Yargıtay, "21 Yüzyıla Sosyalizmi Yazacağız Alınteri" gazetesi eski sorumlu müdürü Sakine Yalçın hakkında Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) hakaret edildiği iddiasıyla yerel mahkemenin verdiği bin 620 TL adli para cezasını onadı.
Yargıtay 9, Ceza Dairesi'nin 1 Şubat 2010'da oybirliğiyle aldığı karar geçtiğimiz günlerde gazeteciye tebliğ edildi ve derhal ödeme emri çıkarıldı. Gazeteciye dava 10 Şubat 2004'te açılmıştı.
Gazetenin 14 Ekim 2003 tarihli sayıda yer verilen "Sınıfa karşı sınıf" başlıklı yazıda, sermaye basının Irak'a asker gönderilmesine ilişkin tezkerenin Meclisten geçirilmesini onaylayan yayınlar yaptığına yer verildikten sonra, piyasa haberleriyle de bu eğilimi desteklediği belirtiliyordu.
Tezkereye ağır eleştiri
Bunun ardından yazıda, TBMM, Genelkurmay ve hükümetin tezkerenin kabul edilmesi lehinde gösterdiği yaklaşımlar eleştiriliyordu.
Üçüncü sayfada yayımlanan yazıda, "Örgütlülüğün dayanışmanın, toplumsal bir güç olmanın yeni adımlarını attığımız bu süreçte, ahırda 'sıkıntısızca geçirdikleri' tezkerelerini de iş yasalarının da işyerlerinde, alanlarda yırtma yönünde yapacağımız her hamle sınıf dayanışmamızın krizini derinleştirecektir" deniyordu.
Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 1 Şubat 2007'de aldığı bir kararla, Yalçın'ı eski Ceza Yasası'nın 159. maddesi uyarınca altı ay hapisle cezalandırmış, cezayı bin 620 TL'ye çevirmişti.
Mahkeme, "Genelkurmay, emperyalizmin paralı askerliğine soyunuyor" sözlerinin de yer aldığı yazıda, devletin askeri kuvvetleri ve Cumhuriyetin yayın yoluyla tahkir ve tezyif edilmesi yönündeki suçlamayla ilgili olarak beraat kararı vermişti.
Demirer'in "301" davası Haziran'da
Gazeteci-yazar Temel Demirer hakkında, eski TCK'nın 159. maddesi yerine 1 Haziran 2005'te yürürlüğe giren TCK'nın 301. maddeden açılan davanın görülmesine de 28 Haziran saat 10.30'da devam edilecek.
Demirer, bianet'e yeni hakim atanamadığından dosyanın Ankara 11. Asliye Ceza'dan 14. Asliye Ceza Mahkemesi'ne aktarıldığını bildirdi.
Çiçek: Dört ayda dört dosyaya "olur"verdik
Başbakan yardımcısı Cemil Çiçek, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'nin Türkiye oturumunda, 2010'un ilk dört ayında Adalet Bakanının önüne gelen 301.maddeyle ilgili 222 davadan sadece 4'üne izin verildiğini açıklamış ve Adalet Bakanlığı'nın bu izin sistemini "güvence" olarak nitelendirmişti. Ancak bu dosyaların kimlere ait olduğu bilinmiyor. (EÖ)