Son kitabı Everest Yayınları'ndan çıkan " Fundamentalizmler Çatışması"nı okurlarıyla tartışmak üzere, dün Boğaziçi Üniversitesi'nde düzenlenen söyleşide konuşan, İngiliz yazar ve düşünür Tarık Ali, ABD'nin küresel politikalarını eleştirdi.
Askeri gücüne dayanarak dünyanın tek imparatorluğu haline gelen ABD'ye karşı; Vietnam Savaşı sırasında, ABD Savunma Bakanlığı, Pentagon önünde askerlerin gerçekleştirdiğine benzer eylemler yapmanın emperyalist politikalara karşı "belki de tek çözüm " olacağını savundu Tarık Ali...
MTV İdeolojisi bitiyor
"Siyaset ve ekonomide emperyalist politikalara karşı muhalefet, parçalanmış durumda. 'Don't worry, be happy'(Kafana takma, mutlu ol) diyen MTV (Music TV) ideolojisi artık bitiyor. 11 Eylül'den sonra artık insanlar kafalarına takmaya başladılar. "
Ali, "11 Eylül'den sonra Los Angeles Times gazetesi, iki tam sayfa, iki yüzyıllık Amerikan tarihi yayınladı. ABD'de bile kimse neler olduğunu bilmiyor" dedi.
ABD fundamentalizmi...
Pakistan doğumlu olan ve Müslüman olmasa da İslam kültürüne "içeriden bir bakış " getirdiğini söyleyen Tarık Ali, fundamentalizmi "dogmatik, hatları belirli, akıl ve mantıkla sorgulanmayan dünya görüşü" olarak tanımlarken, fundamentalizmin yalnızca dinsel olmayabileceğini, ABD emperyalizminin de fundamentalist olduğunu, "en büyük tehlikenin de ABD fundamentalizminden kaynaklandığını " belirtti.
On beş yıl sonra yazınsal olmayan bir kitap yazmasının nedenini temelsiz olarak gördüğü "medeniyetler çatışması" görüşüne bir cevap verme isteği olarak açıklayan Tarık Ali'nin İngilizce baskısı Nisan'da yayımlanacak kitabının ilk baskısı Türkiye'de yapıldı. Ali'ye göre medyanın da hararetle savunduğu, medeniyetler çatışması görüşünü Müslümanlar arası savaş olarak değiştiren Huntington'un iki görüşü de ahmakça.
Sakallı Bush bir şaka değil..
Çoğu genç olan dinleyicilere kitabının kapağındaki sakallı George Bush fotoğrafını bir şaka olarak görmemelerini, en büyük fundamentalistin Bush olduğunu söyleyen Tarık Ali,"İçinde yaşadığımız dünyada canı isteği zaman istediği yerde istediği şeyi yapan ve egemenliğini askeri varlığıyla sürdüren ABD'nin emsalsiz imparatorluğu "na karşı seçeneksiz olunmadığını söyledi ve "ABD'nin önümüze sürdüğü 'ya bizimlesiniz ya da teröristlerle' seçeneklerine karşı üçüncü bir seçeneği savunmalıyız" dedi.
Afganistan'daki savaşın bitmiş görünmesine karşı bölgede para ve iktidar savaşının sürmekte olduğunu vurgulayan Ali'ye göre bu ortamda Hamid Karzai'nin geleceği pek parlak değil. "Ya öldürülecek, ya da Roma'ya gidip Afgan tarzı kıyafetler tasarlayan bir modacı olacak."
Gittiği çoğu Arap ülkesinde ABD karşıtı hareketlerin teröre yönelebilecek olduğun anlatan Tarık Ali, ABD'nin Irak'a savaş açması halinde büyük tepkilerle karşılaşacağı, İsrail'in Filistinlilere yaşama hakkı tanımayan politikasına Batının göz yumduğu bir ortamda Irak'a operasyonunun, 11 Eylül'den daha kötü bir tepkiye neden olabileceğini söyledi.
