzeyi ölçümü yapıldı.
Tüm hava kirleticiler ölçülmüyor
Raporun yazarlarından Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kayıhan Pala, Türkiye’de klasik hava kirleticilerinin tümünün ölçülemediğini, yalnızca kükürt (SO2) ve PM10'nun tüm illerde ölçüldüğüne dikkat çekti.
Pala, hükümetin hava kirliliğini önleme konusunda hızlıca adım atması ve hava kirleticileri için DSÖ tarafından önerilen sınır değerlerin kullanılmasını sağlamak amacıyla yasal düzenleme yapması gerektiğini söyledi.
Akciğer kanseri, solunum hastalıkları
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı üyesi Doç. Dr. Çiğdem Çağlayan da Türkiye'de hava kirliliğinin özellikle 2015 yılında ciddi artış gösterdiğini vurgulayarak, “Başta akciğer kanseri ve solunum sistemi hastalıkları olmak üzere birçok sağlık etkisi bulunan hava kirliliğine karşı ulusal ve yerel düzeyde yöneticileri önlem almaya çağırıyoruz” dedi.
Kömürlü santrallerden vazgeçilmeli
Raporda Türkiye’de hava kirliliğine neden olan sanayilerin başında gelen kömürlü termik santrallerin bulunduğu ve yenilerinin yapılması planlanan illerdeki 2013, 2014 ve 2015 yılı hava kirliliği karşılaştırması da yapıldı.
Özellikle Adana, Tekirdağ, Hatay ve Çanakkale illerinde mevcut kirlilik düzeyleri önceki yıllara göre artarken bu illerde yapılacak olan yeni santrallerle birlikte bu kirliliğin daha da artacağı öngörüldü.
Greenpeace Akdeniz Avukatı Deniz Bayram, temiz hava hakkı 2019-2020 hedeflerine ulaşmak için öncelikle kömüre dayalı enerji üretiminden vazgeçilmesi gerektiğini belirtti. (NV)
Temiz Hava Hakkı Platform üyeleri: Çevre için Hekimler Derneği, Greenpeace Akdeniz, Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER), İş ve Meslek Hastalıkları Uzmanları Derneği (İMUD), Pratisyen Hekimlik Derneği, Türk Nöroloji Derneği, TEMA Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA Vakfı), Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD), Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türk Toraks Derneği (TTD), Yeşil Barış Hukuk Derneği, Yeşil Düşünce Derneği, Yuva Derneği.
Destekleyen kurumlar:350.org, Avrupa İklim Ağı (CAN Europe), WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), Sağlık ve Çevre Birliği - HEAL (Health and Environment Alliance)