* Fotoğraf: Yedikule Bostanları Twitter hesabı.
1985 yılında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Miras Listesi'ne dahil edilen İstanbul Kara Surları, bostanlar ve çevresindeki diğer yapılar ile birlikte çok katmanlı bir kültürel peyzaj alanı.
Tarihi Yedikule Bostanları Koruma Girişimi, 9 Ocak'ta İstanbul'da düzenlediği bir basın açıklamasıyla İstanbul Kara Surları'nda İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) yürüttüğü restorasyon kapsamında söz konusu peyzaj alanında yer alan bazı bostanların zarar gördüğünü, bazılarının ise yerinden edildiğini açıkladı.
"Hiçbirimiz restorasyona karşı değiliz. Ancak İstanbul'un bostanları ve surları beraber korunmalıdır," diyen Tarihi Yedikule Bostanları Koruma Girişimi açıklamalarını, İBB'ye yaptıkları "Bostanlar için birlikte çalışma" çağrısı ile sonlandırdı.
Ders boyunca yürüyüş
Bostanların, İstanbul Kara Surları'nın önemli bir parçası olduğu ve birlikte korunmalarına dair girişim tarafından sürdürülen çalışmalar kapsamında ise şimdi, çalışmalarını Harvard Üniversitesi'nde yürüten tarihçi ve akademisyen Prof. Dr. Cemal Kafadar'ın açık bir ders vermesi planlanıyor.
Kafadar'ın bostanlarda yürüyerek anlatacağı ders, 14 Ocak Cumartesi saat 14.00'de.
Yürüyüşün başlangıç noktası ise Yedikule Surları'nın Yedikule Kapı'sından girilince solda kalan, moloza gömülü İsmail Paşa Bostanı.
Fotoğraf: Tuğçe Yılmaz / bianet.
TIKLAYIN - "Yedikule Bostanları'nda İstanbullulara verilen sözler tutulmadı"
Kafadar'dan Yedikule Bostanları açıklaması
9 Ocak'ta İstanbul-Karaköy'deki Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği'ne (TMMOB) bağlı Mimarlar Odası'nda düzenlenen basın açıklamasında Kafadar, Yedikule Bostanları'nın önemine dikkat çekmek için şöyle demişti:
"Tarihçiliğini ve ömrünü İstanbul çalışmaya adamış biri olarak surların, hatta bütün tarihi anıtların taştan ibaret olmadığını belirtmek istiyorum. Surlar söz konusu olunca püriten bir yaklaşımla yapıya odaklanılır ve taş odaklardan ibaret sanılır; ancak hiçbir sur, taştan ibaret değildir. Surlar her zaman şehrin tamamlayıcı bir parçası olmuştur.
"Yedikule Bostanları özelinde baktığımızda ise, bostanları ve surları birlikte yaşayan başka bir şehir yok. İstanbul bu muazzam tecrübesiyle bütün dünyaya örnek olacağına, bunu adım adım yok ediyor. İstanbul'un sesini duyurması ve başka şehirlere ilham ve örnek olması zor bir şey değil. Ve bu çok da yakışır İstanbul'a.
"Toprak arşivdir. Emekle işlenmiş, zanaat ile yoğrulmuş bir toprak hafriyat malzemesi değildir. Surların toprağına baktığınızda yüreğiniz yanar. O bostanlarda kaç bostancının emeği var ki o topraktan bitkilerin, nebat tarihlerini de çıkarmak mümkün. İstanbul'un taşı toprağı altındır dediğimizde, o deyimin içerdiği ironi bir yana, bunu gerçekten görebiliriz."
(TY)