‘Rojava Kürt Birliği ve Ortak Tutum Konferansı’, Suriye, Rojava, Türkiye ve Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nden (IKBY) 400 ismin katılımıyla 26 Nisan 2025’te Qamişlo’da (Kamışlı) düzenlendi.
Haseke merkezli Hawar Haber Ajansı’nın (ANHA) aktardığına göre, Açılış konuşmasını yapan Demokratik Suriye Güçleri (QSD) Genel Komutanı Mazlum Abdi, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Genel Başkanı Mesud Barzani, IKBY Başkanı Neçirvan Barzani, Kürdistan Yurtseverler Birliği Genel Başkanı Bafıl Talabani ve KCK Eş Başkanlığı’na teşekkür etti.

SDG komutanı Abdi: Ademi merkeziyetçi bir Suriye istiyoruz
“Bir konuyu netleştirmek istiyorum; bu konferans parçalanmak ve bölünmek için değil, aksine birlik içindir,” diyen Abdi’nin konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:
“Merkezi olmayan, demokratik, herkesi kucaklayan bir Suriye istiyoruz.
“Bütün çabamız, yeni Suriye’de bölge olarak hak ettiğimiz yeri almaktır.
“Buradan çıkacak kararlarla Suriye hükümetiyle diyalog kurarak Kürtler hakkına ulaşacaktır.
“İmralı’dan gelen ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nın Rojava’nın barış ve istikrarına da etkisi vardır. Bu çağrının başarısı için elimizden ne geliyorsa yapacağız.”

SURİYE'DE ADEMİ MERKEZİYET TALEBİ
Kürtler Şam'a, Kuzey ve Doğu Suriye'de ademi merkeziyetçi bir yönetim önermekte ortaklaştı
Konferansta verilen mesajlar
Mesud Barzani, konferansa gönderdiği mesajda barışçıl ve diplomatik çözümlere destek verdiklerini, Kürt halkının haklarının Suriye’nin yeni anayasasında güvence altına alınması gerektiğini vurguladı.
Barzani’nin temsilcisi Dr. Hemîd Derbendî tarafından okunan mesajda, “Biz barışçıl ve diplomatik çözümleri destekliyoruz. Kürt halkının hakları için mücadelesini sürdürmesini ve bu hakların anayasal çerçevede güvence altına alınmasını umuyoruz. Kürt halkının tüm meşru haklarına ulaşmasını temenni ediyoruz,” denildi.
YNK adına konuşan Emin Babaşêx, “Biz Rojava’daki halkımızın kalıcı bir statüye kavuşmasını temel bir hak olarak görmekteyiz. Rojava’daki bütün halkların hakları korunmalı ve hem Suriye’ye hem de tüm bölgeye kalıcı çözüm getirilmelidir,” dedi. Ayrıca Rojava’daki Kürtlerin ulusal birliğinin sağlanması için çaba gösterilmesi gerektiğini vurguladı.
DBP Eş Başkanı ve Batman Milletvekili Keskin Bayındır, “Önder Abdullah Öcalan’ın tarihi çağrısını tüm dünyaya ulaştırmak için çabalıyoruz. Şu ana kadar tüm Kürt partileri ve güçleriyle pek çok görüşme gerçekleştirdik. Kürdistan’a dönük güçlerin tutumlarını ve partilerin mesajlarını, İmralı Heyeti aracılığıyla Sayın Abdullah Öcalan’a ilettik. Önder Abdullah Öcalan’ın özgürlük ve barış çağrısının temeli Kürt birliğidir. Kürt birliği için çalışmamız gerekiyor,” ifadelerini kullandı.
Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi ise konferansın ardından yaptığı yazılı açıklamada, konferansın “Kürt halkının birliğinin, birleşik, demokratik ve barış içinde bir Suriye’ye giden yolda temel bir adım olduğunu” vurguladı.

‘Rojava Kürt Birliği ve Ortak Tutum Konferansı’ sonuç bildirisi
‘Ortak Tutum Belgesi’
Konferans, ademi merkeziyetçi ve ulusal bütünlük içindeki Suriye çerçevesinde, Kürt sorununa kapsamlı siyasi çözüme ilişkin maddelerin yer aldığı ‘Ortak Tutum Belgesi’nin onaylanmasıyla tamamlandı.
ANHA’nın haberine göre, belgede, Suriye Anayasası’nın; Araplar, Kürtler, Süryaniler, Çerkesler, Türkmenler, Aleviler, Dürziler, Êzidîler ve Hıristiyanlar dâhil tüm bileşenlerin haklarını güvence altına alması gerektiği ifade edildi. Devletin, tüm dinlere karşı tarafsız olması ve Êzidî dininin resmi olarak tanınması gerektiği de bildirildi.
Belgede ayrıca Suriye’nin, siyasal çoğulculuğa, kuvvetler ayrılığına, insan haklarına ve ademi merkeziyetçi yönetime dayalı, iki meclisli bir parlamenter sistem ile yönetilmesi gerektiği savunuldu.
Kadın-erkek eşitliğinin anayasal güvenceye alınması, çocuk haklarının korunması, kültürel çeşitliliğin anayasada yansıtılması ve demografik mühendislik uygulamalarının durdurulması da bildirinin diğer önemli vurguları arasında yer aldı. Zorla yerinden edilmiş halkların güvenli bir şekilde yurtlarına dönmeleri gerektiği özellikle ifade edildi.
Kürt ulusal alanında ise; Kürt bölgelerinin federal bir Suriye çatısı altında birleşik bir siyasi ve idari yapıya kavuşması, Kürt halkının uluslararası anlaşmalar çerçevesinde siyasi, kültürel ve idari haklarını özgür ve eşit şekilde kullanmasının anayasal güvenceye alınması talep edildi.
(VC)