Hatay'ın Dörtyol ilçesindeki İş Mahkemesi, taşeron işçilerin kadrolu işçilerin aldığı ücret ve sosyal yardımdan yararlanmalarına ilişkin başvuruyu kısmen kabul etti.
Hakim Mustafa Çetin Vuralhan, taşeron işçi statüsündeki çelik işçilerinin, ücret, sosyal yardım ve yakacak yardımı ve ikramiye alacağı açısından kadrolu işçilerle aynı haklara sahip olması gerektiğine karar verdi.
Karar, davayı açan ancak daha sonra 148'inin feragat etmesi üzerine 673 taşeron işçisini kapsıyor. Davanın işletmede çalışan 3979 işçi için de emsal olabileceği belirtiliyor.
Taşeron işçiler alacaklı
İşçilerin avukatlarından Gökhan Algül, karar ile taşeron statüsündeki çelik işçilerinin, 16 Ağustos 1999 tarihinden itibaren işverenden ortalama 18 milyar lira alacaklı durumda bulunduğunu, işten çıkartılmalar halinde ise bu rakamın en az beş yıl çalışan işçi için 26 milyar lira olacağını savundu.
Sendika ise, kararın gecikme faizleri ile birlikte işçi başına 7 milyar liralık bir hak getireceğini belirtti.
Sendikanın rakamlarına göre, İSDEMİR'de davayı açan 673 taşeron işçisi, 4.7 trilyon, avukatın rakamlarına göre de 12.1 trilyon lira alacaklı oldu.
Davanın 4800 işçiye uygulanması durumunda ise sendikaya göre 33.6 trilyon lira, avukata göre de 86.4 trilyon lira alacaklı olacak.
Yargıtay'a temyiz başvurusu
Gerekçeli kararın yazımının ardından İSDEMİR'in davaya ilişkin Yargıtay'a temyiz başvurusunda bulunması bekleniyor. İSDEMİR'in, Ereğli Demir Çelik'e (ERDEMİR) devrini öngören protokolün 6. maddesine göre, taşeron işçilerin elde edeceği tüm haklar önce İSDEMİR tarafından ödenecek, bu ödeme kararı ise Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'na rücu edilebilecek.
Avukat Algül bu yol göz önüne alındığında " Yargıtay'a başvurulsa dahi, bu kararı beklemeden işverenden ödemenin yapılmasını talep edebiliriz ve ödenmezse alacak tahsili için icraya başvurabiliriz. Henüz bu konuda kesin karar vermedik" diyor.
Taşeron işçilere baskı
Algül dava sürecinde taşeron işçilere yoğun baskı yapıldığını ve bu baskı sonucu 148 işçinin davasını geri çektiğini, direnen 200 işçinin ise çıkartıldığını belirtiyor:
* Geldiğimiz nokta işçi adına zaferdir. Anlamı, taşeron adı verilen işçilerin hak ettiği alacaklarının tahsilinden öte, kadrolu statüsüne geçmeleridir. Artık, işveren bu işçilere, "seni asgari ücretle çalıştırıyorum" diyemez.
* Yapılması gereken, Özçelik-İş Sendikası ile imzalanan kadro kapsamındaki işçilere ödenen ücret ve sosyal hakkın verilmesidir. Bu karar ile toplu sözleşmenin bulunduğu bir kurumda taşeron uygulamasının kanuna karşı hile olduğu burada ispatlanmıştır.
* Hukuksal mücadele veren işçilerin hiçbirinin İSDEMİR'i batırmak, o işletmeye zarar vermek istemiyor. Aksine o işletmenin büyümesini, gelişmesini en az işveren kadar istiyorlar. Çünkü, orası işyerleri. Fabrikada eşitlik, adalet yaratılırsa huzur ve mutluluk birlikte gelişir.
Sendikanın yaklaşımı
Özçelik-İş Sendikası'nın İskenderun Şube Başkanı Nihat Kıymacı ise, trilyonları bulan alacak miktarının işletme tarafından ödenmesinin zor olduğunu kaydediyor:
* "Devir döneminde işletme nasıl ayakta kalır" sorusuna yanıt arıyoruz. Sözleşme ile bazı fedakarlıklar yaptık ve hukuki süreç devam ediyor. Ama çıkacak faturaya ilişkin nasıl bir formül bulunur bilmiyorum.
* Devletin devir döneminde 80 trilyon lirayı bulamadığı için devir süresini uzattığını düşündüğümüzde, bugün 40-80 trilyon lirayı ödemesinin şansı yok. İSDEMİR yeni yatırımlar yaparken, bu ödemeye kaynak aktarmanın oldukça zor olacak. Bekleyip göreceğiz. (ÖG/FA)