bianet'e konuşan Kilani, "Barış elinizde olmadığında değerini anladığınız bir şey" dedi.
Yıllardır süren işgalin günlük hayatlarını birebir etkilediğini anlatan Kilani "Özellikle Şaron hükümetinin politikaları her şeyi daha da zor hale getirdi" dedi.
"Bütün bu kontrol noktaları, operasyonlar ve son olarak da inşa edilen 'utanç duvarı' Filistinlilerin haklarının hiçe sayılması anlamına geliyor" diyen Kilani "Şaron, bütün bu politikaların uzun vadede kendilerine de zarar verdiğini anlamıyor" dedi.
Kilani, "Şaron'un politikaları her iki tarafta da aşırı uçları besliyor ve barışın sesini gitgide daha fazla kısıyor" dedi.
"Bizim bu şiddet politikalarına verebileceğimiz en iyi cevap normal hayatımızı sürdürmek. Tanklara karşı toplumun gücünü kullanmalıyız" diyen Kilani üniversitenin bütün zorluklara rağmen eğitime devam ettiğini, barış için çalışacak insanlar yetiştirdiğini vurguladı.
Kilani, Nablus'ta bulunan El-Najah Üniversitesi'nin büyük bir uluslararası ilişkiler ağına sahip olduğunu, özellikle yaz döneminde dünyanın dört bir yanından öğrencilerin insan hakları projelerinde çalışmak; çalışma kamplarına katılmak veya Arapça öğrenmek için üniversiteye geldiğini söyledi.
İşgalin en çok kadın ve çocukların hayatını zorlaştırdığını vurgulayan Kilani, "Biz de daha çok kadın ve çocuk haklarına yoğunlaşan projeler yürütüyoruz. Eğitim hakkımızı savunmak verebileceğimiz en iyi cevap" dedi.
İşgalin ortasında eğitim
1977'de kurulan El-Najah Üniversitesi'nde okuyan 9 bin 500 öğrencinin yüzde 56'sı kadınlardan oluşuyor. Üniversitede güzel sanatlar, tıp, ekonomi gibi birçok alanda lisans ve lisansüstü düzeyde eğitim veriliyor.
UNESCO Genel Sekreteri ve Al-Najah Üniversitesi yönetiminin anlaşmasıyla 1997 yılında üniversitede bir İnsan Hakları ve Demokrasi Kürsüsü kuruldu.
Kürsü'nün amacı Filistin'deki insan hakları ve demokrasi uygulamaları üzerine araştırmalar yapmak, eğitimler düzenlemek, bilgi toplamak ve arşiv çalışması yapmaktı.
Kürsü, bu alanda bir odak noktası olmak ve diğer üniversitelerle yerel ve uluslararası seviyede işbirlikleri geliştirmeği hedefliyordu.
İnsan Hakları Demokrasi Kürsüsü 2001 ve 2002 yıllarında sivil toplum, insan hakları ve demokrasi alanlarında eğitim aktiviteleri düzenledi. Kudüs Kadın Merkezi ile birlikte üniversite öğrencilerini ve bu alanda çalışan aktivistleri hedefleyen bir "Cinsiyet ve Kadın Hakları" eğitim programı geliştirildi. (EÜ/BB)