Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), ‘‘Demokratik ve Sosyal Cumhuriyet için’’ şiarıyla çağrısını yaptığı 2. Olağan Konferansını 25-26 Haziran tarihlerinde Ankara’da TMMOB Teoman Öztürk Konferans Salonu’nda gerçekleştirdi.
SYKP’nin Eşbaşkanlıklarına Tülay Hatimoğulları ve Ahmet Kaya seçildi. Parti bugün konferansla ilgili açıklama ve sonuç raporu yayınladı.
Kürkçü’den mücadele vurgusu
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili, HDK Eşsözcüsü ve SYKP kurucusu Ertuğrul Kürkçü konferansta yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“SYKP Konferansında görevi yeni devralacak dostları zor bir süreç bekliyor. Bütün devrimci pınarlardan beslenmemiz ve yeni örgütlenmeler aramamız gerekir. Doğanın, emeğin ve kadının kurtuluş mücadelesi üzerine yaşamsallık gerçekleştirmek anlamlıdır.
“Önümüzdeki iki yıl çok zor olacak, güçlü bir yeniden kuruluş ve mücadele kararlılığı, 3. kutup hedefinin nasıl olduğunun manasını yaratmamız gerekir.
“Değişmemiş, yıkılmamış diktatör, gömülmemiş kral yoktur, Tayyip rejimi sonludur. Türkiye-Kürdistan halklarının sonunu getirmek isteyen Erdoğan’ın ayağının altından tuğlayı çekmek mücadele gerektirir.
“Aşağıdan örülmüş bir demokratik bloğun kurulması; yeni ortaya çıkacak taze güçler ve HDP-HDK ittifaklarımızla mümkündür. Cesaret ve kararlılıkla demokrasi için elimizden geleni yapmak, işçi iktidarını içinde barındıran anlayışımız ve programımız zulme başa çıkmayı muktedir kılacaktır.”
Halen cezaevinde bulunan SYKP Mersin İl Örgütü'nden Mürsel Sağlamcan, Şükrü Şafak Tekir ve Ahmet Tekir yazılı bir mesajla konferansa başarı dileklerini ilettiler.
Konferans sonucu
Partinin açıklamasına göre konferansta, demokratik halk direnişi ve HDP/HDK mücadelesi üzerinde duruldu.
Ayrıca, “özgürlükçü laisizm savunusunun, içinden geçilmekte olan konjonktürde artan bir önem ve anti-faşist bir anlam kazandığı” vurgulandı.
Sonuç raporunda şunlar yer aldı:
* Faşizme karşı bir demokrasi cephesinin inşası ve kuruluşu mevcut durumun öne sürdüğü en öncelikli görev ve hedef olarak belirlendi.
* Yasal mevzilerin savunulmasının hiçbir şekilde ve özellikle de keyfiliğin hüküm sürdüğü bir rejim altında yasalcı bir çerçeve anlamına gelmediği; bu çizginin özünün faşizme karşı direnme hakkının meşru ve fiili biçimde kullanılması ve çeşitli biçimleriyle sivil itaatsizlik olduğu vurgulandı.
* Kürt Özgürlük Hareketinin faşizme doğru gidişatın karşısında başlı başına bir barikat oluşturduğu ve rejimin karşısındaki engellerin başında geldiği ifade edildi.
* Kürt Özgürlük Hareketinin yer almadığı ve kurucu bir bileşeni olmadığı bir demokratik direniş cephesinin düşünülemeyeceği vurgulandı.
* Siyasi iktidarın başta HDP olmak üzere muhalefet odaklarına yönelik sindirme ve susturma politikalarına, dokunulmazlıkların kaldırılması operasyonuyla özellikle HDP'yi Meclis dışına atma ve etkisizleştirme saldırılarına karşı tüm demokrasi ve emek güçleriyle birlikte direnmenin, faşizmi durdurma ve geriletme mücadelesinin güncel ve yakıcı bir görevi olduğunu tespit edildi.
Konferansa şu isimler katıldı: Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Kani Beko, Kamu Emekçileri Konfederasyonu (KESK) Eşgenel Başkanı Şaziye Köse, Lübnan Komünist Partisi’nden Habib Faris, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’nden Muhammed Şerif, Suriye Halkın İradesi Partisi’den Selam el Şerif, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mardin Milletvekili Mithat Sancar, Emek Partisi (EMEP) MYK Üyesi Fevzi Ayber, Özgürlük ve Dayanışma Partisi’nden (ÖDP) Hasan Hayır, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’nden (YSGP) MYK üyesi Çağdaş Küpeli, Sosyalist Gelecek Parti Hareketi (SGPH) Eşbaşkanı Özgen Sadet, Devrimci 78’liler Federasyonu’ndan Cumhur Yavuz, DİSK Genel Sekreteri Nuran Cafer Konca, Emekçi Hareket Partisi (EHP) MYK üyesi Can Ersoy, Halkevleri’nden Mustafa Eberliköse, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Yürütme Kurulu Üyesi Nuran Yılmaz. (AS)