Ali, "ABD'nin Afganistan operasyonunu ertelemesinin nedeninin Avrupalılar da dahil hiç bir ülkeden destek bulamaması " olduğu kanısında: "Bu ülkeler, halktan gelecek tepkileri biliyorlar. Örneğin Çin'de 11 Eylül'den sonra havai fişekler patlatıldı... Sadece, öteki fundamentalist Tony Blair, herhalde Londra ve Greenwich bombalanmaz diye düşündüğü için ABD'nin yanında."
AB, 28 Şubat, Siyasal İslam..
Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmesini olanaklı görmediğini söyleyen Tarık Ali, üyelik halinde Türklerin Avrupa'da serbest dolaşımının Avrupa'yı düşündüren neden olduğunu belirtti.
28 Şubat sürecinde "ya siyasal İslam, ya ordu " gibi bir tercih yapmak zorunda kalan Türkiye'deki insanların bu durum karşısında ne yapması gerektiği sorusuna Ali'nin yanıtı şöyle oldu:
"İslam da dahil tüm görüşler açıkça tartışılmalı. Cezayir'de İslamcı partinin kazanmasını engelleme hareketi, İslami Cephe'nin radikalleşmesine neden oldu. Nasıl ki Avrupa'da Hıristiyan Demokrat partiler varsa, Müslüman Demokrat adında partiler de olabilir. ABD'nin Irak'ta yaptığı gibi, tartışma dışı bırakılan bir çözüm, ancak radikalleşmeyi getirir."
ABD nasıl durdurulabilir?
Tarık Ali konuşmasının sonunda ABD emperyalizmini durduracak çözümler üzerinde durdu ve anti-kapitalist ve sosyalist hareketlerin dünyadaki yeni duruma karşı halkı harekete geçirebilecek bir görüş etrafında birleşmesi gerektiğini söyledi:
"11 Eylül sonrasında özellikle Latin Amerika ülkelerinde ABD karşıtı gösteriler basında yer almadı, buna benzer tepkiler bir çok ülkede oldu. Bu tepkilerin ABD'ye karşı güçlü bir muhalefet haline gelebilmesi için, teoriye karşı tepkinin kalkması, muhalefetin aktif politikalar üretebilmesi için bütünsel bir fikir etrafında birleşilmesi gerekiyor. Son dönemde popüler olan ve benimde severek okuduğum Antonio Negri'nin 'İmparatorluk'u gibi kitaplar yeni bir görüş sunar gibi görünseler de bir ütopyadan ileri gidemiyorlar. Kapsamlı analizlere ihtiyacımız var."
Tarık Ali konuşmasını "anti-kapitalist hareketi gerçekten anti-kapitalist yapalım" sözleriyle bitirdi.(ÖG/EK)
* Tarık Ali, 29 Mart'ta Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ndeki söyleşisinin ardından 30 Mart Cumartesi günü Beyoğlu Mephisto Kitabevi'nde okurlarıyla buluşacak.
* Pakistan doğumlu olup yüksek öğrenimini Oxford Üniversitesi'nde tamamlayan Tarık Ali, 60'lı ve 70'li yılların önemli politik simalarından birisi. Ali bu on yıllarda ve bugünlere değin, kitlesel eylemlerle politik hareketlerde etkin rol oynamayı sürdürdü. Ayrıca, geniş bir ilgi alanına ve türleri kapsayan yayımcılığı, oyunları ve kitaplarıyla da Avrupa'nın politik ve kültürel dünyasında önemli bir rol oynaya geldi. Şimdilerde belgesel film yapımcısı ve New Left Review dergisinin editörlerinden olan yazar halen Londra'da yaşıyor.
* Tarık Ali'nin başlıca yapıtları : Redemption (1990), Revolution from Above: Where is the Soviet Union Going? (1990); Streetfighting Years: An Autobiography of the 60's (1991)(Sokak Savaşı Yılları; İletişim, 1995.). Yazarın Everest Yayınları'ndan çıkan diğer kitapları: Ayna Korkusu, Salaheddin'in Kitabı, Taşkadın ve Nar Ağacının Gölgesi.