* Fotoğraf: Aziz Aslan - Diyarbakır / AA
Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekilleri Meral Danış-Beştaş ve Saruhan Oluç, Tahir Elçi cinayetinin tüm boyutlarıyla araştırılması, faillerinin neden bulunmadığının ortaya konulması ve cinayetin yarattığı tahribatın boyutlarının tespiti için Meclis’in acil ve özel bir gündemle toplanmasını talep etti.
Meclis’e bugün iletilen dilekçede, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi cinayetine ilişkin yargılamada henüz bir ilerleme kaydedilmemiş olduğu belirtildi.
İktidar sözcüleri söz verdi ama…
Grup Başkanvekilleri ayrıca, “göz göre göre gelen cinayet” ile ilgili devletin hiçbir önlem almadığına dikkat çekti:
“Olaydan sonra da kolluğun olay mahalline su sıkması, savcının anında tespit yapamaması gibi durumların faillerin bulunmasını olanaksız hale getirdiği açıktır.
“Dönemin iktidar sözcülerince bu cinayet “hunharca bir suikast” olarak nitelendirilmiş; cinayetin aydınlatılacağı “faili meçhullere izin vermeyecekleri” sözleriyle ifade edilmiş, hedefin “Türkiye” olduğuna vurgu yapılmıştır. Ancak gelinen noktada cinayetin sorumluları bulunmadığı gibi dava dosyasında da ilerleme kaydedilmemiştir.”
“Failleri bulmayanlar hesap vermeli”
Cinayetin faili meçhul kalacağına dair kaygıların arttığını ifade eden HDP’li siyasetçiler, “Tahir Elçi’ye yönelik suikastın açıklığa kavuşturulması, geçmiş dönemlerde yaşanan faili/failleri bulunmayan cinayetlere de bir ışık tutması bakımından önemlidir” dedi.
“Sorumluları ortaya çıkarılmamış birçok faili/failleri bulunmayan cinayetin yarattığı umutsuz tabloda, Tahir Elçi cinayetinin sorumlularının ortaya çıkarılması önemli bir adım olacaktır. Bu nedenle ve ülke olarak geçmişte yaşanılan acı tecrübelerden hareketle; Elçi cinayetinin sebep-sonuç ilişkisinin ortaya çıkarılması ve cinayete giden yolda önlem almayan, sonrasında failleri bulmayan iradenin kamuoyu önünde hesap vermesi gereklilik arz etmektedir.”
Ne olmuştu?
Tahir Elçi, 15 Ekim 2015 tarihinde CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın sunduğu "Tarafsız Bölge" programında "PKK terör örgütü değildir" dedi. Bunun üstüne kanala 700 bin lira para cezası kesilirken, Tahir Elçi 20 Kasım günü Diyarbakır'da, barodaki odasında gözaltına alınarak İstanbul'a getirildi.
Elçi, savcılığın tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk etmesine karşın Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Elçi hakkında, "terör örgütü propagandası" suçundan 7.5 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.
Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, 28 Kasım 2015'te Diyarbakır, Sur'daki Dört Ayaklı Minare önünde yaptığı basın açıklaması sırasında öldürüldü.
Yargı süreci
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Tahir Elçi’nin 28 Kasım 2015’te öldürülmesiyle ilgili iddianameyi 26 Mart 2020’de hazırladı, 10. Ağır Ceza Mahkemesi 3 Nisan 2020’de kabul etti.
İddianamede üçü polis dört sanık şüpheli olarak yer alıyor.
Sanık polisler M.S., F.T. ile S.T.'nin "bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermekten" 2 yıldan 6 yıla kadar hapsi isteniyor.
Diğer şüpheli Uğur Yakışır ise “kasten öldürme, olası kast ile öldürme, 6136 sayılı yasaya muhalefet, devletin birliğini ve ülkenin bütünlüğünü bozma, mala zarar verme” ile suçlanıyor ve hakkında ağırlaştırılmış müebbete varan hapis cezası isteniyor.
Yakışır, Elçi’nin yanı sıra aynı gün öldürülen polisler Cengiz Erdur ve Ahmet Çiftaslan’ın cinayetiyle ilgili de suçlanıyor.
Dava Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesinde devam ediyor, gelecek duruşma 12 Ocak 2022’de.
TIKLAYIN - Tahir Elçi Cinayetinde Üçü Polis Dört Kişi Hakkında İddianame
TIKLAYIN - “Tahir Elçi cinayetinde cezasızlığa izin vermeyeceğiz”
(AS)