Ekinci, Aralarında Demokratik Halk Partisi (DEHAP) Genel Merkezi, Asrın Hukuk Bürosu ve Kürt Enstitüsü'nün de bulunduğu 21 kuruluş tarafından bugünkü Ülkede Özgür Gündem Gazetesi'nde yayınlanan ve "Abdullah Öcalan'ın rolü görmezden gelinerek Kürt sorununun çözülemeyeceğini" söyleyen ilanı bianet'e değerlendirdi.
Metnin muğlak olduğunu söyleyen Ekinci, Öcalan'ın uluslararası bir mahkeme tarafından yeniden yargılanması isteminin temelsiz olduğunu belirtti.
"Öcalan'sız çözüm yok"
Gündem gazetesinde yayınlanan ilanda "Türkiye'deki Kürt siyaseti Öcalan'sız çözüme çekilmeye çalışılıyor. Öcalan'ın rolü görmezden gelinerek Kürt sorununa çözüm bulunamaz" denildi.
Kuruluşlar "Halkımıza ve kamuoyuna" başlığıyla verdikleri ilanda "herkesi Öcalan'ın adil, tarafsız ve uluslararası bir mahkemede yeniden yargılanması için demokratik tepkilerini yükseltmeye" çağırdı.
İlan metninin tamamına ulaşmak için buraya tıklayın.
"Öcalan Kürt halkının tek temsilcisi olarak tanıtılıyor"
Ekinci, ilan metnin baştan sona iki konuya endekslendiğini belirterek, "Öcalan'ın uluslararası mahkemede yargılanarak yeniden özgürlüğe kavuşması ve demokratik yoldan siyaset yapabilmesi isteniyor.
Öcalan, Kürt halkının tek temsilcisi olarak yansıtılıyor ve lider olarak benimsenmesi ve Kürt sorunun onunla görüşülerek çözülmesi talep ediliyor. Özünde bu var" dedi.
Ekinci, ilanda yer alan "Öcalan, kendisi üzerinde uygulanan bu uygulamaları bir tiyatroya benzeterek reddetmiş ve bu oyuna gelmeyeceğini ifade ederek önemli bir eylem içerisine girmiştir" ifadesinin açık olmadığını belirterek, şunları söyledi:
"İmralı Cezaevinde tutuklu bulunan Öcalan'ın kendisine uygulanan tecrit ve görüştürmeme politikasını nasıl reddettiği ve nasıl eylemlilik içerisine girdiği konusunda açıklık yok. Tek kişilik bir cezaevinde, tecrit karşısında, örneğin açlık grevi yapabilirsiniz, cezaevi yönetimine yazı yazabilirsiniz, kamuoyuna açıklama yapabilirsiniz, Öcalan'ın yaptıkları ilanda açıkça belirtilmemiş."
"Öngörülen demokratik mücadele değil"
Ekinci, ilan metninin Türk ve Kürt aydınlarının yaptıkları çağrıyı yetersiz bulduğunu ve PKK'nin silahları bırakmasının yeterli olmayacağı eleştirisini de içerdiğini söyledi.
"PKK tarafından başvurulan yöntemin, DEHAP ve diğer siyasi yansımalarının yayınladığı ilanın, demokratik cumhuriyet perspektifiyle mücadele teziyle bağdaşmadığı görüşündeyim" diyen Ekinci, şöyle devam etti:
"Öcalan, yargılanma sürecinde yaptığı savunmasında kamuoyundan özür diledi, yargıya güvendiğini ve Kürt sorunun demokratik yollarla çözüme kavuşturulmasını istediğini söyledi.
Demokratik çözüm siyasi mücadeleyi gerektiriyor. Metinde bu siyasi mücadelenin nasıl yapılacağına ilişkin bir bilgi yok ve öneriler evrensel demokrasi normlarıyla uygun düşmüyor.
Bu zamana kadar düzen partilerin izlediği politikalarda yer alan marjinal demokrasi söyleminin nasıl aşılacağı açıklanmalı. Eğer Öcalan'ın savunmasında belirttiği gibi çözülecekse, bu konuda hangi güçlerin işlevsel olacağının ortaya konması gerekiyor."
"Uluslararası mahkeme talebi temelsiz"
Ekinci, metinde yer alan "Öcalan'ın tüm sorumluları da içine alabilecek kapsamda adil, tarafsız ve uluslararası bir mahkemeye çıkarılması" isteğine ilişkin olarak, "Öcalan'ın uluslararası mahkemelerde yargılanmasının yolunu açacak hukuki gerekçelerin de açıklanması gerekiyor, çünkü istemekle iş halledilmiyor" dedi.
"Bir uluslararası mahkemeye gidebilmenin yolları, yöntemleri var. Bunun yollarını Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin temel metni olan Roma antlaşması belirler.
Savaş, soykırım, saldırı suçlarının yargılanması için, o ülkede yargı yetkisinin işlememiş olması gerekiyor. Uluslararası mahkemenin el koyma koşulları yoktur. Metin sahiplerinin bu yolu nasıl açacaklarını göstermeleri gerekir".
"Gerekçeler açıklanmalı"
Ekinci, Kürtler arasında bu metnin nasıl yankı bulabileceği yönündeki sorumuzaysa, "Kürt halkının bu konudaki eğilimini bilmem mümkün değil. Tabanın siyasi eylemlerde Öcalan'ın lehine slogan attığını ve belli bir sempatisi olduğunu görüyoruz, ama bu ne ölçüde etkin ve yaygın, bunu bilemiyorum" yanıtını verdi.
Ekinci metnin imzacılarına şu çağrıda bulundu:
"Metnin açık ve net olmasını isterdim. Taleplerini hukuki ve demokratik gerekçelere dayandırarak, nesnel dayanaklarını ortaya koymaları lazım".
Çatışmalar artarak sürüyor
Öte yandan ağırlıklı olarak Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan çatışmalar sürüyor. Genelkurmay Başkanlığı son 13 ayda 114 askerin, 54'ü mayınlar nedeniyle hayatını kaybettiğini açıkladı.
Halk Savunma Güçleri (HPG) de sadece haziran ayında 44 operasyon yaşandığını; 141 asker ve 10 PKK/Kongra-Gel gerillasının öldüğünü söyledi.
Avrupa Birliği Türkiye Temsilcisi Hans Jörg Kretchmer'in Kürt siyasetçilere yaptığı "Öcalan'a mesafeli durun" çağrısına tepki gösteren Kongra-Gel'den Murat Karayılan "PKK'den, Öcalan'dan vazgeçin demek köleliği kabul etmektir" dedi.(KÖ/EÜ)