Atılım Üniversitesi'nden Prof. Dr. Levent Köker, "idare hukuku prensiplerine göre, vali ve kaymakamların bu tip yetkileri olmadığını" söylüyor.
"Kitap toplatma, hele imha etme için mutlaka mahkeme kararı gerekir. Kaymakamın sadece devlet kurumlarındaki kitapları toplatma yetkisinin bile yoktur. Yani, Sahip olmadığı bir yetkiyi kullanmaya çalışan bir kamu görevlisiyle karşı karşıyayız."
Kamu Emekçileri Sendikası'nın (KESK) hukuk, Toplu İş Sözleşmesi (TİS) ve uluslararası ilişkiler sekreteri Mustafa Ecevit ise, kaymakamın görevden alınması gerektiğini söylüyor.
"Orhan Pamuk'un görüşlerine katılmayabilirsiniz, ama bütün eserlerini yasaklamaya çalışmak, olmayan bir yetkinin kullanılmaya çalışılmasıdır.."
Kanunsuz emir verilince
Prpf. Dr. Köker, "Memur emrin kanunsuz olduğunu düşünüyorsa, amirden emri yazılı olarak talep edebilir. Ancak yazılı olarak geldikten sonra emri uygulamak zorunda" diyor.
Ecevit de, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre, emri yazılı olarak alan memurun uygulamaktan başka şansının olmadığını tekrarlıyor: "Ancak yine aynı kanuna göre, sorumluluk memura değil, amire ait. "(TK)