Taşınmazlarına yerel mahkemece tedbir konulan Sürmeli, Kılıç, Döner, Paşa, Berrak, Nehir, Miçoğulları, Kaptanoğlu, Eser, Kurtdere, Yılmaz, Gündüz, Renenoğlu, ve Gösteren ailelerinden 91 yurttaş kararın temyizi için Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'ne başvurdu.
Aileler, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Bülent Ecevit ile Türkiye Büyük millet Meclisi Başkanı Ömer İzgi'ye gönderdikleri mektupla mağduriyetlerinin giderilmesini istedi.
Mektuptan bölümler
Ankara'ya, soruna çözüm bulunması beklentisiyle gönderilen mektupta, öncelikle tapu iptal ve hazineye tescil davalarının, Mustafa Şah'ın yurttaşlıktan çıkartılmasından önce, 1995'de açıldığına dikkat çekiliyor.
* Bu karar gerçeği yansıtmamasının yanında, hukuku, yasaları ve hakkaniyeti hiçe sayan bir karardır.
* Medeni Yasa'nın 38. maddesine göre, hakimin kararı olmadan ahvali şahsiye sicilinin hiçbir kaydı tahsis edilemez. Aynı kural, nüfus kanunu4nun 11. maddesinde de bulunmaktadır.
* Mahkemenin yapmaya yetkili olduğu bir işlemi, idare keyfi biçimde ve yetki tecavüzünde bulunarak yapması aklın ve mantığın alacağı bir iş değildir. Açıkça Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını hedef alan ve onları hukuka aykırı biçimde mağdur etmeye yönelik bir işlemdir.
* Bu idari karar Vatandaşlık Kanunu'nun 24. maddesine de aykırıdır. Hatta bu karar doğru olsaydı bile, Vatandaşlık Kanunu'nun 33/II. maddesine göre, geriye yürütülmemesi gerekir.
* Daha da ötesi tüm bu işlemler doğru olsaydı dahi taşınmazların iktisap edenler yönünden Medeni kanunun 931. maddesinin geçerli olması ve iyi niyet kazanımın korunması gerekirdi. tüm bu yasal dayanaklara rağmen, mahkemece tapular iptal edilmiş ve taşınmazların hazine adına tesciline karar verilmiştir.
* Hatalı işlem, idarenin yasaya aykırı kararına dayandırıldığına göre bu idari kararın geri alınması mağduriyetleri önleyecektir.
Mustafa Şah'ın öyküsü
Ölümünden 26 yıl sonra yurttaşlıktan çıkarılan Mustafa Şah da gayrimenkullerine hazineye devredilen kişiler arasında yer alıyor.
Mustafa Şah, Halep nüfusuna kayıtla iken Antakya'ya yerleşti. Şah, Hatay devleti kurulunca yeni devletin yurttaşı sayıldı.
Hatay devleti Türkiye'ye katılınca, Şah, Suriye lehine seçim hakkını kullanmayınca, 24 Ekim 1939'da Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı oldu.
Şah, Antakyalı Nuriye hanımla evlendi ve 30 Temmuz 1971'de öldü ve Antakya Asri Mezarlığında toprağa verildi. Şah çiftinin çocukları yoktu.
Mustafa Şah, devlet ihalelerine katıldı, ticaret sicil kaydını yaptırdı, otel işletti, adına bir de vakıf kurdu.
Hayatı boyunca ne bu işleri yaparken ne de bir başka nedenle devletle sorunu olmadı.
Ne var ki; ölümünden 26 yıl sonra 13 Ekim 1997 tarih ve 048082 sayılı karar ile İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'nce yurttaşlıktan çıkartıldı.
Hazine, Şah'ın Suriye vatandaşı sayılması gerektiği görüşüyle, sahip olduğu arsa ve tapuların iptali ve hazineye tescili için, 1995'de açtığı davayı, Haziran 2001'de kazandı. (AB/NM)