Küresel iklim değişikliğiyle birlikte İzmir için daha da değerli hale gelen Çamlı ve Tahtalı su havzalarına dikkat çeken Elele Hareketi, yönetmelik değişikliğinin bu bölgeyi kirletecek olan Tüprag madenciliğin Efemçukuru köyündeki altın madenciliği etkinliklerine olanak tanıdığını, "adeta her şeyin suya değil, altına göre düzenlendiğini" söyledi.
Elele Hareketi, 21 Nisan'da yürürlüğe giren "Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"in çevrenin kirlenmesinin önünü nasıl açtığını şöyle açıklıyor:
* Kısa mesafeli ve orta mesafeli koruma alanlarında madenciliğin önünü açıyor.
* İşyeri açma ve ruhsatının verilmesinden sonra maden işletmesinin toplum ve çevre sağlığı açısından uygun çalışmadığının saptanması halinde, faaliyet ancak Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nün gerekli görmesiyle durdurulabiliyor. Bu, maden işletmesinin İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir Büyük Şehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (İZSU) denetimlerinin engellenmesi demek.
* Madencilik için gereken geçici tesisler için imar planı ve inşaat, yapı kullanma izinleri şartını kaldırıyor.
* Çevre Düzeni Planı ve İmar Planlarında, konut alanı, tarımsal alan gibi madencilik faaliyeti için uygun olmayan alanlar, madencilik faaliyet alanına dönüştürülmeye çalışılıyor. (TK)