TCK Tamam, Sırada Siyasette Eşit Temsil Var

İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği ve İstanbul Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Nazan Moroğlu, 26 Eylül'de yasalaşan yeni Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) Türkiye'nin demokratikleşmesine ve Avrupa Birliği (AB) üyeliğine katkıda bulunacağını söyledi.

"Anayasa, Medeni Kanun ve İş Kanunu'ndan sonra TCK'da da kadın-erkek eşitliğine uygun değişiklikler yapıldı" diyen avukat Moroğlu sözlerini, "Şimdi sıra, siyasette 'eşit temsilin' sağlanması için Siyasi Partiler Kanunu ve Seçim Kanunu'nda yapılacak değişikliklerde" diye sürdürdü.

1 Nisan 2005'de yürürlüğe girecek TCK'da "dil" ve "kurallar"ın kadın erkek eşitliğine uygun hale getirildiğini söyleyen Moroğlu, TCK'da yer alan düzenlemelerden bazılarını şöyle sıraladı:

* Yeni TCK'ya göre, "kadın öldürmek de" suç: Yürürlükteki TCK'da "şahıslara karşı cürümler" başlığı altında "adam öldürmek cürümleri" ifadesine yer verilmiş olması "kadını yok sayan" zihniyeti yansıtıyordu. Yeni TCK da madde, "kasten öldürme" olarak düzenlendi. Artık kadına karşı işlenen suçlar "kişilere karşı suçlar" başlığı altında yer alıyor.

Yeni kurallardan birkaç örnek:

* Kapkaça ceza: (Nitelikli hırsızlık md. 142/b) Elde veya üstte taşınan eşyayı çekip almak suretiyle işlenen suça 7 yıla kadar hapis cezası.

* Namus cinayetleri: Töre saikiyle kasten öldürmeye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası (md.

82/j).

* İşyerinde cinsel taciz: İş yerinde cinsel tacize üç yıla kadar hapis cezası (md. 105/2). Bilindiği gibi, 2003 de yürürlüğe giren İş Kanununda "İş yerinde cinsel taciz" iş akdinin feshinde haklı neden olarak kabul edilmiş ve tacize uğrayan çalışanın kıdem tazminatı hakkı korunmuştu. (BB/EÜ)