İstanbul Tabip Odası (İTO), Marmara depreminin üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen bir kriz anında öncelikli öneme sahip hastanelerin ve diğer kamu binalarının depreme dayanıklılık analizlerinin yapılması ve gereken durumda güçlendirilmesiyle ilgili yeterli çaba harcanmadığını belirtti.
İTO, İnşaat Mühendisleri Odası'yla birlikte, büyük bir depremin beklendiği İstanbul'daki sağlık kuruluşlarının yapısal dayanıklılığını araştıracak bir araştırma planlıyor. Mayıs-Temmuz arasında yapılan toplantılarla çalışmanın çerçevesi belirlendi. İTO'nun saptamaları özetle şöyle:
- Yapısal güvenlik açısından bakıldığında hastaneler, okullar, köprü ve viyadükler en öncelikli kamusal yapılardır. Özellikle sağlık kuruluşlarının acil evredeki işlevlerini yerine getirebilmeleri için yapısal güvenliklerinin "hayati" olmasına karşın bu alanda yürütülen çalışmaların yetersizliği açıktır.
- Sağlık Bakanlığı istatistiklerine göre İstanbul'da, 53'ü Sağlık Bakanlığı'na ait olmak üzere 201 kamu ve 132 özel hastane, 400 civarında sağlık ocağı bulunmaktadır.
- Ülke çapında 2005 yılında yapılan bir envanter çalışmasına göre 80 bin kamu binasından 4 bininin depreme dayanıklılık analizi yapılmıştır. Bunların büyük bölümünün deprem yönetmeliğinin öngördüğü performans düzeyine ulaşamadığı belirtilmektedir.
- 2002-2008 yılları arasında Sağlık Bakanlığı'na bağlı sağlık kurumlarının 265'inde deprem dayanıklılık analizi yapıldığı ve 30 hastanenin güçlendirildiği bu süre zarfında güçlendirilen hastaneler arasında İstanbul'daki hastanelerin bulunmadığı görülmektedir. İlgili kurumların geçtiğimiz 10 yıl içinde bütçelerinin ne kadarını sağlık kuruluşlarının güçlendirilmesine ayırdıkları, bu konuda nasıl bir planlama yapıldığı bilinmemektedir.
- Kamuya ait bazı hastanelerin bulundukları yerden başka alanlara ve çoğunlukla şehrin çeperine taşınmak istenmesi deprem sonrası bu alanlara nasıl ulaşılacağı sorusunu akla getirmektedir.(EÜ)