Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Operasyonlar konusundaki tavrımız her şeyden önce burada silahların bırakılmasına yöneliktir" sözünün geri planında terörle mücadelenin nihai amacına ulaştırılmasına ilişkin bir yöntem tercihi var.
Bu tercihi dün Taraf'a anlatan ve Başbakan'ın ABD Başkanı George W. Bush'la 5 Kasım'daki görüşmesi dahil son dönemde PKK konusunda yaptığı tüm temaslardan haberli olan bir kaynak, "Başbakan, nihai amacın gözden kaçırılmasına razı değil. Bu amaç da PKK'nın imha ya da fesih yoluyla ortadan kaldırılmasıdır" diyordu.
İmha ya da fesih
"Fesih," PKK ile ilgili olarak resmi ağızlardan duymaya alışık olduğumuz bir terim değil. Başbakan'a yakın kaynaktan öğrendik ki, "imha ya da fesih" derken kasıt, "PKK'nin askeri yoldan ya da terörün demokratik meşru zemindeki girişimlerle nihayete erdirilmesi." Başbakan'ın tercihinin bu yollardan ikincisi olduğu, en azından, imha dışındaki bir seçeneğin hâlâ bulunduğunun bilinmesini istediği anlaşılıyor.
Pazarlık etmeyiz
Ancak "Dağdakilerle ya da çevreleriyle bir pazarlık söz konusu değil" diyor konuştuğumuz yetkili, "Doğrudan ya da dolaylı pazarlık çağrılarına da cevap vermeyiz." Bu sözlerin ucu DTPye de dokunuyor. Peki Başbakan'ın kafasında bir plan var mı? İşte Taraf'a anlatılanlar: PKK'ye katılmayın.
"PKK'nin devşirmeye çalıştığı güneydoğulu vatandaşlarımıza diyoruz ki demokrasi içinde hak arama imkanınızı sonuna dek koruruz. Ama şiddetle hak aranmaz."
Parti kapatılmasın
"DTP'yi kapatma talebiyle ciddi bir problemimiz var. Zaten bu dava, parti kapatma davalarında bugüne kadar hiç olmadığı ölçüde, kamuoyunun genel ekseriye-tince olumsuz karşılandı. Bir bakıma serden hayır doğdu."
DTP'yle diyalog
"DTP ile Ak Parti'nin güneydoğu milletvekilleri kendi aralarında konuşuyor. Başbakan'ın DTP'yi bizzat muhatap almasının koşuluysa belli. Öncelikle, DTP'lilerin yapmamaları gereken şeyler var; bunların başında PKK'lilerden 'gerilla' diye söz etmek, PKK'yi sahiplenen söylem geliyor. İkincisi, terörle aralarına mesafe koysunlar; PKK ile yollarını ayırma niyetinin işaretini versinler. İyi niyetin karşılığını iyi niyetle görürler. Ama 'Kongrede aldığımız kararları görüşelim' demesinler; bunun ortamı Türkiye'de yok."
Silah bıraksınlar
"Başbakan'ın silah bırakmaya yönelik sözlerinin altını üstünü doldurmaya yönelik bir pazarlık asla öngörmüyoruz. Şunu söylüyoruz: 'Tek seçenek dağda sıkışıp imha olmak değil.' PKK silah bırakmalı. Terör bitince, Türkiye demokratik açılımlar kapsamında, meşru siyasi zeminde her şeyi konuşabilir."
Eve dönüş mümkün
"PKK silah bırakırsa, mevcut Topluma Kazandırma Yasası'nın halen geçerli maddeleri işletilir. Bu kapsamda yeni bir 'eve dönüş yasası' gerekirse onun için ortamın olgunlaşması da pekala mümkün."
Genel af hayal
"Ama kimse Abdullah Öcalan'ın da serbest kalmasını bizden talep etmesin. Genel af beklentisi de gerçekçi değil. Boşuna hayal kurmasınlar." (YÇ/TK)
* Yasemin Çongar'ın haberi, 20 Kasım 2007'de Taraf gazetesinde yayınlandı.
