Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesinde kadın işçiye sistematik cinsel saldırı

Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan temizlik işçisi kadına yapılan cinsel saldırı, hamie kalmasıyla ortaya çıktı. Saldırgan belirlendi ve hala hastanede çalışmaya devam ediyor.

BİA Haber Merkezi

Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesinde kadın işçiye sistematik cinsel saldırı — Fotoğraf: csgorselarsiv.org

Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan temizlik işçisi bir kadının mesai saatlerinde sistematik olarak kez cinsel saldırıya uğradığı iddia edildi.

Evrensel’den Eylem Nazlıer’in haberine göre, saldırı mental rahatsızlığı da olan kadının hamile kalmasıyla ortaya çıktı. Gebelik sonrası ortaya çıkan cinsel saldırıya ilişkin adli ve idari soruşturma başlatıldı ancak failler ile kadın aynı hastanede çalıştırılmaya devam ediliyor.

Hastanedeki iddialara ilişkin bilgi veren SES Şişli Şube Yöneticisi ve Hastane Çalışanı Muhsin Uysal, fail ve mağdurun hâlâ aynı alanlarda çalıştığını anlattı ve “Olayı bir fail başlatıyor. Sonra görüntülerini kaydediyor. Bu videoyu elde edenler şantaj yoluyla kadına cinsel saldırıda bulunuyor. Saldırıların hepsi hastanede gerçekleşiyor. Kadın halen çalışıyor, kadını koruyucu herhangi bir önlem alınmış değil” dedi.

Cinsel Şiddet Sonrası Destek Birimi Yayında

28 Şubat 2020

"Müdürler meseleyi yeterince ciddiye almadı"

Cinsel saldırının ilk 3-4 ay önce gündeme geldiğini anlatan Uysal “Sendika olarak bizim yeni haberimiz oldu. İş yeri temsilcimiz başhekim yardımcısıyla bir görüşme sağladı. Başhekim yardımcısı olayları doğruladı ve adli, idari soruşturma başlatıldığını, kadının bir kadın doğum uzmanına sevk edildiğini, tıbbi yardımda bulunduklarını söyledi” dedi.

Prosedürün işletilmesi hususunda eksiklikler olduğunu ifade eden Uysal, “Özellikle temizlik personelinden sorumlu olan müdürlerin bu meseleyi yeterince ciddiye almadığını görüyoruz. Kadının başka bir hastanede çalışan ağabeyinin idareye ihbarıyla yaşananları öğrenmelerinden ihmalkar olduklarını anlıyoruz. Bu kadar zamanda emekçiyi korumak adına bir adım atılmaması mağdurun teşhir olmasına sebep olmuştur. Failler ve mağdura halen aynı yerde mesai yaptırılması akıl tutulmasıdır. Açığa alma, uzaklaştırma gibi tedbirler uygulanmamıştır. Bu durum mağdur kadının yaşam hakkını da riske atmaktadır. Müdürlerin bu kadar hassas bir konuda adli ve idari soruşturma başlatmaktan başka bir sorumluluk hissetmemesini liyakatsizliğin bir sonucu olarak değerlendiriyorum” dedi.