Kitapta Cumhuriyet öncesi ve sonrası nüfus dağılımı Müslüman, Hıristiyan, Yahudi), muhacirlerin tarihi ve sayıları konusunda ayrıntılı bilgiler yer alıyor.
Tire'de yetişen "Beylerce, Germe, Çekirdeksiz, Parmak üzümü, Kara üzüm " gibi üzüm çeşitlerine ve bazı üzüm tanelerinin küçük bir Hindistan cevizi büyüklüğünde olduğuna varıncaya kadar bazı ilginç ayrıntılara da yer verilmiş.
Kitapta, Tire'deki üzüm ve şarap üreticiliğinin nasıl geliştiği, hangi krizlerden geçtiğini de yansıtan bölümler var. Örneğin:
* Fransa'da filoksera hastalığının başlamasıyla birlikte, üzüm ve şarap satışlarının dörtte bir oranında düştüğü görülmekteydi. Fransa'da gelişen üretim azlığı; Batı Anadolu'nun siyah cins üzüm ve bundan üretilen şarabın önemli bir kaynak oluşturmasına neden olabilmekteydi. Bu tarihten itibaren Tire halkı üzümden sağladığı gelirle zenginleşmiştir.
" Hacı Mukaddes, Helvacıoğulları evleri ile eski konaklar, Kirazoğlu evleri, çarşıdaki demirkapaklı dükkanlar üzüm parasıyla yapılmıştı.
" Alman bağcılık şirketi Muller-Suppa'nın Almanya'dan getirdiği asma fidanlarının hastalıklı yani flokseralı olması ile 1877 yılından itibaren yavaş yavaş gelişen hastalık, birden bire yayılmaya başladı. 1900-1902 tarihinde Tire'nin dağ koyu olan Akmescit köyünde filoksera haşeresinin üzüm salkımlarını ve asmalarını tahribe başlaması ile Tire ovası bayat balık kokusunu andıran bir kokuya bürünmüş ve 21500 dönüm bağ bu hastalıktan etkilenmiştir.
* Filoksera ile mücadele için bağlar sökülüp daha sert kokulu olan Amerikan fidanları dikilmeye başlanmış ve devlet bağcılık ölmesin diye 10 yıl süreyle vergiyi kaldırmış ve filoksera kanunu çıkarılmış.
Zeytin üretiminden de söz eden bölümler de var.. 1890-1891 'de yağ fabrikalarının sayısı iki iken,1908 yılında 6'ya çıkmış.
Kitap (az sayıda) 800 adet basılmış ve 700'ü numaralandırılmış bendeki kitabın numarası 276.
Acele edip bu kitabı satın alin derim!